Geçen hafta başında kutladığımız Nevruz Bayramı genel olarak sakin ve olaysız geçti. Nevruz Bayramının sakin ve olaysız geçmesi bölgedeki atmosferi de etkiliyor. Geçmiş dönemlerde Nevruz Bayramına yüklenen siyasi anlam nedeniyle bir çok olay ve gerginliklerin yaşanmıştı. Bu nedenle her yıl 21 Mart'tan önce elimiz kalbimizin üzerinde tedirgin ve korku ile neler olacağı veya olamayacağını kestirmeye çalışırdık. Nevruz Bayramının neticesi de bölgede olumlu ya da olumsuz olaylara ve ya tartışmaların yapılmasına neden oluyordu. Yani Nevruz Bayramının öncesi de sonrası da gündem tesir ediyordu.Bu yıl ise FETÖ darbe girişimi nedeniyle Olağanüstü Halin uygulandığı ülkemizde izin alınarak yapılan kutlamalarda bir olay hariç olumsuzluk yaşanmamış olması sevindiricidir. Burada hemen bir hususu belirtmekte yarar var. İl Valisi sayın Hüseyin AKSOY'u tebrik etmek gerekir. Olağanüstü Halin uygulandığı, bölgede her türlü provakasyon ve saldırı ihtimalinin olduğu keza suistimallerin olma ihtimalinin var olduğu bir süreçte Nevruz Bayramına izni vererek hem olası gerginliklerin önüne geçti hem de özgürlüklerin Olağanüstü Halin uygulandığı dönemde de kullanılmasını sağladı.Çünkü esas olan hak ve özgürlüklerin kısıtlanmamasıdır. Bu uygulama ile bir anlamda batılı demokrasi havarilerine bir ders te verilmiş oldu. Çünkü yukarıda bahsettiğim risklere rağmen hak ve özgürlüklerin bu ülkede kullanıldığı gösterilmiş oldu. Bakanların ve milletvekillerin toplantılarına izin vermeyen ve gerekçe olarak güvenliği ileri süren batılı ülkelere,güvenliğin nasıl sağlanabileceği ve özgürlüklerin nasıl kullandırılacağını göstermiş olduk. Tüm bu olumlu gelişmelerin yanında bizi üzen olayı da görmek gerekiyor. Kemal KURKUT ismi bizi üzen olaya konu kişidir. İlk resmî açıklamadan sonra sosyal medyada paylaşılan resimlerle tartışmalar alevlendi. Yukarıda bahsettiğim bir çok olumlu gelişme geri planda kaldı. Çünkü hayatını kaybeden genç bir kardeşimizin görüntüleri ile resmî açıklamaların içeriği örtüşmüyordu. Yani üzerinde herhangi bir çanta olmadığı gibi palto ,kaban veya cekette yoktu. Tam tersi üstü çıplak vaziyette elinde bıçak ile kaçmaya çalışıyorken arkadan silah sıkan güvenlik mensuplarını gösteren resimleri görüyorduk. Bu resimlerden etkilenmemek mümkün değildir. Hayatını kaybeden bir genç ile geride yokluğunu hissedecek anne,baba ve tüm bir aile. Bu olaydan rahatsız olay bir toplum. Bu olay ile ilgili idari ve adli soruşturmanın büyük bir titizlikle yapılacağına eminim. Çünkü her şey ortada ve sabittir. Hiçbir kuşku ve tereddüte mahal vermeyecek kadar açıktır. Hayatını kaybeden Kemal KURKUT'un yakalanması ve derdest edilmesi mümkün iken hedef gözetilmek suretiyle ateş edilerek öldürülmesi olayını açıklığa kavuşturması gereken adli ve idari makamların kendisidir. Bu olayı gerçekleştiren güvenlik elemanının neyi amaçladığını ve neden olayı gerçekleştirdiğinin ortaya çıkması gerekir. 1990 lı yıllardaki faili meçhul olayların failleri,köyleri yakan ve insanları mağdur eden failler,AK Parti hükümetleri döneminde tek tek hesap verdiler. Ülkemizde büyük bir itibar atfedilen kabadayılar, babalar, karanlık güç odakları,mafyalar,FETÖ ve PKK gibi terör örgütlerinin hepsine karşı büyük bir mücadele yürüttü AK Parti hükümetleri. Bahsettiğim yapıların büyük bir kısmı AK Parti Hükümetleri döneminde güç kaybına uğradılar hatta büyük bir kısmı yok oldular. Ancak Kemal KURKUT olayı ve buna benzer olaylar da olmuyor değil. Bu olayın fail veya failleri ortaya çıkarılarak hesap vermesi bundan sonraki dönemlerde benzer olayların önünü kesecektir. Temennimiz fail ve faillerin bir an önce tespiti ile gerekli işlemlerin yapılmasıdır.