Aksaray, Urla, Ordu, Fethiye;
Bunların hepsi hikâye.
Asıl mesele;
Bu sistemin yürütücülerinin ve rantçılarının korkusu, sol, sosyalist ve ciddi bir sosyal demokrat yapının ortaya çıkma ihtimalidir ki, o ihtimal görünüyor. Yoksa ne diye saldırsınlar HDP-BDP’nin birlikte yaşam çabalarına.
Korkunun ecele faydası olur mu?
‘Olmaz’ demiş büyükler.
Milliyetçi damarlarının kabardığı hissine kapılan, aslında ülkeyi, halkları koruma içgüdüsünden yoksun çağdışı zihniyetlerin bir kez daha harekete geçtiğini artık çok net görebiliyoruz.
Meselenin özü; BDP-HDP’nin halkların birlikte yaşam çabalarının ivme kazanarak yüzde 10 barajının üstüne çıkacak bir oy potansiyelinin yakalanacak olmasının verdiği rahatsızlıktır. Provokasyonlar yaratarak Kürtleri ortaya çıkması muhtemel bir kaotik ortamın içine çekmek istiyorlar. Böyle bir senaryonun uygulanması ihtimali üzerinde yoğun spekülasyonların olduğunu biliyoruz.
Halkların birlikte yaşamasını tek halk algısı üzerinden yürütmek isteyen neo-nazi tarzı bir anlayışı hâkim kılmaya çalışıyorlar. Bu, elinde barut fıçısıyla ateşle oynamak gibi bir şeydir. Ayrıca bunu yapanlarda 70’lerden, 80’lerden gelen ve kendilerine ‘sol’, ‘sosyalist’ diyen ancak, Atatürk milliyetçiliği kisvesi altında, gerçekten Atatürk sevgisi taşıyan bir kesimi kandırma peşinde olan bir güruhtur.
Bu güruh bizim hatırladığımız kadarıyla 60’lı yıllardan beri bu kandırma oyunlarıyla meşguliyetini sürdürüyor, ihtiyaç duyuldukça piyasaya çıkıp Pazar payı elde etmeye çalışıyor.
Halkların kaderi üzerinden Pazar payı elde etmeye çalışan veya edenlerin politikalarının başarı şansı ‘nedir’ derseniz; ‘Yoktur’ derim ancak, 30 Mart’a kadar iyice mide bulandırırlar. BDP-HDP, birlikte alacakları yüzde 10’un üzerinde oyla 30 Mart akşamı bunlar için bir tabela asar ve
‘VERDİĞİMİZ RAHATSIZLIKTAN ÖTÜRÜ ÖZÜR DİLEMİYORUZ’ der yoluna devam eder.
Gencecik çocukların ölümünü engelleyen politikaların yaygınlaşması gereken, Berkinlerin ölümüne neden olan zihniyetlerin mahkûm edileceği bir dönemin içinden geçiyoruz. O nedenle BDP-HDP birlikteliğinin dönem için önemi büyük.