ÖZGÜR BAKIŞ

Bêjdar Ro Amed

Nasıl bakıyor veya nasıl görüyoruz?

Nasıl dinliyoruz?

Verili olan, alışkanlık haline getirdiğimiz bütün dinleme, bakma ve dokunma edimlerimize son verip, daha farklı bir algılama ve görme içinde olabilir miyiz?

Her şeyden arınmış bir halde bakabilir miyiz?

Dokunup, dinleyebilir miyiz?

Bir anlığına da olsa bütün her şeyden koparak, derin sessizliğe dokunabilir miyiz?

Herhangi bir zorlama ile değil naturel, kendi doğallığı içinde ama çekici bir dikkatle, olanı olduğu gibi görerek, sessizliğe yatabilir miyiz?

Bilmek İstemediğimiz…

Buradan neyin, nasıl çıkacağını bilmiyoruz. Bilmek de istemiyoruz! Önemli olan bu değil, Önemli olan bunu yapabilmek, yaşayabilmek ve deneyimlemektir.

Bu deneyim, kendi yaşamsal rengini gösterecektir zaten.

Sessizlikle Oluşan Gerçek

Bu derin sessizlikten süzüle süzüle, yaşamın anlamı olan, özgür zeka doğacaktır. Özgür zeka kapsayıcı, güzel ve enerji dolu bir zekadır. İçtenlik, sezgi, mutluluk, paylaşım, tutku ve kavrayışla bakan-dokunan bu zekâdır. Özgür zekanın gücü yaşamın ve ilgili olmanın gücüdür. Her anı büyük bir ilgiyle dinleyen, gözeten ve yaşayan bir zekadır. Özgür yaşam ve özgür bakış anlayışının bütünlüğünü ifade eder.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.