Kürt sinemasında mutlaka izlenmesi gereken 10 film

Kürt sinemasında mutlaka izlenmesi gereken 10 filmi derledik...

TİGRİS HABER - İşte Kürt sinemasının en çok izlenen 10 filmi:

1- Büyük Adam Küçük Aşk / Handan İpekçi

Yapım Yılı: 2001

Oyuncular: Şükran Güngör, Dilan Erçetin, Füsun Demirel, İsmail Hakkı Şen, Yıldız Kenter

Film, Türkçe bilmeyen Hejar ve Kürtçe bilmeyen emekli bir yargıçın kesişen hikayesini konu almıştır.

Emekli Yargıç Rıfat Bey, cumhuriyet ilkelerine bağlıdır.

Film, "İnsanların dilleri farklı olsa da, sevginin dili aynıdır" diyen bir başyapıt filmidir.

Büyük Adam Küçük Aşk, ülkemizdeki Kürt meselesini en iyi işleyen filmlerden birisi olmuştur.

- 2002 Kahire Uluslararası Film Festivali'nde Altın Piramit ödülünü kazanmıştır.

- 22. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nde yılın En İyi Türk Filmi seçilmiştir.

- Film, 74. Akademi ödüllerinde Türkiye'nin Yabancı Dilde En İyi Film dalında Oscar adayı olarak seçilmiştir.

- 2001 yılında Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde En İyi Film ödülü dahil toplam beş ödül almıştır.

- 2001 Köln Akdeniz Film Festivali'nde En İyi Senaryo ödülü kazanmıştır.

Filmin unutulmaz repliklerinden bazıları şöyledir:

'Acımasızca geçip giden zamandan geriye kalan sadece yalnızlıklarımız.

Nefret, sevgiye yuva olur bazen.

2- Yol / Yılmaz Güney

Yapım Yılı: 1981

Oyuncular: Tarık Akan, Halil Ergün, Şerif Sezer, Necmettin Çobanoğlu, Tuncay Akça

Senaryosunu Yılmaz Güney'in yazdığı 1982 yılında yapılan 'Yol' adlı film, 35. Cannes Film Festivali'nde büyük ödül olan Altın Palmiye'yi kazanmıştır.

Sıkı yönetiminin en zorlu döneminde İmralı Adası Yarı Açık Cezaevi'nden verilen izinle köylerine, evlerine gitmek isteyen beş mahkumun yolda yaşadıkları zorluklar ve insan hayatlarının dramı gözler önüne serilmektedir.

Filmin en acıklı sahnelerinden biri, "Sabuha" adlı eserin otobüsteki üç küçük çocuk tarafından seslendirilmesidir.

Film, tüm dünyada Yılmaz Güney'in en iyi sinema filmi olarak bilinmektedir.

Yılmaz Güney, "Yol" filmini hapishaneden yönetmiştir.

Filmin Türkiye'de gösterimi uzun bir süre yasaklanmıştır.

Sinemamızda 1960'lı yıllarda başlayan toplumsal gerçekçi filmlerin 1980'li yıllardaki nadide örneklerinden birisi olmayı başarmıştır.

Bu başarının en büyük kaynağı ise Yılmaz Güney ve Şerif Gören'in cesaretleri ve anlatımdaki ustalıkları olmuştur.

Ayrıca Yılmaz Güney filmi, ilk olarak çekimleri gerçekleştirmesi için Erden Kıral'a emanet etmiştir.

Sonradan ise Güney, karar değiştirip filmin çekimlerini Şerif Gören'e devretmiştir.

Filmin başrol oyuncularından Tarık Akan, aslında sadece yakışıklı jön olmadığını, aynı zamanda performans aktörü olduğunu bu film ile kanıtlamıştır.

Çekimleri tamamlandıktan sonra filmin negatiflerini yanına alarak İsviçre'ye kaçan Yılmaz Güney, filmin montajını yurt dışında yapmıştır.

Filmin unutulmaz repliklerinden birisi şöyledir:

İnsanın aklı kendine düşman olur mu? Benim aklım bana düşman.

3- Sürü / Zeki Ökten

Yapım Yılı: 1978

Oyuncular: Tarık Akan, Tuncel Kurtiz, Melike Demirağ, Yaman Okay, Levent İnanır, Erol Demiröz, Sener Kökkaya

Filmin senaryosunu o yıllarda hapishanede olan Yılmaz Güney yazmıştır.

Yılmaz Güney'in hapisteyken senaryosunu yazdığı 1978'de Zeki Ökten'in çektiği "Sürü" filminin ilk gösterimi Güney'in tutuklu olduğu İzmit Cezaevi'nde özel izinle yapılmıştır.

Yılmaz Güney, hapishanede yazdığı "Sürü" filminde kendi üslubunu korumuştur.

Bu filminde de diğer filmlerinde olduğu gibi olayları, yorumlamaktan ziyade, yaşayanların ağızından seyirciye izletmiştir.

Filmde Güney, insan toplum ilişkilerinin, aşiretler arası çatışmayı, kişiler arası hesaplaşmaları gibi konuları işlemiştir.

