HDP Şanlıurfa milletvekili Osman Baydemir hakkında yakalama kararı çıkartıldı. Yakalama kararına tepki gösteren Baydemir, "Yakalama kararı olması için ortada kaçan birisi olması lazım" dedi.
HDP milletvekili Baydemir'in Diyarbakır büyükşehir belediye başkanı olduğu dönemde, kapatılan BDP'nin cezaevlerindeki açlık grevine dikkat çekmek için 3 Kasım 2012'de Batıkent Meydanı'nda düzenlemek istediği mitingin yasaklanması nedeniyle, milletvekilleri ile birlikte gittiği Diyarbakır Valiliği önünde kendilerini uyaran polislere hakaret ettiği iddiasıyla yargılanmasına devam edildi. Diyarbakır 4'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya 'Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret' suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Baydemir katılmazken, avukatı hazır bulundu.
Duruşmada gelen evrakı okuyan hakim, sanığa usulüne uygun tebligat çıkarıldığını, ancak Baydemir'in duruşmada hazır olmadığını kaydetti. Baydemir'in 23 Mart ve bugün görülen duruşmalara getirilmesi için çıkarılan zorla getirme kararlarının iade edildiğini belirten hakim, sanık avukatı tarafından müvekkilinin duruşmada hazır edileceğinin bildirilmesine rağmen Baydemir'in hazır edilmediğini kaydetti.
Daha sonra söz hakkı alan Baydemir'in avukatı Serdar Çelebi, müvekkilinin parti grup sözcüsü olduğunu ifade ederek, "Ciddi iş yoğunluğu vardır. Bu sebeplerle ifadesinin alınması için yeniden talimat yazılmasını istiyoruz. Söz konusu olay toplumsal olay sırasında yaşanmıştır" dedi.
Ara kararlarını açıklayan mahkeme, usulüne uygun tebligat çıkarılmasına rağmen sanığın duruşmaya katılmadığını, 23 Mart ve 26 Mayıs tarihlerindeki duruşmalara zorla getirilmesi için çıkarılan zorla getirme kararlarının iade edildiğini, bu nedenle hakkında yakalama emri çıkarılmasına karar verdi. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
Olayla ilgili hazırlanan iddianamede, olay günü polisin Valilikten çıkmak istemeyen HDK Sözcüsü Hüseyin Bardakçı'yı güç kullanarak gözaltına aldığı ve buna tepki gösteren Baydemir'in polis memurlarına, "Allah sizin belanızı versin. Allah belanızı versin faşistler. Allah sizi yok etsin. Şerefsizler, alçaklar, faşistler" gibi sözler söyleyerek, orada bulunan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret ettiği kaydedildi. Polis memurları Y.C., B.G. ve M.Ü.'nün 'mağdur', polis memuru A.S.'nin ise 'müşteki' olarak yer aldı. İddianamede Baydemir'in, 'Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret' suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ile cezalandırılması istendi.
Baydemir: FETÖ ile işbirliğiniz fezlekelerle sürüyor
Öte yandan HDP'nin grup toplantısında hakkında yakalama kararı çıkarılan Osman Baydemir konuştu.
HDP grup toplantısında hakkında yakalama kararı çıkarılan HDP Sözcüsü Osman Baydemir konuştu. Baydemir “En büyük esaret insanın nefsinin esiri olmasıdır, kinine esir olmasıdır. Nefse karşı direnme ayı bütün inananlara kutlu olsun. And olsun ki HDP var oldukça bütün inançların sesi olmaya devam edecektir. Yezidlere karşı mücadelenin adresi HDP olacaktır” dedi.
Meclis’te kurulan 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu’nun hazırladığı taslak raporuna değinen Baydemir “Darbeyi Araştırma Komisyonu 141 kişinin beyanına başvurdu. Ama esas başvurulması gereken Cumhurbaşkanı’nın beyanına başvurmadı. Bu rapor darbeyi saklama, AKP’yi aklama raporudur. FETÖ’cü dediğiniz savcının fezlekesi ile Yüksekdağ’ı Demirtaş’ı tutukluyorsunuz. FETÖ ile iş birliğiniz bu fezlekelerle sürüyor.” dedi.
Yakalama kararına tepki
HDP Parti Sözcüsü Osman Baydemir TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştuktan sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Baydemir, hakkındaki yakalama kararıyla ilgili şunları söyledi:
"Yakalama kararı olması için ortada kaçan birisi olması lazım. Sizlerinde şu anda gördüğü gibi parlamentodayım. Partimin grup sözcüsüyüm. Eş genel başkanlarımın adına milletvekillerim adına siyasi faaliyetimi yürütüyorum, 6 milyon insan adına. Bu memleketteyim bu coğrafyadayım. Bugüne kadar bütün siyasi hayatım boyunca söylemiş olduğum her sözün arkasındayım, altında imzamın bulunduğu her fikriyatın da arkasındayım. Dolayısıyla ortada bir kaçma yok, dolayısıyla ortada bir yakalama kararı nedir, ne anlama gelir, onun takdirini ben topluma bırakıyorum, onun takdirini vicdan sahibi insanlara bırakıyorum."
"Ben buradayım, faaliyetlerimi sürdürüyorum" diyen Baydemir, faaliyetlerini sürdürmeye de devam edeceğini söyledi. Baydemir, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bir ülkede yargı olmazsa ve yargı adaletle işlemezse bu ülkede maya yoktur demektir. Adalet, mahkeme, duruşma bir toplumun ayakta durmasının olmazsa olmazıdır. Biz mahkemelere karşı değiliz. Biz yargılamaya karşı değiliz. Biz adalet istiyoruz. Bugün yargının içerisinde bulunmuş olduğu durum, yargının içerisine konulmuş olduğu durum, yargı adalet dağıtmıyor. Maalesef, tuzun kokmuş halidir. Adeta iktidarın elinde muhalefetin sopası haline dönüştürülmüş durumda. Bu sorunu çözmenin yegane bir adresi var. Bu tıkanmayı çözmenin yegane adresi var. Anayasa Mahkemesi bir an önce kararını vermekle mükelleftir. AİHM dokunulmazlıkların kaldırılmasının sözleşmeye aykırılığı tespitini bir an önce açıklamakla mükelleftir. Bunlar olmadığı müddetçe işte bugün tanıklık ettiğimiz üzere, hukuksuzluk, adaletsizlik ve kimi milletvekillerimiz açısından telafisi imkansız olan zararlar, maalesef ülkede yaşamaya devam edecektir." (Kaynak:DHA)