Kuru Qestel akmıyor Yâr yüzüme bakmıyor!"

Aziz ERİM

Qastallar sokakların aynasıdır, sokaklar da kentin... Kentlerin de aynası meydanları ve bulvarlarıdır. Yapıları, yaşam alanları, evleri de ruhudur!
Bunlar bir kenti oluşturan temel taşlarıdır, bu taşları süsleyen öğelerse; giyim-kuşam, yemek kültürü, cemiyet adabı, gelenekler-görenekler, müzik-folklordur.

Bir kenti kadim yapan, tarihi, çok dilli-dinli çesn-i mozaiği halklarıdır, söylenceleri, efsaneleri, öyküleridir...
Bu öğeleri içinde barındıran nadir kentlerdendir Diyarbekir!
Dünyanın en büyük kalesi ve açık hava müzesidir...

Dünya mirası UNESCO'ya dâhil olduktan sonra, kentte gözle görülecek olumlu değişimler oldu, insanlara dair yaşam alanları oluşturuldu, yanisi, fakatı, aması kentin bir meydanı yok, Qastallar kurumuş, çöplükleşmiş, kent kültürüyle büyüyen bireylerin kenti tetketmeleriyle birlikte, kültür erozyonuna uğradı!

Kentler 'puzzle'dir; puzlede bir kare eksik olunca resim anlamını yitirir, görseli olmaz!
Kent ağaçtır; kökü uygarlık, dalları kültür, gölgesi cemiyet, meyvesi yaşamdır!
Kent bebektir; ağlayışı feryattır, ağıttır!
Oynanışı; yaşamdır-mutluluktur!
Gülücüğü; servettir!

Hayat hep üçlemedir; Ahmed Arif'tir, acıları-ağıtları dile getirir!
Veysel Öngören'dir, kavgayla tutuşur dizeleri!
İhsan BIçici'dir, sevdayı nakşeder bazalttaşlara!

Hayat hep üçlemedir; gökten üç elma düşsün başınıza!
Biri stran olsun, dengbejlerin dilinde melodileşsin:
"Diyarbekir güzel bağlar, hanıme lorke!"
Biri şiir olsun Ahmed Arif dizesi:
"Gözlerinden-gözlerinden öperim, bir umudum sende, anlıyor musun?"
Biri İhsan Biçici'nin deyişi olsun:
"Bak oyuncular hazır, bırak elimi lo, şimdi başlar delilo!"
Bizim de başımıza üç elma düşsün!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.