Kitaplı günler yaşıyoruz. Eylül sonunda Diyarbakır’da, ardından Kasım başında İstanbul’da düzenlenen kitap fuarlarının çok fazla ilgi görmesi, yoğun bir katılımın gerçekleşmesi ve sosyal medyada fazlaca yer bulması bunun kanıtı. Her ne kadar kitapları baş üstünde ve başucunda tuttuğumuzu söylesek de durum hiçte parlak değil; zaten düşük olan kitap satış ve okuma oranlarının, bilgisayar ve cep telefonu gibi dijital cihazların yaygınlaşmasıyla daha da düştüğü konuya vakıf yetkililerce ifade edilmektedir. Bu duruma rağmen kitap fuarlarının yoğun ilgi görmesi geleceğe dair iyimserliğimizi, umutlarımızı biraz da olsa arttırmaktadır.
Kitaplar bir şekliyle yolumuzu aydınlatır, bilgilendirir, eğlendirir, isyan duygularımızı yükseltir veya azaltır, duygu ve düşüncelerimize tercüman olur. Baskıcı ve sıkıntılı dönemlerde, içimiz daraldığında bizlere nefes aldırır. Ayrıca yüzü doğaya ve topluma dönük olan yazarlar evrenin, doğanın, toplumun gizlerini ve yasalarını, gelişim süreçlerini çözmemizde bizlere yardımcı olurlar.
Kitaplar en büyük servet, en iyi dosttur. Bunun kıymetini en iyi bilenlerden biri olan bilge insan Yehutla ben Tibbon (d.1120-ö.1190) oğlu Samuil’e sandıklar dolusu kitaplar bırakırken vasiyetnamesinde şu tembihte bulunur: “Sana büyük bir kitaplık bırakıyorum. Onu düzgün tut. Dolaplardaki kitapların bir listesini yap, her kitabı gerekli dolaba koy. Rafları güzelce perdele, kitapları tavandan akan sulardan, farelerden ve her çeşit zararlı şeylerden koru, çünkü kitap en büyük servetin, en iyi dostundur. Kitap dolu bir kitaplık, bir bilim adamına en güzel bir bahçeden daha güzeldir.” Bu tenbih kulağımıza küpe olsun!
Kitaplı günlerimizde sevgili iki dostum Huneyn Kaygusuz ve Şehmus Aslan’ın eserlerini kısaca sizlere tanıtmak istiyorum.
Huneyn Kaygusuz’un daha önce Hîlar (2010, Titiz Yayınları) isimli kitabı yayınlanmıştı. Şimdi ikinci kitabı Çiftçinin Dünyası (Kasım 2018, Asmaaltı Yayınevi) kitapçı raflarında yerini alarak okuyuculara merhaba dedi.
Huneyn Kaygusuz çiftçidir, Hîlar (Ergani, Diyarbakır) köyünde yaşamaktadır. Yazmış olduğu Çiftçinin Dünyası kitabı isim olarak bir çiftçi rehberini çağrıştırsa da içerik olarak çok farklı. Huneyn kitaba yazmış olduğu sunuda; “Eskiden köylüydüm, şimdiyse mahalleliyim. Köylü, çiftçi bir ailenin çocuğuyum. Gençliğimde memur ve işçi olarak çalıştım. Emekli olduktan sonra köyüme dündüm. Çiftçilik yapıyorum” diye yazdıktan sonra; “Kapitalizm köylüyü sevmez, çünkü köylü üretkendir. Mahalleli ise tüketicidir. Hîlar (Sesverenpınar) köyü idari olarak ilçe merkezi sınırları içerisine alınması nedeniyle Hîlar köyünün ismi Sesverenpınar Mahallesi oldu. Eski köylü yeni mahalleli olarak boş zamanımı okuyarak ve de yazarak geçirmeye çalışıyorum. Toprak, su, kısacası bir doğa aşığı olarak yazdığım yazıları bir araya getirip bu kitabı yayınlamanın, sizlerle paylaşmanın iyi olacağını düşündüm. Kitabımı iki bölüm olarak sizlerin takdirine sunuyorum. Birinci bölümdeki yazılar doğa, tarih ve yaşama dair yazılardan, (…) İkinci bölüm ise şiirlerden oluşmaktadır.” diye kitabı hakkında bilgi vermektedir. Sonrasında tevazu gösterip; “Yazılarımı kitap haline getirmek için yaptığım çalışmada gerek sayfa düzeni gerekse düzeltiler ve katkılarından dolayı sevgili arkadaşım Müslüm Üzülmez’e çok teşekkür ediyorum” (s.5) diye yazmaktadır. Yaşam felsefesini de şu sözlerle açıklamaktadır: “Kimseye zarar vermeden ve de kimseden zarar görmeden yaşamak benim yaşam felsefemdir.” Ve devamında: “Yaşantınız ülke ekonomisinin aynasıdır” diyor. (s.10)
Sevgili dostum Şehmus Aslan da Erganilidir. Kolbext (Bozyer) köyündendir. Çalışkan ve üretken emekli bir öğretmen yazarımızdır. 1998 yılında Kuzey Mezopotamya’nın Gani Kenti: Ergani kitabıyla kıymetli bir çalışmaya imza atmıştı. Sonrasında Kürtçe Atasözleri Sözlüğü ve Kürtçe Deyimler Sözlüğü (2005, Kendi Yayını) adında iki kitabı yayımlandı. Şimdi çok farklı bir alanda yaptığı çalışmasını, -Kürtçe (Kürmanci) gramer üzerine araştırmasını Rêzımana Kurdî (Kurmancî) (Kasım 2018) adıyla bizlere sunuyor.
Şehmus Aslan’ın bana verdiği bilgiye göre Rêzımana Kurdî (Kurmancî) kitabını 15 yıl boyunca Kürtçe yazılı ve sözlü kaynakları inceleyerek bilimsel bir metotla hazırlamış. Kitap Weşanên Na (Na Yayınları) tarafından yayımlanmış. Kürtçem olmadığı için kitap hakkında daha fazla bilgi veremiyorum, ama bu konuda uzmanlık seviyesinde bilgi birikimine sahip kitabı inceleyen bir arkadaşım 480 sayfa olan bu eserin Kürtçe Dilbilgisi üzerine yapılmış önemli çalışmalardan biri olduğunu belirtmiştir.
Küresel ölçekte bireyselleşmenin arttığı, devletlerin yıkıcı eylemlerinin doğal afetler gibi doğal karşılandığı, otoriterliğin karanlık uğursuz gölgesinin lök deve gibi üstümüze çöktüğü, demokratik değerlerin değersizleştirildiği, insanların hız, haz ve heyecan kültürüne batıp aşırı bir şekilde tüketime odaklandığı bir dönemde alternatif düşünceler ve baskı altında olan dillerin serpilip gelişmesine yardımcı olacak kitaplara fazlasıyla ihtiyacımız var. Bu anlayışla Huneyn Kaygusuz ve Şehmus Aslan arkadaşlarıma başarılarının devamını diliyorum: Çiftçinin Dünyası ve Rêzımana Kurdî’nın bahtı ve yolu açık olsun.