Medeniyet kenti Diyarbakır koronavirüse teslim oldu!

Koronavirüs felaketinin yaşandığı Diyarbakır’da tüm tedbirlere rağmen vaka artışı sürüyor. Siyasi parti, STK ve kanaat önderleri daha radikal kararların alınmasını istiyor.

Norşin Öncel - Özel

TİGRİS HABER- Koronavirüs salgının merkez üssü konumuna gelen Diyarbakır’da tablo ağırlaşıyor. 600 yataklı Eğitim Araştırma Hastanesi’nde boş oda kalmadı. Hastanede bulunan iki ameliyat salonundan biri yoğun bakıma dönüştürüldü.  Kışa hazırlanan kentte, 67 bin metre karelik Fuar alanının sahra hastanesine dönüştürülmesi için çalışmalar başladı. Kentte salgının tüm yükü Eğitim Araştırma Hastanesinin omuzlarına atılırken, Tabipler Odası Başkanı Elif Turan ise, dans ve halaya kısıtlama getirerek sorunun çözülemeyeceğini söyledi.

Türkiye’deki vaka artışında ilk 5’te yer alan Diyarbakır’da koronavirüsün hızına yetişilmiyor. Çin’in Wuhan’ı olarak adlandırılan Diyarbakır’da günde 1200 test yapılıyor. Bu testlerin ortalama 350 ile 400’ü pozitif çıkarken, yoğun vaka artışı kentteki hastaneleri kilitliyor.  İki pandemi hastanesinden biri olan Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 70’i yoğun bakım olmak üzere 300’e yakın Covid-19 hastası tedavi görüyor. Boş oda kalmayınca hastane yönetimi iki ameliyat salonundan birini yoğun bakıma dönüştürdü.  Kentteki sağlık çalışanları büyük bir fedakarlıkla hastaları tedavi etmek için canı pahasına mücadele ederken, dışarıda ise kurallara uyulmaması tepkiye neden oluyor.

Yasaklar ‘halaya’ işlemiyor

Vali Münir Karaloğlu başkanlığında toplanan İl Hıfzıssıhha Kurulu, salgının yayılmasını önlemek amacıyla geçtiğimiz gün toplanarak önemli kararlar aldı. Bu kararlar arasında düğünlerin saat 19.30-22:30 arasında yapılması, gelin ve damat dışında davetlilerin oyun oynamaması, kafeterya, restoran gibi ruhsatında düğün salonu ibaresi olmayan tüm yerlerde düğünlerin yapılması yasaklandı. Ancak alınan bu kararlara rağmen kentte halay durdurulamıyor.

Tigris Haber olarak alarm zillerinin çalındığı Diyarbakır’da,  artan vaka artışlarını, ve çözüm önerilerini STK, siyasi parti ve kanat önderleri ile konuştuk.

Aldığımız kararlarda başarılı olamıyoruz

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya, kentin ilk durumdan daha kötü bir durumda olduğunu belirterek, “Kentimiz ne yazık ki bu ciddiyetin farkında değil. Dünyada hızla yayılan bir dalga var. Ama burada 3 temel konuyu hayata geçirme konusunda başarılı olamıyoruz. Bu başarısızlığın sonucu insanlarımız ölüyor. Bakın iş kaybı yaşıyoruz, birçok kurumumuzda işler yavaşlamak zorunda kaldı. Çünkü bulaş riski çok arttı, çember öyle daraldı ki artık ister istemez en iyi hizmet yerine yalnızca hizmet verme noktasına geldik. Bunun tek bir nedeni var, maske ve sosyal izalasyon konusunda maalesef başarılı olamıyoruz. Pandemi kurulunda düğün ve mevlit gibi geleneksel etkinliklerin hiç olmasa doğru yürütülmesi yönünde kararlar almaya çalışıyoruz ama aldığımız kararlar uygulanmıyor” tepkisinde bulundu.

Hastanelerde sıkıntı var, ölüm sayılarında artış var

Tedbirlere uymayan işletmelerle ilgili radikal kararlar alacaklarını belirten Kaya, “Böyle devam ederse genel bir yasağa gitmek zorunda kalacağız. Genel yasağa gidilmesi durumunda ticaret etkinlikler, düğünler ve taziyelerin tamamen yasaklanması gündeme gelir. Buna geçmeden önceki son evredeyiz. Gurup grup hem düğün salonları hem de esnafı gezerek durumun ciddiyetini anlatmaya çalışıyoruz. Bu şekilde günlük bulaş hızını düşürmemiz lazım. Çünkü şuan kentteki hastanelerin çoğu sıkıntı yaşıyor, ölüm sayılarında artış var, bunları görmemiz lazım. Alınan kararlara uyulursa yüzde yüz mesafe kat edebiliriz. Eğer bunu yapmazsak, bu tedbirlere uymayanlarla ilgili cezai işlemler başlatacağız. Şimdiye kadar uyarı üzerinden yol almaya çalışıyorduk, ama görünen o ki cezai işlem olmadan sorun çözülmüyor. İstemediğimiz bir şey ama bu şekilde yol alamıyoruz. Doğrusu bu gidişle düğün sahipleri ve cafelerin kapatılması sürecine gidilecek. Bunun başka yolu yok. Sağlığımızı tehdit eden bu uygulamalara müsaade etmeyeceğiz” şeklinde konuştu.

Sahra hastanesi için çalışma başlatırız

Ticaret Odasına ait Fuar ve Kongre Merkezinin sahra hastanesine dönüştürülmesi ile ilgili de konuşan Kaya, “Kış ayına doğru gidilirken tablonun daha vahim bir boyuta ulaşacağı belli. Hastanelerin yetmemesi durumunda tabiî ki oranın hazır hale getirilmesi için çalışma başlatırız” dedi.

