Her yer dümdüz, savaş sonrası yıkım görüntülerini anımsatan bir ortam, 10 bin yıllık bir kentin tarih hafızası yerle bir, bunun sorumlusu iktidar partisi Milletvekilleri, parti yöneticileri, bürokratlar o yıkıntıların arasında son derece mutlu! ‘Güzel şeyler olacak’ diye hamasi nutuklar atıyor.
Evet, Diyarbakır sur içinden söz ediyorum.
Güzel şeyler olacak dedikleri de aslına uygun inşa ettiklerini/edeceklerini söyledikleri Diyarbakır evleri.
Yapılan örnek binayı gördük, ‘Çakma Diyarbakır evi’.
Ne aslı var ne de fesli.
Arap mimarisine benzerliği var ama Diyarbakır hiç değil!
‘Büyük bir hizmet aşkı’ ile sarılmışlar sur içinin yeniden inşasına.
O bölgeyi hiç görmeyen, oralarda doğmayan, yaşamayan, çocukluk, komşuluk hatıraları olmayanlara sunulabilir bir örnek olabilir ancak, ben ve benim gibi anıları yerle bir edilenlere sunulacak hiçbir şey yok.
Dağkapı meydanında yolumu çeviren bir esnafın dediği gibi, altından da pırlantadan da döşeseniz bize sunacağınız bir şey yok, iki elimiz yakanızda olacak. O yıkımların o ölümlerin üzerinde dolaşıp, sahte gülücüklerle ‘güzel şeyler olacak’ vaatlerinizin karşılığında söyleyeceğimiz bir tek şey var; ‘Yaptıklarınız yapacaklarınızın teminatıdır’. Böyle bir teminat bizim kabulümüzde değil.
O tarihi yerle bir etmiş olabilirsiniz, tarih hafızasının silinmiş olmasından mutlu olabilirsiniz, ancak o bölgenin tamamının yıkım öncesindeki fotoğraflarının varlığını yok edemezsiniz. Sur içinin eski hali, yıkılmış hali ve sizin yapacağınız yeni hali ile 3’lü bir fotoğraf hatırlatması yapıldığında yüz ifadeleriniz nasıl olacağını şimdiden tahmin edebiliyorum.
Şimdilik sizleri ve yaptıklarınızı sadece izliyor ve not ediyoruz. Sildiğinizi zannettiğiniz tarih hafızalarımızda, notlarımızda, fotoğraflarımızda saklı, canlı duruyor. Yüzleşme zamanı geldiğinde vicdanınızdaki muhasebeyi zorlayacağız. Bir tarihi yok edip yeni bir tarih yapamazsınız. Çünkü piyonlar tarih yapamazlar ancak verilen rolü oynarlar. Senaryodaki rolleri bitince işlerine son verilir. Tarihi halk/halklar yazar.