Gencer ARPACI
DİYARBAKIR - Demokratik Toplum Kongresi (DTK) bünyesinde kurulan “Kadim Topraklara Dönüş ve Demokratik İnşa Platformu” ile Amed Göç-DER’in başlattığı köye dönüş projesi hayata geçiyor. Proje 90'lı yıllardaki çatışmalı ortamdan kaynaklı köylerini terk etmek zorunda kalan yurttaşların topraklarına geri dönüşünü teşvik etmeyi amaçlıyor. Devam eden “çözüm süreci” nedeniyle kurulan platforma çok sayıda başvuruların olduğu belirtirken, proje yürütücüleri köylere döşenen mayınlar ve toprakları işgal eden korucuların köye dönüşlerin önünde engel teşkil ettiği ifade ediyor.
Geri dönüşe korucular engel
Kadim Topraklara Dönüş ve Demokratik İnşa Platformun Sekretaryası Fatma Esmer, geri dönüşün 2013 Newrozu’nda Öcalan’ın ‘Kadim topraklara dönüş ve demokratik inşa’ söyleminden sonra yaşandığına dikkat çekti. Devletin, Avrupa Birliği çerçevesinde köylere dönüş için bir yasa hazırladığını belirten Esmer, “Sadece ekonomik anlamda insanlara biraz katkı sağladı. Bizim amacımız, mağdur olan insanlarımızın mağduriyetini gidermek ve insanlarımızın kendi öz topraklarına geri dönüş yaparak tekrardan doğal yaşamlarına dönmektir. Bunların olması için devletin koruculuk sisteminin ortadan kaldırması gerekir” diye konuştu.
Hükümet devreye girmeli
Çalışma kapsamında Kulp’un Yeşil ve Tepecik köylerinde korucular ile görüştükleri belirten Esmer, korucularında var olan sorundan rahatsız olduğunu söyledi. Bu konuda hükümet kanadının devreye girmesi gerektiğini ifade eden Esmer, “Çünkü birçok insan koruculuğa ekonomik anlamda bakıyor. 30 yıldır var olan savaştan kaynaklı orada yaşan insanlar hiçbir şey kazanamadılar. Bu sorunun çözümü için devlet yetkililerin devreye girmesi gerekir” dedi.
İnsanlar topraklarına geri dönmek istiyor
İnsanların kadim topraklarına geri dönmek istediğini ifade eden Esmer, “Şırnak’ın İdil ilçesine bağlı Mağara (Kıvax) köyünde toprakları olan birkaç aile bize gelip topraklarının korucular tarafından işgal edildiğini ve köyün bir bölümüne mayınlar döşediğini ifade ettiler. Bize gelen bu aileler Almanya’da yaşıyorlar, yurt dışında yaşayan insanlar da bile geri dönmek istiyorlar” diye konuştu.
Dönüş yasasının içi boş
Amed Göç Edenler Sosyal Yardımlaşma ve Kültür Derneği (Amed Göç-Der) Başkanı Vecih Aydoğan, köye dönüşler çalışması kapsamında yaptıkları çalışmaları anımsattı. 2-3 Kasım 2013 tarihinde düzenledikleri ‘Kadim topraklara Dönüş ve Demokratik İnşa Konferans’ın sonuç bildirgesinde yaşanan sorunlara dikkat çekildiği belirten Aydoğan, “Sonuç bildirgesinde 23 karar aldık. Bu kararlardan en önemlileri köylere geri dönüşüm için acilen bir platform kurulmasıydı. Platformu kurulduktan sonara platform içerisinde çeşitli komisyonlar kuldu. Bu komisyonlar kendi alanında çalışmalar yürütecek, ama devletinde bu konuda adım atması lazım. Devlet 2004 yılında 2233 sayılı köylere geri dönüş yasası çıkarttı. Devletin çıkartmış olduğu bu yasada hiçbir şey yok, içi boş bir yasa olduğunu düşünüyoruz. Çünkü yasa yaşanan mağduriyete ve tramvaya cevap olacak bir yasa değil. Çıkartılan bu yasa yeniden düzeltilerek TBMM’de tartışılması gerekir” dedi.
Mayınsız Türkiye girişimin raporuna göre bölgede hala 1 milyon mayın yerin altında bulunduğunu hatırlatan Aydoğan, şunları kaydetti: “Bizim insanlarımıza geri dönüş için çağrılarımız oldu. Şuana kadar çok sayıda başvuru oldu. Ama geri dönüşlerin önünde en büyük engel koruculuk sistemi ve köylere döşenen mayınlardır. Çünkü birçok köy korucular tarafından işgal edilmiş ve köyler boşaltılırken devlet tarafından mayın döşenmiştir.”
Öğreten: Mayınlar temizlenmeli
Mayınsız Bir Türkiye Girişimi Sözcüsü Müteber Öğreten, uluslararası mayın yasağı anlaşması Türkiye tarafından 10 yıl önce imzalandığını ancak mayınların temizlenmesi için herhangi bir adım atılmadığına dikkat çekti. Barış süreciyle birlikte köylerini terk etmek zorunda kalan insanların yurtlarına döndüğünü, bölgeye döşenen mayınların temizlenmese çok kötü sonuçlar doğuracağını hatırlatan Öğreten, “Köylerini boşaltmak zorunda kalan köylülerin yaşam alanlarına karakollar kuruldu ve bazı alanlara da mayınlan döşetildi. Çatışmalı ortamın azalması ile birlikte kurulan karakolların bazıları kaldırıldı. Ancak döşenen mayınlar hala duruyor. Barış süreciyle birlikte köylerine dönen insanların bu mayınlı alanlarda haberleri yok. Hükümetin bir an önce ve mayınları temizlemesi gerekir. Eğer Türkiye 10 yıl önce uluslararası mayın yasağı anlaşmasını imzalamışsa bu konuda artık ciddi anlamda adımlar atması gerekiyor” dedi.