Paleolitik dönemden günümüze değin insan öğrendikçe beyin evrilmeye yönelmiştir. Fakat beynin evrimi istikrarlı bir şekilde olumlu yönde evrilmemiştir ki geçmiş yüzyıllarda da bu durum kendini net bir şekilde göstermiştir. Örneğin iki ayak üzerine kalkmayla insanda keşif merakı başlamış ve keşfe dayalı konargöçer yaşamın ilkel adımları atılmıştır. Ateşin bulunması ve kontrol altına alınmasıyla yiyecek kültürü değişmiş bununla beraber sert besinlerin yerini yumuşak besinler almıştır. Bu durum da çene yapısı ve diş yapısı üzerinde olumlu değişimlere sebep olmuştur. Bu ve bunun gibi insanlığa yön veren sayısız evrilme mevcuttur. Ancak beyin evrildikçe ortaya çıkan yeniliklerin tümü olumlu yönde olmuyor. Hatta ilkin faydalı olan evrilmeler topluluklarda amaçlarının dışına çıkıp kimi zaman keyfiyete dayalı sapkınlığa, vandallığa ve teröre dönüşebiliyor. Misal rejimler sosyal evrimler olup zamanla siyasi manevralar olarak insanlığı ölümcül kıyımlardan geçirebiliyor. Yahut beynin evrilmesiyle gelişen teknoloji birden atom bombasına dönüşüp hayatı felç edebiliyor.
Modern çağımızın evrimi olan internet evrimi de neredeyse bu atom bombasının etkilerini aşacak kadar insanlığa zarar vermektedir. İlkin oldukça masum ve devasa nitelikte keyif verici olan bu evrimin sayısız portalla hizmet vermeye başlamasıyla pozitif evrimi baskın negatif evrime dönüştürmüştür.
Sanal alem olarak adlandırdığımız bu portallarda insani duygular da sanal ve yaşayış daha da magazinel. Bu portallarda salt doğru diye bir şey yoktur. Beğeni doğruluğu, paylaşım doğruluğu ve bilip bilmeden gelişi güzel yorumlar yapma çılgınlığı mevcuttur. İnsanlar bu portallarda birilerini çok kolay sevebildiği gibi birilerini de çok kolay bir şekilde öldürebilecek bir nefrete sarılabiliyor. Herkesin yargıç olduğu bu mahkemelerde sanık bazen suçsuz olduğu halde bile taglarla, postlarla, floodlarla ve mentionlarla acımasızca toplumda itibarsızlaştırılabiliyor. Kendini anne-babasına ve çevresine dahi kanıtlayamamış birinin bir saçma hareketle fenomen olup topluma yön veren bir sanatçı gibi demeç vermesi fakat kendini iyi pazarlayamadığı için ya da üretimi olmadığı için saçma videolarla sanata tutunmaya çalışması bu alemin en acıklı dramıdır.
Portallarda ırkçılık yapılması, homofobik yaklaşımların çoğalması, savaş çığırtkanlığı ve daha onlarca şey... Hepsi birer like ve kitle oluşturma çabası. Herkeste kolay yoldan para kazanma telaşı. Emek yok. Emek, adı bilinmeyen bir kerhanenin en çirkin fahişesi...
Bu portallarda canlı yayınlar açılır, para kazanmak için birkaç gün dost olunur, övgülerle yol yapılır sonra dostluk kisvesi altında video çeken insanlar sırf kitlelerini canlı tutmak ve bir rekabet ortamı oluşturarak para kazanmak için birbirilerinin annelerine bile sövüp düşmanlık postları atarlar. Beynin boka sardığı bir evrim bu.
Dahası hırsalarına yenilen bu çakma ünlüler bazen birbirini öldürüp ya da yaralayabiliyor. Koca koca amcaların ve teyzelerin bile içine dahil olduğu bu ortamın 2020 evrimi buysa 10 yıl sonrasını düşünemiyorum. Çünkü beyin handikaplara göre evriliyor. 10 yıl sonra paylaştığı bir resme en yakın arkadaşı like atmadı diye silahı alıp arkadaşını vuran adamlarla dolup taşacak buralar.
İnsanlar bu portallarda kendileri olamıyorlar. Talebe göre bukalemun modu... Çoğunluk ne derse fikirleri o. çoğunluğun kahraman ilan ettiğine kahraman, şeytan ilan ettiklerine çok kolayca şeytan diyebilmekteler. Oysa gerçek anlamda homosapiensler; bencil değiller, kendilerini bir gruba ait hissetmezler, yönetilemezler, evrensel düşünürler. Bu yeni tip insanı homomedias olarak adlandırmak çok yanlış olmayacak sanırım. Kendini ait hissettiği bir grubu olmasına rağmen içinde yalnızlığın dibine vuracak. Herkes kaçacak herkesten ve sanal alem miting alanı olacak.
Herkesin dostu cebindeki telefon olacak. Sosyalleşme adına açılan bu portallar yalnızlaşmanın temel nedeni olacak. Kimse kendi olamayacak. Bugün tek maskeyle dışarı çıkan insanlar yarın onlarca maskeyi cebinde taşıyacak. Kişiye göre renk değiştirecek suret. Güven azalacak. Siyasi parti liderleri gibi birçok kişinin kaseti bu portallara sızacak. Özel hayat genel olacak...
Bunların hepsi olunca biz de belki bu döngünün bir parçası olacağız.
Kim bilir bugün tek tuşla sözlü olarak canını yaktığımız insanları 10 yıl sonra belki tek tuşla öldürebiliriz. Çünkü beyin evriliyor...
Tarık Aziz