Kerestecioğlu, "Verilen cezanın üstüne ayrıca ceza vermeye çalışmak intikamcılıktır. Bugün Türkiye'de gördüğümüz şey de intikamcı bir hukuk anlayışıdır. Bunun adı da zaten hukuk değildir, olamaz" dedi.
HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (KHK) 121. maddesine ilişkin, "Bir korku iklimi yaratma maddesidir. İleriye, geriye, yana, arkaya nereye yürütürlerse yürütsünler, bugünkü hukuk düzenimiz kimsenin yargıdan muaf olmasına izin veren bir hukuk düzeni değildir. Bu nedenle kimse korkuya kapılmasın ve herkes ayağını ona göre denk alsın." dedi.
Kerestecioğlu, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, 696 sayılı KHK'ye ilişkin daha önce Meclisi olağanüstütoplantıya çağırdıklarını, buna ilişkin resmi başvuruyu bugün TBMM Başkanlığına yapacaklarını söyledi.
Türkiye'nin artık KHK'ler ile yönetildiğini ileri süren Kerestecioğlu, 30 civarında KHK'nın çıktığını ama bunların sadece beşinin Meclise getirildiğini söyledi. Kerestecioğlu, KHK'ler ile yapılan düzenlemelerin de OHAL ile alakasının olmadığını öne sürdü.
696 sayılı KHK'nın 121. maddesini okuyan Kerestecioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir korku iklimi yaratma maddesidir. İleriye, geriye, yana, arkaya nereye yürütürlerse yürütsünler bugünkü hukuk düzenimiz kimsenin yargıdan muaf olmasına izin veren bir hukuk düzeni değildir. Bu nedenle kimse korkuya kapılmasın ve herkes ayağını ona göre denk alsın. Uluslararası sözleşmeler, anayasa hükmündedir. Öyle ne yazdığını bilmeyen kişilerin yazdığı bir kararname ile kaldırılabilecek bir şey değildir. Aslında insanları korkuya kaptırmak için yapılan düzenlemelerdir. Kimse yargıdan muaf değildir. Hiç kimse suç teşkil eden fiillerinden dolayı yargıdan kaçamaz."
KHK'de yer alan, cezaevinde tek tip kıyafet giyilmesine yönelik düzenlemeyi de eleştiren Kerestecioğlu, "Verilen cezanın üstüne ayrıca ceza vermeye çalışmak intikamcılıktır. Bugün Türkiye'de gördüğümüz şey de intikamcı bir hukuk anlayışıdır. Bunun adı da zaten hukuk değildir, olamaz." diye konuştu.
TBMM Başkanlığına olağanüstü toplantıya ilişkin yapacakları başvuru metnini okuyan Filiz Kerestecioğlu, "Eğer AKP Meclisi diye bir Meclis yoksa, gerçekten burası Türkiye Büyük Millet Meclisi ise o zaman Meclis Başkanı'nın kendi kendisini zaten işlevsizleştiren bu düzenlemelere en başta onun karşı çıkması ve Meclisi toplantıya çağırması gerekir."değerlendirmesinde bulundu.