Kalb, akıl, irade, bilinç, vücud, nefis, vicdan ruhun organlarıdır.
Duyular, duygular, düşünceler, hayaller, gayretler, emekler, iletişim gibi unsurlarsa neticesi...
İnsan sadece duygudan ya da düşünceden ibaret değildir, hepsidir, toplamdır, evrenin özeti, mahlukatın eşrefi...
Elementler, su ve ateş ve toprak ve hava insanda bütünleşmiş.
Yoktan var edilen bir varlık hem en güzel en şerefli en özel hale getirilmiş, hem alem hizmetine sunulmuş, hem iyi olursa sonsuz mutluluk vadedilmiş, bize sunulan imkan, nimet, lütuf saymakla bitmez.
Sadece beden bile bir kainat, içinde trilyon hadise var, iç ve dış alemlerdeki nizamlar üstünde incecik bir ipte yürüyor hayatı ömürler...
Milyarlarca dakika fırsat verilmiş çoğuna. Tüm bunlara rağmen şükretmeyen, isyan eden, şeytanlığı seçenleri elbette ancak cehennem paklar.
İsyanı sadece ağızda arayanlara ne yazık. Kendine kepçeyle alıp milleti kaşığa mahkum etmek, enflasyonlarla milyonları açlığa sürüklemek, bir de bunu din tüccarlığıyla alınan güçle yapmak hakka isyan değil de nedir?
Dünyada bir çok örneği mevcuttur.
Hakkı ve sabrı tavsiye etmeli, zulme susmamalı, sebat etmeli. Olana kanaat etmeli, isyankarların açtığı fitneler ve zararlar yüzünden zinhar hakka isyan etmemeli, din tüccarları yüzünden dinden yüz çevirmemeli.
İslamdan dünyaya bakmalı, münafıklardan, günahkar müslümanlardan İslama bakmamalı.
Bu dünyada hasret kalınan adalet o dünyada görülecek...