Kayyumlu gündem!

NACİ SAPAN

Gündem kayyum. Sadece DEM Partili belediyelerin olduğu illerde değil, Türkiye’nin bütün illerinde gündem ‘Kayyum”…

Sınırlı mı değil mi? Tartışmaları var.

Hakkâri’den sonra kayyumum yayılma ihtimalinin varlığı doğal olarak ekonomik anlamda piyasaları da etkiliyor.

Doğrusu 31 Mart tarihinden itibaren ülkede olumlu bir rüzgâr var idi.

Yumuşama politikalarının uygulanma ihtimalinin verdiği güven piyasalarda da etkisini göstermeye başlamıştı. Avrupa Birliği konusunda karşılıklı yaklaşım, etkileşim söz konusuydu. Sonra kobani davası ile ilgili karar, Osman Kavala davasında verilen ret kararı, son olarak Hakkâri Belediyesine kayyum atanması ülke genelinde soğuk duş etkisi yarattı.

Gündem kayyum, ancak arkasından gelebilecek gündemleri de az çok tahmin etmek mümkün.

Fethullah Gülen’in ABD tarafından Türkiye’ye teslimi konusu konuşulmaya başlandı.

Varsa böyle bir durum ciddi bir gündem olacak diye düşünüyorum.

Teslim konusunda henüz bir netlik yok, ancak, bu konuda ilgili olanların sosyal medyada konuyu gündemde tutması, Fethullah Gülen’in bulunduğu yerden kaçırılmış olmasının duyurulması, böyle bir durumun doğruluğuna kısmen de olsa işaret ediyor.

Dönelim kayyum meselesine.

Devam eder mi etmez mi, tartışmalarının ötesinde, asıl konuşulması gereken, atamaların Anayasaya aykırı olması meselesidir.

Fethullah Gülen’in teslimi meselesinin hemen Kayyum kararı ile birlikte devreye girmesi, kısa süreli de olsa ekonomik sıkıntı, emekli maaşı, asgari ücret konuları ile ilgili tartışmalara nokta koydu, ancak ortadan kaldırmadı.

Ekonomiyi tartışırken, yeni anayasayı konuşurken bir anda kayyumlu zamana evirildik. Hükümet içinde bulunduğu girdaptan çıkmak için zaman kazanmak istiyor gibi. Hükümet bu zamana oynarken, muhalefet bunun farkında. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in dünkü grup toplantısında erken genel seçime işaret etmesini de ciddi bir restleşme olarak değerlendirmek lazım. Elbette ki yakın zamanda olma ihtimali olmayabilir, ancak ekonomik sıkıntılar bu şekilde devam eder, hukuksuz uygulamalar arka arkaya devreye girerse, bir yıl sonra daha yüksek bir sesle ‘Erken seçim’ çağrıları devreye girer.

Ülkenin içinde bulunduğu durum erken genel seçimden çok, toparlanmayı gerektiriyor. İktidarın da, muhalefetin de, toparlama turları yapması, toplumsal mutabakatın devreye alınması şart.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.