Şili Yüksek Mahkemesi, geçtiğimiz günlerde efsanevi müzisyen Victor Jara’yı işkence ile katleden eski yedi işkenceci askerin cezasını tam elli yıl sonra oy birliği ile onadı. Yarım asrın ardından da olsa gelen hapis cezaları, dünyanın her bir yanındaki işkenceci askerlerin kabusu haline gelmiş olmalı. Binlerce failli meçhul cinayetin, kaybetmenin, işkencenin, yakıp yıkmanın yaşandığı Türkiye ve benzeri ülkeler açısından kayda değer bir gelişmedir. İşkenceci katillerin halka, aydınlara, sanatçılara, devrimcilere yaşattıkları onca vahşetten sonra akademisyen, avukat, doktor, çiftçi, bilmem ne mesleğinin postuna bürünüp hayata karışıp benzeri cezalardan kurtulabileceklerini sanıyorlarsa büyük yanılıyorlar demektir. Efsanevi Şilili müzisyen Victor Jara’nın davası bu anlamıyla ciddiye alınması gereken bir örnektir. Yeter ki katillerin peşini bırakmayalım, yeter ki takipçileri olalım. Çocuklarını işkence merkezlerinde kaybeden Cumartesi Anneleri’nin mücadelesi bu açıdan önemlidir…
*
Faşist darbeci askerler tarafından hunharca katledilen Victor Jara, dünyaca tanınan Şilili bir müzisyendir. Şarkıları Şili kültürünün aynası, Allende Hükümeti’nin sembolü, sosyalist devrimin ruhu olarak tanınıyor. Muhasebecilik eğitimini alan Victor Jara, gitar çalmayı, şarkı söylemeyi öğreten annesini kaybedince rahip olmaya karar veriyor, hatta iki yıl kadar da dini eğitim alıyor. Bu arada komünist düşünceye ilgisi artan Victor Jara, tiyatroya yöneliyor. Tiyatro yönetmenliğine kadar işi ilerleten Victor Jara, bir ara işsiz kalınca çok sevdiği müziğe dönüyor. Bir dönem kendisi gibi bir müzisyen olan Violetta Parra’nın çalıştırdığı kafede gitar çalmaya, folk şarkılar söylemeye başlıyor. 1966 yılında ilk albümünü çıkarıyor. Sosyalist mücadelenin yükseldiği dönemde siyasete ilgisi artıyor. Aktif mücadelede yer alabilmek için Şili Komünist Partisi’ne üye oluyor. Parti çalışmaları sırasında tiyatroyu tamamen bırakıyor, sözlerini yazdığı şarkılarına yoğunlaşıyor. Kısa sürede ülkede tanınan önemli bir müzisyen oluyor…
*
Devrimci müzisyen Victor Jara, 11 Eylül 1973 günü Şili Devlet Başkanı sosyalist Salvador Allende’ye karşı darbe yapan Faşist General August Pinochet tarafından bulunduğu Teknik Üniversite’de tutsak alınarak darbe karşıtı beş bin devrimcinin tutulduğu Şili Ulusal Stadyumu’na götürülüyor. Faşist darbeci askerler tarafından gitarıyla birlikte stadyuma getirilen Victor Jara, bir köşeye sinmiyor, işkenceci güruha teslim olmuyor. Kendisi gibi bir müzisyen olan annesi Amanda’dan çalmayı öğrendiği gitarını eline alıp Venceremos (Kazanacağız) şarkısını söylemeye başlıyor. Bir kabus gibi Şili halkının üstüne çöken faşist darbecilere teslim olmayı reddeden Victor Jara’nın söylemeye başladığı “Kazanacağız” şarkısı, stadyuma tıkıştırılmış binlerce tutsağı harekete geçiriyor. Bir anda darbeci faşist askerlerin korkulu rüyası haline gelen Victor Jara, ağır işkencelerle bastırılmaya çalışılan direnişin büyümesine, dahası yükselmesine , stadyumun duvarlarını aşmasına, o kısacık sürede tüm ülkeye yayılmasına neden oluyor…
*
Şili folk müziğinin öncülerinden Victor Jara, binlerce yoldaşı gibi tutsak edildiği stadyumda ağır işkencelere uğruyor. İşkenceci askerler, bir daha gitar çalamasın diye önce Victor Jara’nın tüm parmaklarını kırıyor. Buna rağmen Victor Jara durdurulamıyor, şarkılarını gitarsız söylemeye devam ediyor. Onun olağanüstü bu direnişi karşısında çaresiz kalan işkenceci askerler, 16 Eylül 1973 günü stadyumdaki işkence merkezinden gizlice onu kaçırıyor, götürdükleri Santiago Mezarlığı’nda vahşice kurşuna diziyor. Makinalı tüfeğin kurşunlarıyla paramparça edilmiş halde bulunan vücudundan tam 43 kurşun çıkarılıyor. Dans sanatçısı eşi Joan Jara, ailesi, yakın çevresi tarafından onuruna yakışır bir törenle Santiago Mezarlığı’na gömülen Şili’nin, hatta tüm Güney Amerika’nın büyük devrimcisi anti sömürgeci müzisyen Victor Jara, darbeci General August Pinochet’e inat, faşist işkenceci askerlerine inat mezarı üzerine yazılan “Zafere kadar!” sözü ile yaşamaya devam ediyor…
*
Victor Jara, işkence gördüğü zaman mırıldadığı şarkının sözleri:
Venceremos!
Fırtına, yırtıyor sessizliği.
Ufuktan bir güneş doğuyor.
Gecekondulardan geliyor halk,
Tüm Şili şarkılar söylüyor.
Venceremos! Venceremos!
Kıralım zincirlerimizi,
Venceremos! Venceremos!
Zulme ve yoksulluğa paydos.
Şili’de halk bugün savaşıyor,
Cesaret ve aklın gücüyle.
Kahrolsun halkın katili cunta!
Yaşasın United Popula!
Venceremos! Venceremos!
Kıralım zincirlerimizi,
Venceremos! Venceremos!
Zulme ve yoksulluğa paydos.
Geçmişe ağlamak fayda vermez,
Gelecek mutlak sosyalizm.
Yarını bugünden kuracağız,
O senin tarihin olacak.
Venceremos! Venceremos!
Kıralım zincirlerimizi,
Venceremos! Venceremos!
Zulme ve yoksulluğa paydos.