Bir taraftan artan ölümler diğer taraftan ölümler üzerinden oy devşirme hesapları yapılıyor.
Ülkenin başbakanı çıkmış, ‘oylarımız artıyor’ diye açıklama yapıyor.
Oyunuz artsa ne olur?
Tek başına iktidar olsanız ne olur?
Başkanlık rejimi ilan etseniz ne olur?
Sayenizde toprağa düşen gencecik çocukların ana-babalarının gözyaşlarını dindiremedikten sonra bütün ülke sizin olsa ne yazar.
Bugünlerde biter elbet
Dünya kime kalmış ki size kalsın
**
‘Muhtarlar bölgelerinde kim terörist biliyor, güvenlik güçlerine bildirmelidir’ diyor cumhurbaşkanı.
Ayıkla pirincin taşını
Artık herkes muhtarına dikkat edecek
Ya da hürmette kusur etmeyecek
Ya da Muhtar kimden gıcık kapıyorsa ‘terörist’ diye bildirecek yüksek makama
Yönetime yaranmak için muhbir sayısının arttığı bir rejimin temel taşlarının döşendiği son derece kritik bir eşikteyiz.
Hoş geldin BAAS rejimi!
Saddam ve Esad yönetimlerinin uyguladığı sisteme heves ediliyor.
Muhtarlardan sonra ailelere de ‘Evinizde terörist varsa bildirin’ gibi bir çağrı da gelirse şaşırmayalım.
Her iki kişiden birinin muhbirleştirildiği Suriye ve Irak’ta olduğu gibi.Her iki ülkenin rejimlerinin geldiği nokta gözler önünde olmasına rağmen, o ülkelerin uygulamalarına heves etmenin faydalı bir durum olmadığını nasıl anlatsak acaba.
**
Savaş ve seçim
İkisi de tartışmalı
Böyle bir ortamda seçim güvenliğinin demokratik teamüller çerçevesinde sağlanması mümkün görünmüyor. Buna rağmen yapılacak bir seçimin sonuçlarının tartışmalı olacağı da çok açık. Devlet olanaklarının iktidar partisi tarafından sonuna kadar kullanılacağı bir ortamda sandıktan çıkacak sonuçlar tek başına iktidar olanağı sunmazsa ne olacak?
Vay muhtarların haline!
Sürekli saray ziyareti yapan muhtarların bulundukları bölgelerden AK Partiye yeterli/sarayın arzuladığı oranda oy çıkmazsa vay onların haline!
‘Yedirdik, içirdik, ağırladık, görevlerini yerine getirmediler. Muhtarlarda bizi kandırdı. Bunlarda Paralelciymiş, terör örgütünün adamlarıymış’ derlerse şaşırmayacağız.
Cemaatçilerle olan ortaklık, çözüm ve barış süreci ile ilgili gelişmeler de böyle olmadı mı?
İtiraz kabul etmeyen, benim dediklerim olduğu sürece her şey iyi, itiraz olunca da her şey kötü, karşıdaki tu kaka gibi bir anlayışla iktidar ediyorlar. Bu anlayışla zor yürür.