Filmde bir sürünün, Anadolu'nun doğusundan batısına trenle taşınması ön plana alınarak, Anadolu'nun yoksulluğu, çaresizliği ve o günlerin siyasal çelişkileri ve çatışmaları beyazperde yansıtılmıştır.

Filmin unutulmaz repliklerinden birisi şöyledir:

Toplumda sınıflar var. Çalışan emekçi sınıflar bir de çalıştıran hakim sınıflar. Burjuvalar, sermayedarlar. Bu adamlar nasıl yapıyorlar sermayelerini ? Seni, onu, emekçi sınıfları çalıştırıp sömürerek! Sen şimdi hangi sınıftansın Şivan abi?

4- Duvar / Yılmaz Güney

Yapım Yılı: 1983

Oyuncular: Tuncel Kurtiz, Ahmet Ziyrek,Ayşe Emel Mesçi

Yönetmen Yılmaz Güney'in son filmi "Duvar" 1983 yılında Fransa'da çekilmiştir.

Film, cezaevindeki çocuk mahkumların insanlık dışı yaşam koşullarınını konu almıştır.

Türkiye'de 28 yıl boyunca yasaklanmış bir filmdir. Yılmaz Güney'in yönetmenlik kariyerinin en iyi filmlerinden birisidir.

Filmde az da olsa Zazaca dilinin ilk kez kullanıldığı sinema filmlerindendir. Müzisyen Kadri Karagöz'ün seslendirdiği "Haydere" türküsü filmin unutulmazları arasında yer almaktadır.

Yılmaz Güney "Soba, pencere camı ve iki ekmek istiyoruz" adında cezaevinde yazmış olduğu bu romana paralel olarak son filmi olan Duvar'ı çekmiştir. Filmin çekildiği cezaevi aslında eski bir Fransız manastırıdır.

Filmin en unutulmaz replikleri şöyledir:

Dışarda da hayat yok. Herkes koşuyor, hepsi koşuyor. Bu insanlar nereye koşuyor.

Allah'ım ne olur beni daha iyi bir cezaevine gönder.

5- A Time For Drunken Horse / Bahman Ghobadi

Yapım yılı: 2000

Oyuncular: Eyüp Ahmedi, Rojin Yunesi, Amaneh Ekhtiar-Dini

Yönetmen Bahman Ghobadi'nin ilk uzun metraj filmidir. Filmin çekimlerini yönetmen kendi doğduğu köyde gerçekleştirmiştir.

Aynı zamanda oyuncularda aynı köyde yaşayanlar arasından seçilmiştir.

Film, İran, Irak ve Türkiye sınırına yakın olan Kürt köyü Bane'de yetim kalan çocukların, yoksulluk, kimsesizlik ve çaresizlikle olan mücadelesini çarpıcı bir dile anlatmaktadır.

Film, çekildiği yıl Cannes Film Festivali'nde Altın Kamera ödülüne layık görülmüş ve birden fazla uluslararası festivalde ödül almıştır.

6- Asasız Musa / Aydın Orak

Yapım yılı: 2014

Oyuncular: Turgay Tanülkü, Şenay Aydın, Murat Toprak, Selamo

1992 yılında Diyarbakır'da öldürülen Kürt aydın, aktivist, şair Musa Anter'in yaşamındaki dönüm noktalarını anlatmaktadır.

Metaforlara dayalı bir anlatıma sahiptir. Musa Anter, on farklı oyuncu tarafından canlandırılmıştır.

Ayrıca Musa Anter'in üç çocuğu da film de yer almıştır. Başından sonuna kadar göze çarpan amatörlükler olmasına rağmen didaktik anlatımıyla başarılı sayılabilecek filmlerdendir.

Dünya Prömiyerini 33. İstanbul Film Festivali'nde gerçekleştirmiştir.

Yönetmen Aydın Orak, ilk filmi "Asasız Musa"yı anlatırken "Anter üzerinden bir coğrafyayı anlattım" demiştir.

Film, Mardin Merkez, Nusaybin, Akarsu ve Musa Anter'in doğduğu köy olan Zivinge'de çekilmiştir.

Yönetmen, filmde Musa Anter'in politik esprilerini, mücadelesini, yaşamını, ölümünü beyazperdeye aktarmayı başarmıştır.

Anter ile özdeşleşen fötr şapka, bavul gibi öğeler filmde sıkça kullanılmıştır. Filmin DVD menüsünde Türkçe, Kürtçe, İngilizce, Almanca, Fransızca ve Lazca altyazılarının bulunması da dikkat çeken unsurlardandır.

Biyografi türünde çekilmiş kaliteli Kürtçe filmlerdenn birisidir. 2014 yapımı olan film, yurtiçinde ve yurtdışında pek çok festivalde gösterilmiştir. Filmin en dikkat çekici repliklerinden birisi şöyledir:

Kürtçe ıslık çalmak yasak.

7- Turtles Can Fly (Kablumbağalar da Uçar) / Bahman Ghobadi

Yapım yılı: 2004

Oyuncular: Avaz Latif, Soran Ebrahim, Hiresh Feysal Rahman, Ajil Zibari

Bahman Ghobadi'nin yürek parçalayan harika dram filmlerindendir.

Film, Amerika'nın işgalinden sonra Irak-Suriye sınırındaki mülteci kampında mayın toplayarak hayatlarını sürdürmeye çalışan çocukları anlatmaktadır.

Dört ana karakter üzerinden tüm hikaye oluşturulmuştur. Yönetmen kamerasıyla yalan bir anlatım dili oluşturmuştur.

Uluslararası Berlin Film Festivali'nde "Glass Bear" ve En İyi Barış Filmi ödülüne layık görülmüştür.

Bahman Ghobadi'nin vazgeçilmezleri haline gelen engebeli dağlar, kayalıklar, geniş ve çorak araziler gibi motifler bolca filmde yer almaktadır.

8- Half Moon (Yarım Ay) / Bahman Ghobadi

Yapım yılı: 2006

Oyuncular: Gülşifte Ferahani, Hediye Tehrani, Kambiz Arshi

Bir dönem filmin İran'da gösterimi yasaklanmıştır. Filmin müzikleri filmin önüne geçecek kadar büyüleyicidir.

Filmin ilk bölümlerinde çocuk şarkıcıların akordeon ve tef ile söyledikleri şarkıyı dinleyince Emir Kusturica filmi akıllara geliyor.

Ayrıca filmin ilk sahnesi horoz dövüşüyle başlıyor ve filmin zihninizi nereye sürükleyeceğini anlayamıyorsunuz.

Film, Türkiye'de İstanbul Film Festivali'nde gösterilmiş ve ödüllendirilmiştir. Filmin müziklerini efsanevi İranlı müzisyen Hüseyin Alizade yapmıştır.

Sinefil olmasanız bile filmi izlerken birbirinden kopuk halde farklı minik hikayelerle örüldüğünü anlayabilirsiniz.

Half Moon, filmi, doğru mudur bilinmez ama Mozart ile de ilişkilendirilmektedir.

İzleyenleri zaman zaman güldürsede; önce hüzünlendirip sonra da umutsuzluğa itmektedir diyebilirim.

Film boyunca farklı karakterler görmek mümkündür. Kimi zaman insanı ürküten, kimi zaman düşündüren kimi zamanda güldüren yüzler görülmektedir.

9- Denge Bave Min (Babamın Sesi) / Orhan Eskiköy, Zeynel Doğan

Yapım yılı: 2012

Oyuncular: Zeynel Doğan, Base Doğan, Gülizar Doğan, İmam Çiçek, Kemal Ulusoy

Maraş Katliamı'ndan etkilenen Kürt-Alevi bir ailenin hikayesini anlatmaktadır.

Filmin yönetmenlerinden Zeynel Doğan'ın ailesinin yaşadığı bir gerçek hikayeden yola çıkılarak oluşturulmuştur.

Filmin merkezinde ise Zeynel Doğan'ın babasından kalan kasetler yer almıştır.

Çekimlerin tamamı Elbistan ve Diyarbakır'da gerçekleştirildi. Prömiyeri Uluslararası Rotterdam Film Festivali'nde yapıldı.

Film, Uluslararası Altın Koza Film Festivali'nde En İyi Film Ödülü'nü kazanmıştır.

Eleştirmenler tarafından "Bu topraklarda yaşanan katliamlarla yüzleşmek ve hesaplaşmak için izlememiz gereken film" olarak nitelendirilmektedir.

Senaryoda ele alınan hikaye, gerçek birebir aynı değildir. Travmatik bir toplumsal olayı işleyen özel filmlerdendir.

Kürt sinemasında sinematografisiyle de öne çıkmaktadır.

10- Zer / Kazım Öz

Yapım yılı: 2017

Oyuncular: Nik Xhelilaj, Tomris İncer, Ahmet Aslan, Bülent Çolak, Füsun Demirel, Levent Özdilek

Eski bir Dersim türküsünün hikayesinin peşine takılarak New York'tan Türkiye'ye gelen Jan'ın hikayenin kökenini ararken başından geçen olayları konu almaktadır.

Dersim Katliamı'ndan bugüne uzanan bir hikayesnin anlatıldığı film, içinde mizah öğeleri de barındırmaktadır.

"Kültürel ve tarihsel geçmişimize kendini saklayan, bir şekilde yaşatan değerler mevcuttur" diyen Kazım Öz, toplumsal hafızadan yola çıkmaktadır.

"Zer" sinematografi ile içeriğinin birleştiği, oldukça değerli bir politik sinema filmidir.

Filmin çekimlerinin bir kısmı Amerika'nın New York eyaletinde çekilmiştir. Filmin son sahnesi devamının çekilebilirliğine göz kırpmaktadır.

36. Uluslararası İstanbul Film Festivali kapsamında ilk gösterimi gerçekleştirilen filmin birkaç sahnesi sansürlenmiştir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Kültür-sanat Haberleri