Dİcle Üniversitesinin yeni yönetimi, ilk ‘bilimsel’ icraatını Diyarbakırlılara armağan etti! Resmi gazetede yayınlattı.
Üniversite bünyesinde ‘İmam Şafiî ve Şafiîlik Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi’ kurdular, bu mezheple ilgili bilimsel araştırmalar ve çalışmalar gerçekleştirecekler.
40 yıl düşünsem aklıma gelmez.
Zaten onlar da düşündükleri için değil, birileri, bir yerler söylediği için yapıyorlar. Allah için bu kent için bir şey yaptıklarını duysak dişimizi kıracağız!
Neyin peşindesiniz arkadaş?
Başka konu mu kalmadı, mezhebe daldınız, ön plana çıkarıyorsunuz?
DİYARBAKIR ile ilgili bölge ile ilgili bir tane bilimsel çalışması olmayan Dicle Üniversitesinin ocağına incir ağacı dike, dike bilimle ilgili kısmı sıfıra indirdiler.
Biz üniversiteden bilimsel çalışma beklerken bize verdiğine bakın!
Tereciye tere satacaklar.
İslamiyet’in mezhepsel kökenini daha da derinleştirip, bu alanda daha tutucu, Ortadoğu da olduğu gibi mezhepsel ayrılıkları ön plana çıkaracak bir zemine mi hizmet etmeye çalışıyorsunuz.
Hazreti Muhammed döneminde olmayan, onun ölümünden sonra ortaya çıkan, o günden bugüne var olan mezhepleri birbirinden ayrı ayrı noktalarda tutarak durumu hiç bilinmeyenli bir mecradaymış gibi gözlerimizin içine sokmanın âlemi ne?
*
Bize kentin kalkınması ile ilgili ekonomisi ile ilgili, geleceği ile ilgili bilimsel çalışmalar ortaya koyun, kentin huzuruna bunlarla çıkın.
Ne kadersiz bir üniversiteymiş arkadaş, bir tane de bilim adamı Rektör düşmez mi şansımıza. Bize düşene bakın; ya Fetullahçı ya Süleymancı, cemaatçi, ya da müteahhitçi-ticaretçi.
Bölgenin tamamına yakını Şafi mezhepli, bir sıkıntı mı var, var da düzeltmeye mi gidilecek. Bu yüzden mi Şafiilikle ilgili bilimsel çalışma ve araştırmalar yapılacak. Mezhep İslamiyet’ten ayrı bir yerde mi duruyor, bu yüzden araştırmaya muhtaç bir tarafı mı var?
Tamamen nifak, fitne kokan bir durum var, bu yaptıklarınızdan dolayı Hazreti Muhammed de size şefaat etmeyecektir.
*
Hastanesinde hastalığa çare bulamayan, röntgen için, MR için 3-6 ay gün veren, tedavilerde başarılı olamadıkları için hastalara Ankara, İstanbul doktorlarını tavsiye eden üniversite, Hazreti Muhammed’den bu yana kendi içinde tartışma konusu olan mezhep meselesini araştıracakmış!
El-Ezher üniversitesi misin mübarek? ’
Çapın belli, duruşun belli.
Kafa karıştırıyorlar, biz Şafi-Hanefi-Hanbeli-Maliki diye uğraşırken, onlar müteahhitlerle iş tutacaklar ya da ‘Vakıf üniversitesi şart imajı’ na kurban edecekler Dicle Üniversitesini.
‘Bunların şaftı kaydı, ayarları kaçtı, zor düzelirler’ diyorum, inandıramıyorum.