TİGRİS HABER - İHD, bu bombalama eyleminin, açık bir şekilde sivillere yönelik gerçekleştirilen, insanlığa karşı suç anlamını taşıdığını açıkladı.
Dernek, Suruç saldırısının, Türkiye'nin Suriye politikalarıyla da bağlantılı olduğu gerçeğinin unutulmaması gerektiğini belirtti:
“33 insanımızın yaşamını yitirdiği 100’den fazla insanımızın yaralandığı böyle bir davada maalesef ki tek bir sanık cezalandırıldı. Saldırıya katılmış olan kişilerin üçünün öldüğü iddiası, ikisinin de firari olduğu iddiası var.
Tek tutuklu sanık olan Yakup Şahin bu davada 34 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırıldı. Ancak maalesef ki bu saldırının arkasındaki planlayan güç, azmettirici yapı ve gerçek tetikçiler hiçbir zaman ortaya çıkmadı.
Örneğin bu davada dönemin başbakanı olan ve bu konuda bildikleri olduğunu söyleyen Ahmet Davutoğlu'nun dinlenmesi, mahkeme tarafından tüm taleplere rağmen sürekli reddedildi. Bu dava maalesef ki insan hakları savunucuları açısından sonuçsuz kaldı.
Mahkeme tarafından verilen karar, acılı ailelerin hiçbirini tatmin etmedi. Suruç'ta ölen gençler kamuoyunda bilindiği gibi Rojava'ya oyuncak götürmek isteyen gençlerdi evet, ama onların amacı sadece çocuklara oyuncak götürmek değildi; onlar bütün dünya için, insanlık için, büyük bir tehlike arz eden bir yapıya karşı verilen bir devrimci mücadeleyi de selamlamak için, oraya gidiyorlardı.”