Madde ile manayı sinesinde mezcedebilen, kavli ve fiilleri tutarlı olan, millet ve memleketine hizmeti ibadet kabul eden, kendini muhabbet fedaisi olarak algılayabilen, madde ve makam karşısında eğilmeyecek/eğilemeyecek kadar sağlam bir omurgaya sahip olan, vatan ve millet aşkıyla coşan ve hizmete koşan, maddi ve manevi değerlerini bilen/koruyan, başkalarını ötekileştirmeden anlamaya çalışan, saadet-i dareyni kazanma/kazandırma gibi ulvi gayretleri/gayeleri olan bir ruh ve şuura sahip olmak demektir örnek nesil.
İmam Hatipliler ise – ekseriyet itibariyle- yukarıda zikredilen meziyet ve faziletlere sahip olan güzide bir nesildir. Fedekârâne gayretlerin bir eseri olarak ortaya çıkmıştır bu altın nesil. Bu neslin yetişmiş olduğu İmam Hatip okullarının harcında ise Anadolu insanının alın teri ve gözyaşları vardır.
İmam Hatiplilerin -çift kanatlı kuş misali- hem pozitif ilimlere hem de dini ilimlere vâkıf olmaları ve Mevlana’nın “edep ilimden önce gelir” kaidesine göre amel etmeleri, onların örnek bir neslin çatısı altında farklı bir yer ve öneme sahip olmalarına sebep olmuştur. Ayrıca bu husus, mevcut örnek nesle –müspet manada- te’sir etmelerine vesile olmuştur.
Ülkemizin insanı, Anadolu Coğrafyasında meydana gelen birçok olumsuzlukların temelinde “emanetin ehline verilmeyişi” sebebinin yattığının farkındadır. İşte bu yüzden günümüzde İmam Hatip Okullarına ve nesline iade-i itibarın verilmiş olması, yukarıda zikredilen hatanın Anadolu insanı tarafından algılandığının en bariz bir örneğidir.
Çünkü İmam Hatip Okullarının şa’şaalı dönemlerinde, ülkemizde örnek bir neslin mevcudiyeti daha çok hissedilir olmuştur. Devletin birçok kademesinde görev alan İmam Hatipliler, sağlam ve kararlı duruşları ile Anadolu Milletine bir kuvve-i maneviye ve sonraki nesillere de bir hüsn-ü misal olmuşlardır.
Umumiyetle İslamiyet’i en temiz duygularla benimseyen İmam Hatipliler, “nefsini ıslah etmeyen başkasını ıslah edemez” prensibine göre hareket ederek Müslümanlığın esaslarını ve kaidelerini öncelikle kendi hayatlarında tatbik etmiş olmaları, örnek neslin inşasına katkılarının en önemli sebeplerindendir. Kısacası önce İslam’ı temsil etme sonra tebliğ etme düsturunu kendilerine rehber edinmişlerdir.
İşte bu gibi sebeplerden dolayıdır ki hamiyetperver olan milletimiz, fıtrî bir ihtiyaç olan din ve mukaddesatı talim /tebliğ eden dindar nesil İmam Hatiplilere ve bu neslin yetişmiş oldukları muhabbet ve hürmet merkezli eğitimin adresi olan İmam Hatip Okullarına sahip çıkmış ve çıkmaktadır.
İbrahim YARDIM / İlahiyatçı-Yazar