Demokrasi adına bir iki açık kapı kaldıysa, bunlar siyasi partiler, dolayısıyla parlamentodur. Devlet erkini elinde bulunduranlar, zımni ya da açıktaki ortakları; ‘kafamıza yatmıyor, onu da beğenmedik, bunu da beğenmedik, o hain, bu terörist’ diye ‘kıyametler’ koparıp, parti kapatmayı dayatıyorsa, parlamentonun kapısına da kilit vuruyorlar demektir.
Dikkat! Dikkat!
Çok tehlikeli ve vahameti kendinden menkul bir durum ile karşı karşıyayız. AK Parti’nin de, ondan önceki siyasi geleneklerini temsil eden partilerin de sürekli kapatma tehdidi yaşadıklarına olan tanıklığımız var. O nedenle, demokrasinin olmazsa olmazlarından olan siyasi partilerin sudan sebeplerle kapatılması konusunu sürekli gündeme getirmemeleri gerektiğini hep düşündük.
Yanılmışız!
Aksi oluyor, aksi uygulanıyor.
İktidar, daha önce karşı çıktığı, olmaması için mücadele verdiği, başkalarının yaptığı ne varsa uyguluyor, uygulamak istiyor. Yaşadığı mağduriyetlere rağmen, başkalarına da aynısını yaşatıyor, yaşatmak istiyor.
Demokrasi, intikam aracı değil. Kendinize yapılmasını istemediğiniz şeylerin başkasına, üstelik tarafınızca yapılmış olması, insani değerlerden uzaklaştırdığı gibi, demokrasiden de uzaklaştırır. Vicdanları zedeler, birliği, beraberliği, güveni yaralar. Toplumsal sıkıntıların yaşanmasına neden olur.
Parlamentolar, siyasi yarış ve mücadele alanlarıdır. Ülkeleri yönetmek için yola çıkanlar, siyasi partiler aracılığıyla kendilerini bu alanlarda ifade ederler. Toplumu, yurttaşları bu alanlarda sunduklarıyla, icraatlarıyla ikna ederler, kendileri için iktidarların yolunu açarlar.
Parlamentolar, başkalarının demokratik temayüllerle iktidara gelme yollarını tıkamak, tehdit ederek, hakaret ederek engellendiği alanlar değil, şahısların ya da grupların, siyasi yapılanmaların şahsi kullanım alanları ise hiç değil.
Parlamentolar, seçenlerin seçilenleri kendi adlarına misafir ettiği alanlardır, yani, yurttaş ev sahibidir. Gücü elde eden, ev sahibine rağmen eve çökemez. Ev sahibinin yetki alanlarını gasp edemez.
Normal koşullarda yanlış davranış biçimi sergileyen misafir, ev sahibi tarafından nasıl ki evden uzaklaştırılıyorsa, parlamentoda yanlış yapan seçilmiş misafirlerde, kim olursa olsun demokrasinin kuralları gereği yeri zamanı geldiğinde yurttaşın iradesiyle oradan uzaklaştırılır.
Demokrasinin formülü, uygulama biçimi budur. Aksi davranışlar, toplumun kabulünde değildir.
Naci Sapan