Haziran ayında yapılacak genel seçimlere parti olarak girmeyi kararlaştıran Halkların Demokrasi Partisi (HDP), barajı aşabilmek için Kürt parti ve hareketleriyle seçim ittifakı yapılması için ilk adımı hafta içerisinde attı. HDP heyetinin görüştüğü Kürt parti ve hareketleri, barajın aşılması için Kürtler arasında ittifakın gerekli olduğunu belirterek, bunun için tek şart koştu, herkes kendi rengini temsil edecek.
Seçimlere parti olarak girmeyi kararlaştırmasının ardından Kürt partileri ve hareketleri ile ittifak yapılması için adım atan HDP, hafta içerisinde Devrimci Demokrat Kürt Derneği (DDKD), Katılımcı Demokrasi Partisi (KADEP) ve AZADİ İnisiyatifi’ni ziyaret etti. HDP heyetinin görüştüğü Kürt parti ve hareketleri, hem yapılan görüşmelere hem de HDP’nin parti olarak seçime girme kararına ilişkin İHA’ya değerlendirmelerde bulundu. DDKD Başkanı İmam Taşçıer, Kürtlerin mutlaka barajı aşması gerektiğini düşündüklerine dikkat çekerek, HDP’nin tüm Kürtler ve Kürt sorununa çözüm bakışı farklı olan demokratik çevrelerle diyalog kurması ile barajı aşabileceğini ifade etti. Türkiye’de yaklaşık 20 milyon Kürt vatandaşının bulunduğunu bunun da yaklaşık 15 milyonunun seçmen olduğunu vurgulayan Taşçıer, "Bunlardan 5 milyonun bile oyunun alınması durumunda HDP barajı çok rahat geçebilir ve iyi bir sayıda milletvekili çıkarabilir" dedi.
"İTTİFAK SAĞLANMAZSA BARAJ AŞILAMAZ"
HDP’nin bugüne kadar gerçekleştirilmemiş olan ittifakları çok iyi yapması gerektiğine de işaret eden Taşçıer, "Adayların iyi seçilmesi gerekiyor. HDP’nin militan kadrolarının dışında, toplumda karşılığı olan şahsiyetlerin olması gerekir. İkincisi diğer Kürt parti ve hareketleri ile ittifak kurmaları gerekiyor. Partilerin önceki durumlarını gözetmeksizin tüm Kürt parti kurumları kuruluşları ve hareketleri ile ittifak gerçekleştirmesi gerekmektedir. Kendilerinin de bizi ziyaretlerinde dedikleri buydu. Bütün Kürt parti ve hareketleri ile ittifak gerçekleştirmek istediklerini söylediler. Tabii ki bu bir ön ziyaretti ön görüşmeydi. Ama benim temennim şu bütün Kürt partilerin ve hareketlerin bir arada bu seçime girmeleri gerekiyor. Yoksa bir önceki seçimlerde olduğu gibi oy oranı yüzde 5 ve 6’nın üzerine çıkmaz. İttifak kurulacak partilerin belki yüzde 3 ya da 5 oyu yok ancak yapılacak ittifakın vereceği sinerji yüzde 3 ya da 5’in üzerinde bir oy potansiyeli sahiptir. HDP ile beraber bütün Kürtler seçime giriyor algısı iyi bir sinerji yaratır. Bu bugüne kadar oyunu vermemiş, sandık başına gitmemiş insanların oyunun alınmasını sağlar ve yüzde 10’u mutlaka aşar. Yüzde 10’ların aşılmaması için herhangi bir neden yok” diye konuştu.
"İTTİFAK OLUŞTURMAK MECBURİDİR"
Kürt parti ve gruplarının, HDP ile ittifak kurmaları durumunda, kendi kimlikleri ve renkleri ile seçime girmeleri gerektiğini de anlatan Taşçıer, "Herkes kendi rengiyle ama bir çatı altında. Çünkü farklı farklı girme hakları olsa dahi barajı aşmaları düşünülemez. Böyle bir baraj dünyanın hiçbir yerinde yok. Onun için de Kürtlerin birliği ve ittifakı ile bu barajın aşılacağını düşünüyorum. Kürtlerin ittifakı sağlanırsa biz de o ittifak içerisinde yer alırız. Ama olmazsa barajı aşmak imkansız olur. Bana göre ittifak oluşması mecburidir" şeklinde konuştu.
"İTTİFAKTA YER ALMAMIZ MÜMKÜNDÜR"
AZADİ İnisiyatifi Sözcüsü Adem Özcaner ise, her partinin bir iddiasının olduğunu belirterek, partilerin bu iddialar doğrultusunda kendi siyasi süreçlerini işlettiklerini ifade etti. HDP’nin bugüne kadar yapmadığı bir şeyi yaptığını ve ilk defa parti olarak seçime girme kararını aldığını anlatan Özcaner, "Bu antidemokratik barajı geçmek çok mümkün değil. Hükümete yapılan bütün çağrılara rağmen maalesef baraj kaldırılamadı. Doğal olarak da HDP bunu aşabilmek için mecburen fiili bir durum yaratmak durumundadır. Kendisine güvendiği için barajı aşma yönünde bir takdir kullanmıştır. Umarız geçecektir" dedi.
HDP’nin kurmak istediği ittifakta yer almalarının mümkün olduğuna da dikkat çeken Özcaner, "Bununla ilgili ilk müzakereler yapıldı. Ancak kararı henüz vermedik. Yapacağımız toplantılarda bununla ilgili değerlendirmeleri yapıp ittifaka girip, girmeme konusunda son kararımızı vereceğiz" ifadelerini kullandı.
"HDP’NİN BÜTÜN POLİTİKALARINI BENİMSEMEYİZ"
İnisiyatif olarak barajı aşmaktan öte Kürtler ve bölgedeki bütün mezhepler ile etnik unsurlar arasında bir ittifak sağlanmasını esas aldıklarını da kaydeden Özcaner, "Nitekim bu ittifak sağlandıktan sonra Kürdistan’da fiili bir durum oluşur. Türkiye’deki ortaya çıkmış ya da çıkacak ya da çıkması önünde yapılacak tüm zorlamalar ve baskılardan yana tavır alacağız. Bu nedenle de HDP’nin kurmak istediği ittifakı elbetteki daha demokratik bir mücadele sürecinin sürdürülmesi ve bundan daha iyi bir sonuç elde edilmesi yönünde bundan istifade edilmesi meşrudur. Ancak farklı anlayıştan ve farklı gelenekten bir hassasiyete sahip olduğumuz için HDP’nin bütün politikalarına benimseyecek ve kendimizi ona teslim edecek bir durumda değiliz. Kürt halkının geleceğine yönelik farklı yaklaşımlarımız var. Bu açıdan olsa olsa bu ittifakı bir seçim ittifakı olarak değerlendireceksek bunun koalisyon olarak görülmesini istiyoruz. Bu koalisyon seçim barajını aşmaya yönelik bir işbirliğidir. Daha sonra biz ve diğer partiler kendi kurumlarımızda, kendi programımızı temsilen siyasal mücadelemizi devam ettireceğiz" dedi.
"KATILMA DEĞİL, YAN YANA GELME"
HDP heyetinin ziyaret ettiği KADEP Genel Başkanı Lütfi Baksi ise ittifaktan yana olduklarını kaydederek, şunları söyledi:
"Bütün Kürdistani partilerin, sosyal grupların, aşiretlerin, ağaların, herkesin bu kampanyaya katılması lazım. Özel bir komisyon kurulup, insanlar ziyaret edilerek, bu cephenin içine çekilmeli. Kürtlerin yüzde 90’ı bir partiye oy verirlerse bu bir referandum olur. Varlıkları kabul edilmiş olur. Henüz erken görüşmeler devam edecek. Yol haritası çizilecek, nasıl olacağı belli değil ancak ittifak kurulması için çalışmalar sürdürülüyor. Kürdistani bir cephe oluşursa baraj aşılacaktır.”
Baksi, yapılacak ittifakın “katılma” anlamına gelmediğini de vurgulayarak, “Bu yan yana gelmedir. Herkes kendi rengiyle bu işin içinde olacak” diye konuştu.(iha)