Diyarbakır'ımızın hünerli kadınları dünyada sadece Türkiye’de Güneydoğu Bölgesinde doğada kendiliğinden yetişen daha çok Diyarbakır’da yemek çeşitleri yapılarak sofralarda yer alan organik mi organik Kengerden tam 21 çeşit ayrı tad ayrı lezzete yemek/meze/turşu/reçel yaparak yarıştırdılar.
DİHEMDER'in düzenlediği adeta kenger şenliği niteliğinde bir KENGER YEMEKLERİ YARIŞMASI yapıldı tarihi Zerzevan Konağında. Seçkin jüri üyelerinin büyük bir titizlikle değerlendirdikleri ürünlerden; kenger turşusu birinci olurken meftune ile zeytinyağlı kenger ikinciliği, yoğurtlu kenger çorbası ile kenger pane üçüncülüğü paylaştı. Yarışmaya 14 ürün dahil edilse de toplamda 21 çeşit ürün üretildi kengerden.
- Kenger meftunesi
- Kengerli bulgur pilavı
- Kengerli çorba
- Kelle kenger
- Kengerli meyir
- Yumurtalı kenger
- Kenger borani
- Zeytinyağlı kenger
- Zilopi
- Toraklı kenger
- Kenger turşusu
- Kengerli meze
- Krepli kenger
- Kenger pane
- Kenger pizza
- Kenger reçeli
- Kengerli lokum
- Kengerli helva
- Çikolatalı kenger
- Kengerroni ( sos)
- Kengerli gözleme / patile
*Kengerden meze dahil daha önce yapılanlar ve yeni reçetelerle birlikte Diyarbakır’ın şanına yakışır 21’e 21 çeşit ürün üretildi sadece kengerden…
Herkesin beklentisi geleneksel kenger yemekleriydi. Çünkü yüzyıllardır Diyarbakır mutfak kültürümüz içinde yer alan sadece birkaç kenger yemeği çeşidi var. Ama bu kez Diyarbakır’ımızın hünerli kadınlarının hedefi kenger yemeklerini günümüz modern yemekleri/çorbaları/mezeleri arasına yerleştirmekti. Üşenmeden günlerce süren hazırlıklar sonucunda hedeflerini gerçekleştirerek kengerden çeşit çeşit tatlar ürettiler. Amacımız; kengerimizi dünya yemek literatürüne sokmak, modern mutfak kültürü arasında yer almasını sağlamaktı. Zira DTSO Başkanı Sayın Mehmet KAYA da konuşmasında buna değindi.
Yarışmadan önce konuşma yapan Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya, kengerin yöremiz mutfağı için gittikçe daha çok önem kazandığın vurgulayarak; “Kenger ilimizin endemik bitkilerindendir. Diyarbakır'da yetişen bir bitkimizi tarladan mutfağa, bugün biraz daha ileri gitmişler, biraz daha modern mutfağa çevirmişler. Biz kengerin hep haşlamasını, kızartmasını bilirdik. Bugün tatlıları, mezelerini görünce, kengerin büyük maharetlerinin olduğunu burada öğrendik” dedi.
Bu değerli ve güzel yarışmanın mimarı DİHEMDER’di. Benim de yönetim kurulu üyesi olduğum Dihemder’den söz edeyim biraz da. DİHEMDER; DİYARBAKIR HEVSEL MUTFAĞI ARAŞTIRMA VE TANITMA DERNEĞİ 29 KASIM 1999’DA Eğitimci Yazar Filiz PARLAK başkanlığında yedi kişiyle oluşturuldu. Derneğin amacımı; Diyarbakır Mutfağının devamlılığını en doğru şekilde sağlamak, yaşatmak, arşivleyerek Diyarbakır Mutfak Müzesi oluşturmaktır.
DİHEMDER, kurulduğu günden bugüne kadın ve gençliği ön planda tutarak eğitimler eriyor, istihdamlar gerçekleştiriyor. Bu bağlamda, Diyarbakır Organik Pazarı’nda yer kiralayarak kadın tedarikçilerin ürünlerini pazara sunmalarını sağladı. Bu mekânda çeşitli etkinliklerde bulunuldu. Öncelikle gençlere kendi kültürlerini öğrenmeleri amaçlı Diyarbakır Çöreği eğitimi verildi. Yine kadınlara geri dönüşüm / sıfır atık amaçlı kâğıttan kese kâğıdı eğitimi gerçekleştirildi. Yapılan kese kâğıtlarının tedarikçiler tarafından kullanımı sağlandı. Yakın planda bunları gerçekleştiren DİHEMDER, ulusal platformlarda etkinliklerde bulunmak, proje sunmak üzere çalışmalarını sürdürüyor.
Ee daha ne olsun demeyelim bekleyelim de görelim kadının gücünü…
Sağlıkla kalalım ama Tigris Haber’den uzak kalmayalım emi…
*Kele: Diyarbakır kadın ağzında ayol anlamına gelmektedir.