İlk tur inancı

NACİ SAPAN
Kemal Kılıçdaroğlu’nun ilk turda seçimi kazanarak 13. Cumhurbaşkanı olacağına dair inanç toplumda giderek zirve yapıyor. Bunu sokakta, caddelerde, toplu yaşam alanlarında, ev sohbetlerinde görüyor, duyuyor ve tanık oluyoruz.
Elbette karşı olanlarda var, olacaktır da.
Ancak, büyük çoğunluk, CHP ile ilgisi olmayan, başka partilerin mensupları, farklı siyasi ideolojiye sahip bireyler de bu seçime kilitlendi. Toplumun büyük kesimi ilk turda işin bitmesine odaklanmış vaziyette.
Bu büyük bir başarı ve bu başarının temelinde; toplumun büyük kesimini ötekileştiren, yok sayanların olduğunu söylersek yanlış bir belirleme olmaz. Yok, saydılar, ötekileştirdiler, hakkı, hukuku, adaleti hiçe saydılar, liyakatsiz bir yönetim anlayışını hâkim kıldılar ve de kaybedişlerinin güzergâhını yarattılar. Onlar, bu güzergâhı yaratırken, CHP lideri, halkın güzergâhına yürüdü, hak, hukuk, adalet için yürüdü. Saldırılara uğradı, linç edilmek istendi, yılmadı, ısrar etti, inandı, inandırdı.
İşte, ‘ilk turda kazanacağız’ inancı da bu yol yürüyüşünün sonucu…
Bu inanç, seçim tarihi yakınlaştıkça daha da artacak gibi görünüyor.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun kişisel oy oranı giderek artıyor, Cumhuriyet Halk Partisinin oy oranı ise yüzde 30’ların üzerinde seyredecek gibi hissettiriyor. Şimdiden görüyoruz ki, yurttaşın moralinin yüksek olması, kazanmaya dair inancın netleşmesi, elbette ki kısa süre içinde oy oranlarının artışı ile ilgilidir. Bu nedenle, seçimin ilk turda kazanılacağına dair inanç var diyoruz.
Zaten inananlar kazanır.
Bu genel değerlendirmeler çerçevesini biraz daha açtığımızda, iktidara asıl kaybettiren, daha önce kendisine oy veren, destekleyen kesimin inancının sarsılması, sarsılmaya devam etmesidir. Bir önceki seçimlerde ikna olmayanlarında bu süre zarfında kendiliğinden ikna olması olan-biteni bütün çıplaklığı ile görmesiyle netleşti.
Deprem öncesi yaşamaya başladığımız ekonomik sıkıntılar, yüksek enflasyon, işsizlik, pahalılık gibi yurttaşı belli bir çizgiye taşıyan nedenler, deprem ile birlikte patlama taptı. AFAD-Kızılay gibi yardım kuruluşlarının destek ve yardımda gecikmesi, bunun yanı sıra insanlar açıkta iken deprem çadırlarının para ile satılması, iktidara olan güveni yerle bir etti, vatandaş değişim kararını netleştirdi.
Zaten deprem sonrası gelişmelere baktığımızda, belediyelerin verdiği hizmetler, muhalefetin deprem bölgesindeki sahiplenmesinin etkilerini görmek mümkün.
Hem CHP’nin hem de Kemal Kılıçdaroğlu’nun kişisel oy oranının artışı deprem sonrası kendini çok daha net hissettirdi. CHP’de olduğu gibi, Millet ittifakında da, ittifak dışı siyasi aktörlerde de, ilk turda seçimin kazanılacağı inancı da bu süreçte netleşti.
Kazanma süreci başladı, artık geriye dönüş yok…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.