Diyarbakır 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Mehmet Selim Eren'in sanığın beraatı yönündeki oyuna karşılık, mahkemenin 2 kadın hakimi, sanığa ceza verilmesi yönünde oy kullandı. Hakim Tuba Açıkgöz ve Seda Meriçelli'nin oyları ile sanığa 2 kez ceza artırımı uygulanarak, 15 yıl hapis cezası verildi.
Kadın hakimler, sanığın yeniden suç işlemeyeceği yönünden olumlu kanaate varılamadığı gerekçesiyle herhangi bir ceza indirimi de uygulamadı. Kadın hakimlerin sanığa ceza verilmesi yönündeki oy çokluğu nedeniyle, beraat yönünde oy kullanan Mahkeme Başkanı Mehmet Selim Eren, muhalif üye olarak karara muhalefet şerhi koydu.
Merkez Bağlar ilçesinde ailesi ile birlikte yaşayan ve şu anda 16 yaşında olan M.A., 23 Aralık 2016 tarihinde öğretmenine 6 yıldan bu yana babasının cinsel tacizine maruz kaldığını söyledi. Öğretmenin durumu çocuğun yakınlarına anlatması üzerine, anne S.A. polis merkezine giderek şikayetçi oldu. Şikayet üzerine gözaltına alınan seyyar satıcı baba M.A. tutuklandı.
Hazırlanan iddianamede, şüpheli M.A. hakkında, 'zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarı' suçundan 18 yıla kadar hapis cezası istendi. Şüpheli M.A.'nın 2010-16 yılları arasında öz kızı M.A.'ya defalarca cinsel istismarda bulunduğunu belirten savcı, karşı çıkan mağdurun babası tarafından tehdit edildiğini ifade etti.
25 GÜNDE TAHLİYE EDİLDİ
İddianamenin kabulü ardından hazırlık duruşmasını yapan 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi, sanık M.A.'yı 25 gün tutuklu kaldıktan sonra serbest bıraktı. İlk duruşmada ifadesi alınan anne S.A., eşinin yıllarca çocuklarını taciz ettiğini belirterek, "3 ay önce duydum ve hemen şikayet ettim. Serbest bırakıldıktan sonra diğer çocuğumun okuluna gidip saldırmış ve darp etmiş. Sürekli beni rahatsız ediyor. Kızım ondan nefret ediyordu. İki kızım birbirinden habersiz tacize uğramış. Olaydan sonra boşama davası açtım" dedi.
'BABAM BENİ DE TACİZ ETTİ'
Duruşmada tanık olarak dinlenen H.A. (15), babasının kendisini de taciz ettiğini belirterek, "Babam her eve geldiğinde yanıma gelerek sarılmak ve dokunmak istiyordu. İzin vermeyerek odama çekiliyor, bazen kapıyı kapatıyordum. Bazen kapı kilitli olmadığı için yanıma gelip dokunuyordu. Yanına gitmediğimde beni eve hapsediyor, hiçbir yere göndermiyordu. Ablama yapılanlardan haberim yoktu. Sarılmak için sürekli beni çağırıyordu. Ne amaçla çağırdığını anlıyordum. Onun için gitmiyordum. Birgün babam okula gelmiş. Başım öne eğik şekilde eve gidiyordum. Bir anda bir tokat geldi. Yanımda 4-5 tane okuldan erkek arkadaşım vardı. Babam onlara saldırıyordu. Babamın neden onlara saldırdığını bilmiyorum" dedi.
Yargılama sırasında M.A. ve H.A., babaları hakkındaki şikayetlerinden vazgeçmelerine rağmen davanın görülmesine devam edildi.
SAVCI VE AVUKATLAR TUTUKLANMASINI İSTEDİ, MAHKEME REDDETTİ
Mağdur avukatı Mahmut Çiftçi, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Remzi Atalay ve Cumhuriyet Savcısı, yargılama boyunca aile ve mağduru tehdit ederek şiddet uygulayan sanığın tutuklanmasını istedi. Mahkeme heyeti ise sanığın tutuklanmasına yönelik istemleri kabul etmeyerek mağdurların yaşının küçük olması nedeniyle kapalı yargılama yapılmasına karar verdi.
BAKANLIK AVUKATI: CEZALANDIRILSIN VE TUTUKLANSIN
Davanın kısa süre önce görülen 8'inci duruşmasında dosyaya ilişkin esas hakkındaki görüşünü açıklayan savcı, sanığın cezalandırılmasını ve tutuklanmasını istedi.
Ara kararını açıklayan mahkeme, duruşmanın kapalılık durumunu kaldırarak, açık yargılamaya devam edilmesine hükmetti. Duruşmada söz hakkı verilen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Remzi Atalay, sanığın cezalandırılmasını ve tutuklamasını istedi.
2 KEZ CEZA ARTIRIMI YAPILDI
Kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık M.A.'ya 15 yaşından büyük kızına karşı 'çocuğun cinsel istismarı' suçundan 8 yıl hapis cezası verdi. Sanığın eylemini öz kızına karşı işlediğini belirten mahkeme, yarı oranında artırım yaparak M.A.'nın cezasını 12 yıla çıkardı. Sanığın eylemini birden fazla kez tekrarladığını belirten mahkeme, M.A.'nın cezasını 15 yıla yükseltti. Sanığın sabıkalı geçmişi, suça yönelik kişiliği ve yeniden suç işlemeyeceği yönünden olumlu kanaate varılamadığını belirten mahkeme, ceza oranında herhangi bir indirim uygulamadı. Mahkeme, sanık M.A.'nın diğer kızı H.A.'ya yönelik 'çocuğun cinsel istismarı' suçunu işlediği iddiasıyla açılan davada ise beraatine karar verdi.
MAHKEME BAŞKANI MUHALİF KALDI
Davanın karar duruşmasında 3 üyeli mahkemenin başkanı Mehmet Selim Eren'in sanığın beraati yönündeki oyuna karşılık, mahkemenin 2 kadın hakimi sanığın cezalandırılması yönünde oy kullanınca, mahkeme başkanı 'muhalif üye' konumunda kaldı.
Hakim Tuba Açıkgöz ve Seda Meriçelli'nin oyları ile sanık babaya 2 kez artırım uygulanarak ceza verilirken, yine kadın hakimlerin kararı ile M.A.'ya iyi hal indirimi yapılmadı. Kadın hakimlerin sanığa ceza verilmesi yönündeki 2 oyu nedeniyle, beraat yönünde oy kullanan Mahkeme Başkanı Mehmet Selim Eren, muhalif üye olarak karara 'muhalefet şerhi' koydu. Eren, muhalefet şerhinde, "Sanığın işsiz oluşu ve annenin ev ekonomisine çalışarak destek vermesi nedeniyle aile içinde tartışmalar yaşandığı ve yine sanığın mağdur kızlarının evden dışarı çıkmalarına pek yanaşmadığından dolayı karşı karşıya geldikleri, mağdurun soyut anlatımlarını destekleyecek somut beyanın bulunmadığı, mağdurlar ve müştekinin kovuşturma aşamasında şikayetlerinden vazgeçtikleri dikkate alındığında, sanığın cinsel istismar suçunu işlediğine ilişkin somut delil bulunmadığı anlaşılmakla çoğunluğun görüşüne katılmıyorum" dedi. (DHA)