Alçakgönüllülük bir değerdir. Kişilikle ilintilidir. Kendiliğindendir. Yapay değildir. İçten gelendir. İnsanının kendine güveniyle ilgilidir. Yetersiz insan; komplekslidir, alıngandır. Ukalalık, cehalet ve pervasızlıktan gelir. Sevilen, sayılan insanların ortak özelliklerinden biridir alçakgönüllülük. Kendi alanında uzman olan, kendine güvenen ve insan sevgisiyle yüklü olan insanların ortak değeridir alçakgönüllülük. Bütün zamanların gelmiş geçmiş en büyük bilim adamı Albert Einstein: “Benim dünyada en çok bildiğim şey, hiçbir şey bilmediğimdir.” sözünü boşuna sevmemiş ve yinelememiştir. Sonra dikkat etmek gerekir; en çok bildiğim şey, hiçbir şey bilmediğimdir lafını severek yineleyen, koca Einstein’dir.
KANAYAN SEVDA
bir kızın saçları kaplamadı dünyamızı
aşkları ki yaşayan bizdik, yetinmedik
sevdik, bedeli ölüm olan bu zamanda
kalbimizin en değerli yükü olan seni
seni ey adını esmer koyduğum!
kanayan sevda...
yürekler, seni taşırken devrildi!
Aydın ALP – ŞARKILAR TILSIMI – MEMLEKET YAYINLARI – 1986 – ANKARA
RUHLAR MAHŞERİ – (TOPLU ŞİİRLER) – 2015 – JJ YAYINLARI - DİYARBAKIR
Kibirlilik, ukalalık, kendini beğenmişlik; yeteneksiz insanların işidir. Böyleleri, sevgisiz ve kaprisli olur. Kendilerini “mutlak” görme eğiliminde oldukları için de hep durağan olurlar. Kendilerini yenileme şansları da yoktur. Ve böyleleri acınası durumdadırlar. Şimdi buraya kadar her şey tamam. Birçok insan, yukarıdaki saptamalara katılır; ama kıskançlığa gelince işler biraz karışıyor. İnsan, ne diyeceğini bilemiyor. Kıskançlık, duyarsız insanlara özgüdür desem, bazı sanatçılar da çok kıskanç. Kıskançlık, cahillere özgüdür desem, bazı bilim adamları da çok kıskançmış. Fakat ben yine de söyleyeceğim kardeşim; sanatçıların, bilim adamlarının birbirini kıskanması çok çirkin. Onlara Antonio Salieri tavrını yakıştıramıyorum. Hem her sanatçı, kendi çapıyla orantılıdır. Her sanatçı kendisiyle yarışmalı, başkalarıyla değil!
Yaşamasız insanlar tehlikelidir. İç dünyası, yoksul insanların cepleri kadar boş olan insanlar tehlikelidir. Yıkıcı ve berbattırlar. Maddi anlamda yoksul olmak, giderilmeyecek bir şey değil. Maddi anlamda yoksulluk, mutlak değil çünkü. Ama içsel, ruhsal, tinsel anlamda boş olmak, ölümcüldür. Çünkü insanda, sonradan edinilmeyecek değerler vardır. Belki sonradan değiştirilmeyecek özellikler de...
PAPATYA ÖMÜRLÜ...
geceleri sessizce sokuluyorum
düşlerini dinliyorum papatyaların
buruk bir hüzün kaplıyor içimi
ay, masallara giriyor!
Kalbim, hışırdayarak köpürüyor
beni ele veriyor kalbim
göz göze geliyoruz
ıslak kirpiklerimiz...
yamaçların hep genç ölenlerinden biri
gözlerimden okuyor cesur ömrünü
gururla selamlıyor seni, yıldız şöleni
ay, şarkılar söylüyor!
Aydın ALP - ATEŞİN KEHÂNETİ - MEMLEKET YAYINLARI – 1989 – ANKARA
RUHLAR MAHŞERİ – (TOPLU ŞİİRLER) – 2015 – JJ YAYINLARI - DİYARBAKIR
Etiket, “insanı” adam etmeye yetmez. Ülkemizde zaten hiç yetmez. Burada makam, liyakatla gelmiyor. Beni “insan” ilgilendiriyor. Çünkü ülkemizde ne yazık ki etiketli birçok “hilkat garibesi” var. Hani “Hocam, eğitim insanı daha insan yapar diyorsunuz. Ama üniversite mezunu birçok hilkat garibesi insana ne demeli?” Yanıt: “Biri üniversiteye eşek olarak gelmişse, eşek oğlu eşek olarak mezun olur.” olmuştu. “Eşeğe altın semer vursan yine eşektir.” hesabı. Sanırım Marks’tı, küçük burjuvaların özelliklerini belirtirken “kendinden güçlü olanlara karşı uşak ruhlu, kendinden zayıf olanlar karşısında despot” diyen. Benim sözünü ettiğim alçakgönüllülük, içten gelendir. İnsanın özünde olandır. İnsan sevmenin doğal sonucudur. Bir hoşgörüdür. Ama benim sözünü ettiğim hoşgörünün de ne yazık ki sınırı var. Benim savunduğum hoşgörü, “Biri sağ yanağınıza tokat attığında sol yanağınızı uzatın” diyen İsa peygamber hoşgörüsü değil. Belki asıl büyüklük de sınırsız hoşgörüde. Ama böylesine laçka, böylesine kirli ve saldırgan bir ortamda ve insanların bu kadar kıyıcı olduğu bir yerde hiç kimse, insandan böyle bir hoşgörü bekleyemez. Ben de kimsenin böyle olmasını istemiyorum zaten. ( ARDI VAR )
31 Mart 2000 / ROJA WELAT
(Gazete ve Edebiyat Dergileri Yazıları – 1994 – 2018)
AŞKI OMAYANIN ŞİİRİ OLMAZ ( JJ YAYINLARI – 2018 )
*Şiirler, yazıya sonradan eklenmiştir.
Not: Av. Aytaç Ünsal’ın tahliye edilmesi çok sevindirici bir olay! Ah, keşke bu karar daha önce alınsaydı ve Av. Ebru Timtik de yaşıyor olsaydı!
Haftaya yazının devamında buluşmak dileğiyle sevgiler, saygılarımla…
Aydın ALP