İnsan dünyada var olduğu ilk dönemden beri hep çatışma halinde. Bir savaş biterken diğeri başlıyor
ve tam her şey yoluna girerken bir başka olay patlak veriyor. Tarihin hiçbir döneminde tam anlamıyla
barışın sağlanmadığını açıkça görüyoruz. Çünkü insanız, birçok konuda noksanız ve öne çıkma
isteğimiz buna yol açıyor. Asırlar geçse de bu hırsımızı azaltamıyoruz.
İnsanlığın çatışmaları dünyanın bazı bölgelerinde belirli aralıklarla azalmadan devam ediyor. Bu
önemli bölgelerden biri de yıllardır birçok çatışmaya ev sahipliği yapan Kudüs. Peki, bu kadar şehir
içinden neden Kudüs?
Kudüs; Yahudilik, Hıristiyanlık ve Müslümanlık yani üç semavi din için tartışmasız en kutsal
bölgelerden biri.
Yeni Ahit’e göre Nasıralı İsa bu şehirde çarmıha gerildi ve ayrıca orada bulunan Kutsal Kabir
Kilisesi’nde de kabri bulunmakta. Ayrıca Hıristiyanlara göre Hz. Adem’in yaratıldığı ve gömüldüğü yer
yine Hıristiyanların kıblesi olan Kudüs’tür.
Tevrat’ta Kudüs bir defa “Salem” adıyla zikredilmektedir. Şehrin krallık ve ibadet merkezi oluşu da Hz.
Davud ile başlamıştır. Hz. İshak’ın kurban edildiği yerin Süleyman Mabedi olduğu rivayeti de burayı
Yahudiler için kurbanların takdim edildiği bir mekân haline getirmiştir.
Müslümanlar için ise Kudüs İslam’ın ilk kıblesidir. Kur’an’da doğrudan ismi geçmemiştir fakat “el-
Mescid’ül Aksa” olarak geçmiştir. Birçok yönüyle kutsal bir mekandır Müslümanlar için. Hz.
Muhammed buradan Miraç’a yükselmiştir. Ayrıca önceki peygamberlere de ev sahipliği yapması
önemini daha da arttırmaktadır.
Yazdığım bu özet bilgilerin ışığında üç semavi din için neden bu denli önemli olduğu gayet açık.
Altı Gün Savaşı’nda İsrailliler Kudüs’ün önemli bir bölümünü almıştı, işgal etmişti. Daha sonra yapılan
bir anlaşmayla bu bölgeye Yahudilerin girebileceği fakat ibadet edemeyeceği konusunda bir uzlaşma
sağlanmıştı. Fakat Filistinliler orada sürekli bulunan İsrail askerlerinden ve Yahudi ziyaretçilerden
rahatsızlık duyuyorlar. Bunun sebebi askerlerin ve ziyaretçilerin kışkırtıcı tavırları. Haklılar.
Geçtiğimiz günlerde tekrar bu bölgede yaşanan birtakım kötü olaylar medyaya yansıdı. İsrail askerleri
ibadet esnasında ses bombaları ve kauçuk mermilerle insanlara saldırıyor, ardından yüzlerce kişi
gözaltına alınıyor…
Yeri gelince tekrar etmekten çekinmeyelim ve tekrar soralım: Neden Kudüs?
İbadet hakkının Müslümanlarda olduğu Mescid-i Aksa’da Yahudiler her yıl Fısıh Bayramı sebebiyle
keçi kurban etmek istiyorlar. Yahudilerin en kutsal mekânı olarak sayılan Tapınak Tepesi de burada
bulunmakta ve Yahudilerin en büyük ideali de Mescid-i Aksa’nın bulunduğu yere bir tapınak inşa
etmek.
Bu yıl da Fısıh Bayramı nedeniyle Yahudiler o bölgede keçi kurban etmek için çeşitli planlar yapmışlar
ve bunu duyan Filistinliler de bölgeyi korumak için nöbete başlamış. Ramazan ayında olmamız da
ayrıca nabzı yükseltmiş. Ardından bu nöbete karşı çıkan İsrail askerleri de baskınlar düzenlemiş.
İşgal edilen bölgelerinde en azından ibadet hakkını ellerinde tutmaya çalışan Müslümanları
anlamalıyız, değil mi? Bu sorunun cevabının dinle veya ırkla alakası yok, vicdani bir soru.
İbadetlerinin peşinde olduklarını iddia eden Yahudi grupları orada kurban kesen veya orada kurban
kesmeye çalışırken göz altına alınan Yahudilere para ödülü vaat ediyor.
O zaman cevabını bilsek de soralım. Mesele gerçekten ibadet mi?