Halay ve dansa kısıtlama getirerek sorun çözülmez

Diyarbakır Tabipler Odası Başkanı Elif Turan ise, filasyon çalışmalarının artırılmasını isteyerek, “Bunları tespit ettikten sonra onlarında izolasyonunu sağlamaz gerekiyor. Her seferinde yaygın test yapılması gerektiğini söylüyoruz. Çünkü, hasta yoktur hastalık vardır. Herkeste aynı belirtileri gösterecek diye bir kaide yoktur. Bazıları hiç semtom göstermeden de hastalığa yakalanabilir. Adına normalleşme dediğimiz süreç ile birlikte tedbirlerin kaldırılması ile birlikte vaka sayılarında ciddi bir artış oldu. Ondan sonra AVM, cafe ve düğün salonlarının açılması bunlar toplumsal hareketliliği artıran şeylerdir. Bu virüs yakın temas ile bulaştığı için ve toplumsal yakınlaşma arttığı için maalesef bulaşımın önüne geçemeyiz. Daha radikal tedbirler alınmazsa bunun önüne geçilmez. Halay ve dansa kısıtlama getirerek sorun çözülmez” şeklinde konuştu.

14 sokağa çıkma yasağı ilan edilsin

Önlemlerin yetersiz olduğunu kaydeden Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Başkanı Gönül Özel, sokağa çıkma yasağın ile salgının kentte kontrol altına alınabileceğini belirterek, “Bu nedenle en kısa zamanda 14 günlük sokağa çıkma yasağının ilan edilmesi lazım.  Evet bir takım önlemler alınıyor ama bunlar yeterli değil. Yasak ile birlikte hasta olanlar tespit edilir, bu şekilde bulaş önlenecek. Maske yasağı var ama uyan yok. Bununda yolu cezadan geçer. Ceza olmayınca insanlar durumu ciddiye almıyor” ifadelerini kullandı.

14 boyunca yasak ilan edilmeli

Ak Parti eski Diyarbakır İl Başkanı ve kanaat önderi Muhammed Akar ise, zorunlu haller hariç 14 gün boyunca yasak ilan edilmesini istedi. Akar, “Mart ve Nisan ayındaki uygulamalar gelmeden sorun çözülmez. Hala millet halay çekiyor. Tedbirler sert olacak. Milleti rica ile ikna edemezsin. Bu şekilde sonuç alınamaz. Hani’de bir evde 7 kişi karantinada, ayın evin diğer tarafta insanlar toplanmış halay çekiyor. Sert tedbirler getirmezsen vatandaş bunu uygulamaz. Tek yolu kamu gücü ile yasakların gelmesi ve bunların takip edilmesi lazım. Köydeki muhtarlara talimat verilmeli, düğün ve taziye olursa bunu bildirmeli, bildirmiyorsa muhtara soruşturma açılmalı. Sıkı denetimler alınmalı” şeklinde konuştu.

Sahra hastanesi acilen kurulmalı

Kovid-19 vakalarının yoğun olduğu Mardin’de kamu ve sivil toplumun ciddi bir şekilde örgütlendiğini ifade eden Akar, “Mardin’de herkes toplumu uyarmak için seferberlik başlattı. Bu iş ne kamuya, nede toplumun vicdanına bırakılacak bir mesele değil. Herkes acilen örgütlenmeli ve kararlı tutum ortaya koymalı. Kamu, Emniyet Belediler, OHAL varmış gibi harekete geçmeli. Eylül ve Ekim ayında yüzlerce düğün olacak, bunları yasaklamazsak felaket büyüyecek. Şimdiden hastaneler doldu. Kış için şimdiden önlem alınmalı ve sahra hastanesi hemen devreye girmeli. Çünkü Diyarbakır’daki hastaneler tüm bölgeye hitap ediyor. Din görevlilerine büyük önem düşüyor. Din adamları Cuma günleri hutbede milleti bu şekilde uyarmalı” dedi.

Uyarılara rağmen halay çekmeye devam ediyorlar

Normalleşme öncesi Diyarbakır’da ciddi tedbirlerin alındığını hatırlatan Diyarbakır Ticaret Borsası Başkanı Engin Yeşil, “Diyarbakır'da pandeminin ilk zamanlarında alınan tedbirler ile birlikte  vaka sayıları şimdiye göre çok düşüktü. Ancak  normalleşme adımları ile birlikte  tedbirlerin gevşemesi sonrasında halkımızda  corona salgınının geçtiği şeklinde bir algı oluştu. Valilik ve İl Pandemi Kurulunun belirlemiş olduğu kurallara uyulmadığı için vaka sayılarında artış oldu. Kentimizde ne yazık ki maske, mesafe ve temizlik kurallarına uyulmuyor. Tüm uyarılara rağmen düğünlerde halay çekildiğini görüyoruz. Bunun yanı sıra taziye geleneği devam ediyor” şeklinde konuştu.

Sağlık Bakanlığı harekete geçmeli

Testi pozitif çıkan bazı vatandaşların bu durumu gizlediğini, temaslı kişileri ilgili kurumlara bildirmediğini ifade eden Yeşil, “Bu vatandaşlarımız ne yazık ki hiç bir şey yokmuş gibi dışarıda geziyor. Kentteki hastanelerde yer kalmadı. Bu konuda Sağlık Bakanlığı acilen tedbir almalı. Hatta zaman geçmeden sahra hastanesi kurulmalı” dedi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri