La Fontaine’in fabllarından birinde, bir akrep, kurbağadan kendisini sırtına alıp nehrin karşısına geçirmesini rica etmiş. Kurbağa, ama sen beni sokabilirsin, korkuyorum, demiş. Akrep de asla öyle bir şey yapmam, demiş. Hem ben seni sokarsam, ben de senle birlikte nehre gömülüp boğulurum. Yapmam öyle bir şey, demiş. Kurbağaya mantıklı geldiğinden akrebi sırtına almış, başlamış yüzmeye. Nehrin ortalarında akrep kurbağayı sokmuş. Kurbağa acı içinde, ama nasıl yaparsın bunu, sen de benimle birlikte öleceksin, demiş. Akrebin yanıtı çok çarpıcı: Ben akrebim, başka türlü davranamam ki, olmuş.
BÜTÜNAYLI BİR ŞARKI
seni görünce
yüreğimde bir serçe çırpınıyor
kanatlarının ıslaklığı vuruyor yanaklarıma
yüreğimde ricat boruları
yüreğim bozgunda...
bedeli özgürlük olan hiçbir şeye yokum ben
bu hüznümü
köpeklerin önüne atsam
koklamaz bile
hem sevgilim
özgürlüğüm ve sen
niye karşı karşıya olasınız ki…
iri gözleri buğulu güzel
uykularımı kaçıran kızılderili soyadlı kız
ey yağmuru çağıran büyücü
ıslandığımı bilmez değilsin
dudaklarınla kurulanmak istiyorum
öpüşlerinden bir giysi kabulüm…
kalbimin dolunayı
keçi ruhlu tanrıça
kanıma girdin, alışkanlığım oldun
ben tek başıma tat alamam dünyadan
adın dudaklarımı yakıyor
kalbimi kamaştırıyor
ağzının kıyısında böğürtlen baharı
ansız ve amansız bir baskın
gözlerinle zehirledin akşamlarımı
güneş damlası, keçi ruhlu tanrıça
kutlu bir kehâneti çağrıştırıyorsun
belki de katlanılmaz bir ölümü
dudakların ateş mevsimi küllenmeden
gel birlikte yanalım, yanabildiğimiz kadar...
bütünaylı şarkılar güzeli
masumluğunla avutmak istiyorum kendimi
ve aşk her şeyden
büyüktür belki de…
Aydın ALP – YÜREĞİM ÜLKEM GİBİ (CEM YAYINEVİ – 1993 – İSTANBUL)
RUHLAR MAHŞERİ (Toplu Şiirler) – (JJ YAYINLARI – 2015 – DİYARBAKIR
Bakın Brütüs’lerden, Salierler’den dilim çok yanmış. Ama “Namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıkça hiçbir şey düzelmez.”
Mert insan, onurlu insan, kendisiyle barışık olan ve insan sevgisiyle dolu insan; iyilik duygusunu asla yitirmez. Görev olduğu için, böylesi davranışlar erdem olduğu için ya da cennetle ödüllendirileceği için değil, başka şekilde yaşayamadığı için yapar.
Güzellikler de içten gelir. Ve içi kötülükle dolu olan, mutluluğunu, başkalarının mutsuzluğu üzerine kuran psikopat tipler, güzel insanlardaki iyilik duygusunu zedeler de, perçinler de. Bu, biraz da kişilerin direncine bağlıdır. Üstelik toplumlarda böyle ucube tipler, şu veya bu ölçüde “değer” de görebilir. Çünkü böyleleri çıkarcı ve hırslı olurlar, üstelik hem suçlu hem de güçlü. Bizim insanlarımız da çokça böyle şirret tiplerden çekindiklerinden pek bir şey yapmazlar. Hani denir ya, çamura taş atma, üstüne sıçrar, diye.
31 Mart 2000 / ROJA WELAT - (ARDI VAR)
(Gazete ve Edebiyat Dergileri Yazıları – 1994 – 2018)
AŞKI OMAYANIN ŞİİRİ OLMAZ ( JJ YAYINLARI – 2018 )
*Şiir, bu yazı için sonradan eklenmiştir.
Haftaya yazının devamında buluşmak dileğiyle sevgiler, saygılar…
Aydın ALP