“Mayınlar barış bilmez, savaş bitse de öldürmeye devam eder”

Mayınsız Bir Türkiye Girişimi, Diyarbakır barosunda düzenlediği bilgilendirme toplantısında, anti-personel karamayını ve anti-tank mayınlarının Dünya ve Türkiye’deki durumuyla ilgili ayrıntılı bilgiler verildi.

Ramazan YAVUZ-HABER

TİGRİS HABER - Türkiye’deki mayınlar ise Doğu ve Güneydoğu’nun 17 ilinde bulunuyor. Mayınsız bir Türkiye Girişimi Koordinatörü Muteber Öğreten, mayınların barış bilmediğini, savaş bitip barış ilan edilmesine rağmen yaralanma ve öldürmelere devam ettiğini söyledi.

1997 yılında Nobel Barış Ödülü alan Uluslararası Mayın Yasaklama Kampanyası ve Uluslararası Misket Bombaları Koalisyonu (ICBL-CMC) üyesi olan ve anti-personel ve kara mayınlarının yasaklanması ve bu silahların yarattığı acıların sona ermesi için çalışmalar yapan Mayınsız bir Türkiye Girişimi Diyarbakır Barosu’nda Dünya’da ve Türkiye’de mayınların durumuyla ilgili toplantı düzenledi.
Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Felat Bozarslan’ın da katıldığı toplantıda konuşan Mayınsız Türkiye Girişimi Koordinatörü Muteber Öğreten, “Mayınsız Bir Türkiye Girişimi olarak nihai hedefimiz mayınsız bir Türkiye'ye ulaşmak ve sözlüklerden 'mayın kurbanı/mağduru' kavramını kaldırmaktır. Bu amacımıza ulaşmada insan hakları alanında çalışan sivil toplum kuruluşlarının ve medyanın desteği ve katkısı önemli bir rol oynamaktadır. “ dedi.

KURBANLAR REHABİLİTASYONA ALINMALI

Anti-personel karamayınlarının yarattığı sorunlar konusunda bilgiler veren Muteber Öğreten, mayınların her gün masum ve korumasız ve özellikle çocuklardan oluşan yüzlerce kişiyi öldürdüğünü belirten Muteber Öğreten,şunları söyledi:
“Her gün çoğu masum ve korumasız sivillerden ve özellikle çocuklardan oluşan yüzlerce kişiyi öldüren veya sakat bırakan, ekonomik kalkınmayı ve yeniden yapılanmayı engelleyen, mültecilerin ve iç göçe maruz kalmış kişilerin yurtlarına dönmelerine mani olan ve yerleştirildikten sonra yıllarca diğer vahim neticeler yaratan anti personel mayınları en temel insan hakkı olan yaşam hakkını, ekonomik ve sosyal hakkını, yerleşim hakkını ve barış hakkını da ortadan kaldıran silahlardır. Bu nedenledir ki, anti personel kara mayınlarının yasaklanması ve var olanlarında temizlenmesi için mücadele etmek aynı zaman haklarımız içinde mücadele etmektir. Tüm mayınlı alanlardaki mayın temizleme işlemi hızlandırılmalı, mayınlı araziler net bir şekilde işaretlenmeli ve sivillerin bu alanlara girişi engellenmeli, kapsamlı bir mayın riski eğitimi proğramı oluşturulmalı. Mayından etkilenen bölgelerin yakın yerlerde kurulacak mağdur desteği tesisleri de dahil olmak üzere rehabilitasyon merkezlerine erişim geliştirilmeli. Mayın mağdurlarının rehabilitasyonu ve topluma entegrasyonun sağlanması ve mayın mağdurlarının ihtiyaçlarının karşılanıp haklarının korunması konusunda somut adımlar atılmalı. Mayın mağdurlarına ilişkin olarak kapsamlı veri toplama çalışması başlamalıdır. Eğitim amaçlı elde bulundurulan ve kesinlikle ihtiyaç dahilinde olmayan tüm mayınlar imha edilmelidir.


MAYINLAR BARIŞ BİLMEZ

Mayınların doğaları gereği kurbanları arasında ayrım yapmayan silahlar olduğunu, asker, sivil, kadın erkek yetişkin ve çocuk ayağı arasında fark gözetmediğini belirten Öğreten, “Mayın kurbanlarını aramaz, kendisine gelmesini beklerler. Kurban hayvanlarını otlatan çoban, tarlasını eken çiftçi, meraklı bir çocuk hatta kendisini döşeyen kişi olabilir. Mayınlar robot askerlerdir. Acıkmazlar, susamazlar, üşümezler, ve uyumazlar. 75 yıl aktif olarak kalırlar. Mayınlar kitle imha silahlarıdır. Her yıl binlerce kişi mayın ve savaş artığı patlayıcılar nedeniyle uzuvlarını ve yaşamlarını kaybederler. Mayınlar barış bilmeyen silahlardır. Savaşlar biter, barış ilan edilse bile döşendikleri topraklarda temizlenmedikleri sürece, yaralanmaya ve öldürmeye devam ederler. “

MAYINLAR DOĞU VE GÜNEYDOĞU İLLERİNDE

Türkiye’deki mayın sorununu da ayrıntılı bir şekilde anlatan Muteber Öğreten, mayın raporlarına göre, mayınların Türkiye’de doğu ve Güneydoğu’daki 17 İl’de bulunduğunu söyledi. Öğreten şunları söyledi:
“Türkiye mayın yasağı anlaşmasına 25 Eylül 2003 tarihinde katıldı ve 1 Mart 2004 tarihinde de taraf devlet oldu. İlk kez 1956 ve 1960’ta daha sonra 1991 ve 1998 yılları arasında başta sınır bölgeleri olmak üzere iç bölgelere anti-personel kara mayını döşendi. 1996’da anti-personel kara mayını üretimi durduruldu. 2011’de stoklarda bulunan 3 milyon anti-personel kara mayınının imhası tamamlandı. Araştırma ve eğitim için elde 5728 adet anti-personel kara mayını bulunmaktadır. Türkiye’nin 29 Mart 2013 tarihinde verdiği ilk uzatma talebi raporunda yer alan bilgilere göre, toprağa döşeli toplam 1 milyon 3 bin 943 mayın bulunmaktadır. Bunun 839 bin 146’sı anti-personel kara mayını, 146.797’si de anti-tank mayınıdır. Türkiye’nin 31 Mart 2021 tarihli ikinci uzatma talebi raporunda yer alan bilgilere göre, 119.361 anti-personel kara mayını ve 1729 diğer patlayıcı temizliği gerçekleştirilmiştir. Mayının olduğu bilinen iller Ağrı, Ardahan, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Gaziantep, Hakkari, Hatay, Iğdır, Kars, Mardin, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak, Tunceli ve Van. Çatışmalarda arta kalan diğer patlayıcılar Türkiye’de başta patlamamış savaş gereçleri (UXO) olmak üzere çatışmalardan arta kalan patlayıcılar (ERW) da önemli bir sorundur. “

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri