İlyas AKENGİN
Kürt Demokrasi Platformu Başkanı Sertaç Buça yönetim kurulu üyeleri ili birlikte kentte görev yapan basın mensupları ile bir araya gelerek, KDP ve PYD arasındaki gerilim, çözüm süreci, Kuzey Irak’taki gözaltı ve tutuklamalara ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Bölgenin bir çok ilinde Kürt Demokrasi Platformunun yoğun ilgi ile karşılandığını belirten Buçak, “Milli ve demokrat bir hareketiz. Katı ve ideolojik bakış yerine halkımızın değer ve hassasiyetlerine önem veren bir yapıyız. Farklı düşüncelere karşı hamasetten uzak bir siyasetten yanayız. Bizim için düşman Kürt yoktur. Farklılıklar olabilir biz renkli bir toplum istiyoruz. Kürt halkının kırıntılara değil, statüye sahip olmasını istiyoruz. Bu yönlü Kürdistani tavrımız hep olacak. Kürt halkının mücadelesine saygı duyuyoruz, dayanışma içerisinde olan bir tutum sergilememiz lazım. Halkımız tekçi ve hükümran bir anlayış değil, çoğulcu bir siyaset istiyor. Kürt halkı bu nedenle seçeneksiz değildir. Kürtler otorite ve tekçi siyaseti ret ediyor. Böylesi bir örgütlü halk var” dedi.
PYD KENDİSİ DIŞINDA KİMSEYİ İSTEMİYOR
Rojava’da PYD ve KDP arasındaki gerilime de değinen Buçak, “Suriye’deki gelişmelerin ardından Barzani Rojava’daki bütün grupları Hewler’de topladı. Burada 7 maddelik bir anlaşma yapıldı. Sorunun çözümü için bütün grupların Hewler anlaşmasına uyması gerekir. Kürtler birlikte hareket ederse başarılı olur. Güneyli Kürtler geçmişte bunun açısını yaşadılar. Rojava’da gerçeklere dayanmayan haberler yapılıyor. Rojava’daki sorun ulusal bir felakete doğru gidiyor. Kürtlerin bir birini boğazlaması ve şii endeksli anlayışı korumak Kürtleri felakete götürür. İran, Irak ve Suriye üzerinde bir eksen oluşturulmaya çalışılıyor. PYD kendisi dışında hiçbir yapıyı istemiyor. İnsanları gece yarısı pijamaları ile gözaltına alıp sürgün ettiriyorlar, bu anlayış çok yanlış. Sınır tanımayan gazeteciler bile PYD’nin tavrını eleştirmiştir. Sorunun çözümü diyalogdan geçer. Farklılıklara saygı duyulmasından geçer. Bu zorba yöntemleri doğru bulmuyoruz. Bütün farklılıkları ihanetçi ilan etmek yanlıştır. Eleştiri olabilir, bu siyaset düşmanlık üzerine değil, biri birini ikna ile olmalıdır. Bunu yapmazsanız Esad diktatöründen bir farkınız kalmaz. Demokrasiyi silah zoruyla getiremezsiniz” diye konuştu.
Lise öğrencilerinin dağa çıkmasını da eleştiren Buçak, “Bu çocuklar daha 18 yaşını doldurmadı. Bunlar kendi iradeleriyle karar verecek durumda değiller. PKK 2013 yılında Çenevre sözleşmesini imzaladı, bu sözleşmeye bağlı kalmalı. Bu çocuklar en kısa zamanda ailelerine teslim edilmeli. Bu bölgede çocuk savaşçılar deriştirilmemeli” ifadelerini kullandı.
DÜŞMANCA PROPAGANDA YAPILIYOR
Kuzey Irak’ta PKK’ye yakın bazı kurum ve kuruluşlara yönelik yapılan baskınların hükümet kararı ile olmadığını, İç İşleri Bakanlığı kararı ile olduğunu belirten Buçak, “Bu yasaklama ve kapatmalar İç İşleri Bakanlığı kararı ile oldu. Bize verilen bilgilere göre bu kurumlar, düşmanca propaganda yaptıkları ve ruhsatları olmadığı için kapatıldılar. KNK ise yasaklanmadı” dedi.
KIŞANAK’I GÖZALTINA ALSALAR NE YAPARSINIZ?
Barış dilinin sadece Ankara’da kullanılmaması gerektiğini ifade eden Buçak, “Eğer barış dilini kullanacaksak bunu bölgede de kullanmalıyız. Biz sorunun diyalogla çözümünden yanayız. PYD Rojava’da insanların özgürce siyaset yapma hakkı vermesi lazım. Özel harekat timleri Belediye Başkanı Gülten Kışanak’ı gözaltına alıp, Suriye’ye atsalar ne yaparsınız. Kürtler ayağa kalkardı değil mi?. İşte Rojava’da bunlar yapılıyor. Kürt halkının kendi devletini kurma hakkı var. Bu koşullar şuan Türkiye’de yok. Burada federal bir yapı daha uygun olur. Buradaki yapının isminden çok içeriği önemli. Burası Kürdistan’sa bir sınırı olması lazım. Kürtleri geçmişte petrol bölmüştü, ancak şimdi bu zenginliklerden yararlanılmalı. Petrol Kürt siyasetinde iyi rol oynayabilir, bu faktör iyi değerlendirilmeli” şeklinde konuştu.