Ramazanda sağlıklı beslenme önerileri

İç Hastalıkları ve Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Emin Dinççağ, "Ramazanda iftar ve sahurda en az üç litre su içilmelidir. Aşırı şekerli gıdalar, hamurlu tatlılar, ağır kızartma yiyecekler ramazanda pek tercih edilmemelidir" dedi.
TİGRİS HABER - Ramazana sayılı günler kala İç Hastalıkları ve Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Emin Dinççağ, Ramazanda beslenme önerileri ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu. Ramazan ayında beslenmenin önem taşıdığını belirten Dr. Emin Dinççağ , "Milyonlarca Müslümanın mübarek Ramazan Ayı boyunca iftar ve sahurda sağlıklı beslenmesi, ibadetini sağlık ve sıhhat içinde yapması ve bu konuda dikkat etmesi önemli hususlardandır. Ramazan ayı boyunca; kilo alma, rastlanılan en önemli sonuçlardandır. Oysa kilo almak, kilo fazlalığı, obezite, kalp damar hastalığı ve diyabet başta olmak üzere bir çok sağlık sorununa davetiye çıkaran bir durumdur. Kilo almamak için dikkat edilmelidir. Oruç döneminde, uzun süre su içilmediği için, iftar ve sahurda bu durum telafi edilmelidir. En az üç litre su içilmelidir. Aşırı şekerli gıdalar, hamurlu tatlılar, ağır kızartma yiyecekler ramazanda pek tercih edilmemelidir. Öğünlerde çorba, haşlama, sebze yemekleri, sütlü tatlılar önerilmektedir. Baharat kullanılmaması, asitli yiyecekler, soda gibi gazlı içeceklerden kaçınılmalıdır. Az şekerli komposto, sütlü tatlılar, salata, su ve sulu meyveler tavsiye edilmektedir. Kronik hastalığı olanların ilaçlarını muntazaman almaları, yüksek tansiyonu olanların tuzsuz yemeleri, diyabeti olanların hekime danışarak oruç tutmaları tavsiye edilmektedir" dedi.
"Bilgiler çöpe gidecek"
Diyet ve beslenme konusunda konuşulan bilgilerin birçoğu gelecekte çöpe gideceğini belirten Dinççağ, "Enginar karaciğeri temizliyor, domates prostat kanserini önlüyor, et suyu paça için bağışıklık sisteminiz güçleniyor gibi abartılı, bilimsel olarak sadece gözlem veya iddiadan ibaret magazinsel haberler belki yarınlarda çok da inandırıcı bulunmayacaktır. Diyet ve beslenme konusundaki bugün konuştuğumuz bilgilerimizin birçoğu gelecekte çöpe gidecektir. Ancak, beslenmenin ana kuralları, yarın da değerini koruyacak, gelecekte de bilgilerimizin temelini teşkil edecektir. Sağlıklı olabilmenin birinci şartı, ihtiyacımız kadar kalori almalıyız. Ne fazla ne eksik. Vücudumuzun ihtiyacı olan, vitamin, mineral, antioksidan ve lif(posa) karşılanmalıdır. Yemeklerimizde kötü, aterojen yağlardan uzak durmalıyız. Rafine şekerlerden kaçınılmalı, daha az tuz kullanmalıyız. Kronik hastalığı olanlar için hastalıkları ile ilgili özel diyetler, beslenme önerileri vardır" diye konuştu.
"İddia eden bilgiler yüzünden kafamız hayli karışık"
Dinççağ şunları söyledi: " ’Bir öğün yemeliyiz’, ’yok iki öğün daha doğru’, ’az az sık sık yemeliyiz’ gibi sürekli değişen ve sürekli en iyisi olduğunu iddia eden bilgiler yüzünden kafamız hayli karışık. İnsan üzerinde deney yapılamaması, insan beslenmesinin karmaşık yapısı, yediklerimizin içeriklerini farklı olması ve kültürlere göre de farklılıklar göstermesi, kişisel tercihler, yiyeceklerin hazırlanması, herkesin bazal metabolizmalarının farklı olması dolayısıyla tek tip bir beslenme, harika ve olağan üstü diyetler tarif edilmesi mümkün değildir. Bu konudaki görüşlere de çok itibar edilmemelidir. Bu konularda sağlık okuryazarlığı, medya okuryazarlığı konusu gündeme gelmelidir. Şu bir gerçektir ki ;sağlıklı beslenmede belirli bir oranda protein, karbonhidrat ve yağ olmalıdır. Meyve ve taze sebze, vitamin, mineral ve posa kaynağı olarak bulunmalıdır."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri