Palevi Derneği ve Dicle Fırat Grubu Şeyh Said'in mezar yerlerinin bulunması için Ulu cami önünde dün bir basın açıklaması yaptı.
Açıklamaya, Palevi Derneği Diyarbakır Şubesi Başkanı Mustafa Öngör, Palevi Der Başkanı M. Sait Gökçe ve dernek üyeleri katıldı.
Cuma namazı çıkışı tarihi Suriçi'nde bulunan Ulucami önünde toplanan Palevi Derneği ve Dicle Fırat Grubu üyeleri 46 arkadaşı ile birlikte idam edilen Şeyh Said'in mezar yerinin tespit edilmesi ve mezar yerinin yanına bir cami yapılmasını talep ettiler.
Palevi Derneği Diyarbakır Şubesi Başkanı Mustafa Öngör, yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslendi.
'Şeyh Said efendi için de aynı hassasiyeti göstermenizi bekliyoruz'
Şeyh Said ve arkadaşlarının mezarlarını bayram münasebetiyle ziyaret etmek istediklerini ancak mezar yerleri belli olmadığı için bayram ziyaretini gerçekleştiremediklerini belirten Öngör, şunları söyledi: "Palevi Derneği olarak başta Cumhurbaşkanımıza diyoruz ki, Sayın Cumhurbaşkanım; Bangladeş'te idam edilen Rahman Mirzani için gösterdiğiniz tepki, Muhammed Ali'nin cenaze törenine gösterdiğiniz yoğun ilgi takdire şayandır. Sizin gibi bir lidere bu ve bundan fazlası yakışır. Sayın Cumhurbaşkanım; bizden olan, bizim dinimiz için ve geleceğimiz için mücadele eden, mücadelesini irşad yoluyla yapan ve zamanın tek parti dönemi tarafından haşa hain ilan edilen ve son ifadesinde 'Benim davam din ve Allah içindir' dediği halde idam edilen Şeyh Said efendi için de aynı hassasiyeti göstermenizi bekliyoruz."
'Millete yapılan bu zulmü kınamanızı istiyoruz'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hitaben konuşmasını sürdüren Öngör, şu ifadeleri kullandı: "Sayın Cumhurbaşkanım; hükümetiniz döneminde rahmetli Adnan Menderes'in naşı gömülen yerden alınıp başka bir yere nakil edildi. Dersim olayları dolayısıyla Dersimlilerden hükümet olarak özür dilediniz. Mimar Sinan'ın kafatasının bulunması için Sayın Ahmet Davutoğlu'nun talimat vermesi, sözde Ermeni soykırımını araştırmak ve tarihin hakikatini meydana çıkarmak için araştırmacıları, tarihçileri davet edip arşivlere bakmalarını önerdiniz. Biz de bugün sizden arşivleri açıp Şeyh Said Efendi hareketi hakkında bir araştırma yapmanızı ve mezar erinin tespit edilsin ve yanlarında bir cami yapılmasına müsaade edilsin. Sizin gibi inançlı ve azimli Cumhurbaşkanı CHP'nin o zorba, zalimane, maneviyattan uzak, insanlıktan nasibini almayan, Batıl ve Batıya özenen, Batının bütün pisliklerini bu Müslüman halka enjekte eden, milletin kutsal değerlerine saldıran, yasaklayan, halifeliği kaldıran, medreseleri kaldıran, Alimleri susturan, hakikati söyleyen din adamlarını darağacına asan zihniyetin bu zalimane davranışlarına dur demenizi bekliyoruz. Bu şehitlerin itibarının iade edilmesini, millete yapılan bu zulmü kınamanızı istiyoruz."
'Kabirlerin gizlenmesi hem devlet ayıbıdır hem de insanlık suçudur'
Öngör, TBMM'deki milletvekillerine hitaben ise şöyle konuştu: "Şimdi buradan, Ulucami'nin önünden yöre ve meclisteki tüm milletvekillerine sesleniyoruz. Biz size oy verdik, sizleri meclise gönderdik, bizim bu sorunumuzu bir halledin. Kabirlerin gizlenmesi hem devlet ayıbıdır hem de insanlık suçudur. Dinimizde kabirler ziyaret edilecek yerlerdir, gizlenecek yerler değildir."
'İnançlıyız, insanız, bu bir insanlık hakkıdır'
Öngör, son olarak ise şu ifadeleri kullandı: "Sayın yetkililer biliniz ki, biz bu devletin, bu yörenin asilzadeleriyiz. Köle değiliz, dilenci de değiliz. Kimseye yalvarmayız,ayağına kapanmayız.İnançlıyız, insanız, bu bir insanlık hakkıdır. Herkes gibi biz de hakkımızı talep ediyoruz. Verilmese de haşa isyan etmeyiz. Cenabı Allah her şeyden haberdardır. O dediği zaman olacaktır. Herkes ameline göre işlem görecektir."