Hepimiz gibi erken ölümleri yaşayan bir kuşağın adamıydı.
O da erken ölümlere tanıklık etmişti içinde bulunduğu mücadelenin bir neferi olarak.
O da erken gitti ve şok etti sevenlerini.
Şeyhmus ağabey ölüm haberini verdiğinde oturduğum yerde adeta buz kesti vücudum, ‘şaka’ gibi.
Dostlarımızı bilgilendireceğim ama içimde bir ‘acaba’ dolaşmaya başlıyor. Kalp krizi bu, yaşama dönüş ihtimali olur mu diye düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum. Ölüm kolay kabulleneceğimiz bir durum değil ama sevdiklerimizi, sevdiklerinizi kolayca aramızdan alıp götürebilecek kadar da güçlü. Direnebileceğimiz kadar zayıf bir rakip değil. Ve bu gerçeğe kendimi alıştırmaya çalışıyorum Ankara’nın yağışlı, soğuk atmosferinde.
Acı ama gerçek;
İlhan artık yok.
Karşılaşmalarımızdaki o tatlı, naif, hafif tebessümlü yüz ifadesini özleyeceğiz.
Hoşça kal güzel insan
Işıklar içinde uyu
Güzel gülüşüne tanıklık etsin o ışıklar
Fazlada uzatmaya gerek yok, sen anladın dediklerimi.
Ne başka bir konu ne de fazladan bir yazı
Tamda senin sevdiğin tarzda, kıvamda olsun istedim.
Kısa, net, özet
Çünkü öyle demiştin bana;
‘Yazılarını okuyorum, beğeniyorum, bu tarzda devam et’
Hoşça kal
Güle güle İlhan.