Leyla Zana parlamentoda Kürtçe yemin ettiği için yıllarca cezaevi yattı, onlarca Kürt siyasetçi siyasi yasaklı olmakla kalmadı, Zana gibi yıllarca zindanlarda kaldılar. Parlamento çatısı altındaki anti-demokratik uygulamalar, yaklaşımlarla ilgili bir çetele dizsek elbette ki bu satırlara sığmaz, uzar gider.
Yurttaş olarak bütün eleştiri ve itiraz haklarımızı ‘saklı’ tutmak kaydıyla bu noktadan daha aydınlık bir noktayı hedefleyip, geleceği kurgulayalım. Cumhuriyetin ikinci yüzyılı için demokrasiyle taçlandırılmış, güçlendirilmiş parlamenter sistem ve laik Cumhuriyeti tesis etme çabasında ortaklaşmak şart.
Duruş önemli.
Çözüm, süreç, Kürt meselesi derken geldiğimiz nokta, sorunlarımızın tamamına parlamento çatısı altında çözüm bulunabileceği yönündeki bakış açısı, bu konudaki önermeler, ayrıca olması gerekenin hayata geçmesi halinde neler olabileceğine dönük duruşlarımızın devamı son derece önemli.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun en başından beri ısrar ettiği Kürt meselesinin çözüm yerinin parlamento çatısı olduğu yönündeki görüşü, daha önce karşı çıkanları da ikna ederek aynı noktada buluşturdu.
CHP’nin bu görüşüne katılanlar olduğu gibi katılmayanlarda var. Ancak, CHP iktidarında parlamento çatısı altında bir denemenin olacağını, olması gerektiğini biliyoruz. Cumhuriyet Halk Partisinin şimdiki yönetim kademelerinin, milletvekillerinin, teşkilatlarının da parlamento çatısı altında çözüm pratiğinin hayata geçirilmesi yönünde hemfikir olduğunu biliyorum.
Her zaman söylerim, hiçbir girişim, çalışma, çözümlere dönük uğraşlar boşuna değil. Çözüm süreci akamete uğramış olsa da, buradan tarafların tecrübe edindiği fikrimi hep sıcak tuttum. Tam da bu noktadan başlayarak geleceğe atıfta bulunmak istediğimizde, Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu’nun şimdiki parlamento çatısı altında geleceğe yönelik ders niteliğindeki ‘Eylemi’ son derece anlamlıydı. Çok iyi kurgulayarak Kürtçe yasağa karşı geliştirdiği yöntem, Kürtçe şarkı okuması, yasağa işaret ettikten sonra tepki yerine sıralardan alkış almasını şimdiden iyi okumak gerekir diye düşünüyorum.
Cumhuriyet Halk Partisinin parlamento çatısı altında çözüm ısrarının kabulüne yönelik bu ciddi denemenin gelecekle ilgili umut verdiğini de görmek lazım. Nurhayat hanımın, ileriye dönük çalışmaların kabulüne zemin hazırlayacak bu anlamlı tarzı, sadece CHP sıralarında değil diğer partilerin sıralarından da karşılık buldu. Tek şarkı üzerinden olsa da gelecekle ilgili umutlandım.
‘Bir şarkıyla çözüm olur mu’ diyenler için ‘Evet, bu küçük de olsa başlangıçtır’ diyebilirim.
Evet, bütün diyalogları, diplomatik girişimleri, müzakere biçimlerini küçük, büyük, az ya da çoklu anlamlar yükleyerek değerlendirmemek gerekir. Tamamı kendi içinde değerlidir, bir sonrakilere zeminler sunar.
Bütün sorunların çözüm parametrelerini basitten karmaşığa doğru yöntemler deneyerek kurgulamak gerekiyor. Karmaşıktan basite doğru çözüm arayışları kendi içinde girdaplarda yok olabilir, ancak, basitten karmaşığa doğru yol yürüyerek meseleleri adım, adım çözmek mümkün.