Günün birinde Yahudi’nin biri, eleştirmek amacıyla K. Kerim’e bir göz atıvermiş. K.Kerim’deki “yaş kuru her şey Kuran’da mevcuttur.”( En’am/59) ayeti onun dikkatini çekmiş ve ona çok iddialı gelmiş. “Elime bir koz geçti “diye içinden geçirerek komşusu olan İmam-ı Şafii’nin yanına gitmiş.
Yahudi: “Ya İmam! Sizin kutsal kitabınız Kuran’da yaş kuru her şeyin/her bilginin mevcut olduğu yazılıyor. Öyle midir?” diye sorar.
İmam-ı Şafii: “Rabbimiz Kuran’da öyle ifade ediyorsa öyledir tabii” diye cevap verir.
Yahudi: “O halde madem her bilgi ve her şey Kuran’da geçiyorsa sen bana bir ekmeğin nasıl yapıldığını Kuran’dan göster” diye soru sorar.
İmam-ı Şafii, Yahudi’yi yanına alır ve fırıncıya gider. Fırıncı ustasına bir ekmeğin nasıl yapıldığını sorar. Fırıncı ustası da cevap verirken birden Yahudi araya girer ve İmam-ı Şafii’ye der ki:”ben sana Kuran’dan bir ekmeğin nasıl yapıldığını anlat dedim. Sen beni fırıncıya götürdün ve fırıncı ustasından bu sorunun cevabını bulmaya çalıştın” diye İmam-ı Şafii’ye itiraz etmek ister.
Bu sefer İmam-ı Şafii, asıl cevabı Yahudi’ye verir ve şöyle der: “Bizim kutsal kitabımız Kuran’da Rabbimiz buyurur ki: “Eğer bir konuyu bilmiyorsanız gidin onu bir bilenden sorun”(Nahl/43)
Yahudi, İmam-ı Şafii’nin bu cevabına verecek cevap bulamaz ve anlar ki gerçekten de K.Kerim’de her şey ve her bilgi; doğrudan veya dolaylı, açık veya kapalı bir şekilde vardır. Bu özellik de K.Kerim’in ne kadar derin bir kitap olduğunu, yeni nazil olmuş gibi her asra hitap ettiğini, mükemmel ve en önemli birinci temel bilgi kaynağımız olduğunu göstermektedir. Kısacası “K.Kerim, akla ve kalbe gıdadır, ruhlara şifadır.”
İbrahim Yardım