TİGRİS HABER - Halkların Demokratik Partisi (HDP) Genel Merkezi, DEDAŞ’ın faaliyet gösterdiği Urfa, Diyarbakır, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak’ta yaşanan elektrik kesintileri ve kesintilerin yarattığı sorunlara ilişkin rapor hazırladı. Raporda, 2013 yılından bu yana elektrik dağıtımını sağlayan DEDAŞ’ın, ekonomik sıkıntılar yaşayan bölge halkı için başlı başına bir sorun haline geldiğini kaydetti. Raporda, bölge halkının DEDAŞ’a ilişkin “Yüksek gelen elektrik faturaları, uzun süreli elektrik kesintileri, altyapı sorunları, çiftçilere yatırılan hibelere el konulması” gibi şikayetleri sıralandı.
YÜZDE 63 ZAM YAPILDI
Bölge halkının elektriğe yüksek miktarda zam yapılması nedeniyle faturalarını ödemekte zorluk çektiğine dikkati çekilen raporda, bakım onarım çalışmalarının eksikliğinden kaynaklı oluşan kayıp miktarının yurttaşların faturasına yansıtıldığı kaydedildi.
2019-2020 yılları içinde çiftçinin kullandığı elektriğe yüzde 63 zam yapıldığı, ürünlerden elde ettikleri gelirin neredeyse tamamının bu zamları ödemeye yetmediği kaydedildi.
Raporda, yaklaşık on yıldan bu yana özel şirketlere devredilen elektrik enerjisi sektörünün, hizmet değerini yitirdiği ve bir rant alanına dönüştüğüne vurgu yapıldı.
FATURALAR 10 DAHA FAZLA
Raporda, yurttaşlara 8 bin TL ile 15 bin TL arasında cezalar kesildiği, bir hanenin kaçak kullanımdan dolayı ortalama aylık tüketimi maksimum 200 TL ile 300 TL civarında iken, haneye bir defada kesilen cezaların bir yıllık elektrik tüketiminin dört katından fazla olduğu belirtildi.
Raporda, Kızıltepe Hububat ve Ticaret Merkezi Başkanı Mehmet Şerif Öter’in, Mardin’de dönüm başına ödenen faturaların Türkiye’nin diğer bölgeleriyle kıyaslandığında yaklaşık 10 kat daha fazla olduğuna dair görüşlerine yer verildi.
Bölgede yaşayan yurttaşlar ve çiftçilerin yüksek miktarda gelen elektrik faturalarından kaynaklı mağdur edildiklerine yer verilen raporda, “Elektriğe yapılan zamlar ve altyapı eksikliğinden kaynaklı olarak elektrik hatları üzerinde kaybolan kayıp elektrik miktarının tüm abonelerin faturalarına yansıtılmasının kimi zaman ödenemeyecek düzeyde faturaların gelmesine neden olmaktadır” ifadelerine yer verildi. Raporda, Derik’te 35 yıldır çiftçilik yapan Nurettin Kılıç’ın görüşlerine yer verildi. Kılıç, çiftçiye yüksek miktarlarda elektrik faturası kesildiğini ve faturaları ödemekte zorlandıklarını belirterek, “100 dönümlük tarlaya 125 bin TL fatura geliyor çiftçi nasıl ödesin? Tarlayı satsak o kadar etmiyor” dedi.
‘KESİNTİ BULAŞICI HASTALIK DEMEKTİR’
Altyapı eksikliği ve değiştirilmesi gereken elektrik direklerinden kaynaklı olarak kimi zaman 10 günü de aşan uzun elektrik kesintilerinin sağlık, ısınma ve hijyen gibi temel ihtiyaçların karşılanamamasına neden olduğu belirtilen raporda, “Bölgede yaşanan elektrik kesintileri sağlık koşullarını doğrudan etkilemektedir. Elektriğe bağlı olarak yaşanan susuzluk hayvanların telef olmasına neden olmakta, pandemi sürecinde hijyen koşulları sağlanamamaktadır” denildi.
Raporda, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Mardin Şube Başkanı Özgür Bilek’in “Elektriksizlik demek susuzluk, susuzluk hijyensizlik de bulaşıcı hastalık demektir” görüşlerine yer verildi.
HİBELERE EL KONULUYOR
Raporda, DEDAŞ’ın, yaz başında çiftçilere yatırılan hibelere el koyarak tarımsal üretimi durma noktasına getirdiği de ifade edildi. Raporda, şöyle denildi: “Tarımsal üretimi teşvik etmek ve üretimi arttırmak amacıyla bakanlık tarafından verilen sulama destekleri çiftçilerin banka hesabına yattığı gibi DEDAŞ tarafından çekilmektedir. DEDAŞ bunu mevcut elektrik borcuna mahsuben yapmaktadır ancak bu durum çiftçinin daha baştan üretim yapamamasına neden olmaktadır.”
Bölge’de 90’lı yıllardan kalma trafoların ve elektrik direklerinin kayıp oranını artırdığına işaret edilen raporda, bu durumun insan hayatını tehlikeye atan iş cinayetlerine sebebiyet verdiği, altyapının eksik olması ve bakım onarım çalışmalarının yeterince iyi olmamasından kaynaklı oluşan yüksek voltajın özellikle evlerde beyaz eşyalara zarar verdiği ve kimi zaman dükkanlarda yangınlara neden olduğu kaydedildi.
ÇÖZÜM İÇİN ATILMASI GEREKEN ADIMLAR
Bölge halkına dayatılan ve “insanlık dışı tutum” olarak nitelendirilen uygulamanın bir an önce son bulması gerektiğine dikkat çekilen raporda, çözüm önerileri şu şekilde sıralandı:
-Çiftçinin hak ettiği destek, borçlarına mahsuben elektrik şirketlerine aktarılmamalı, hesaplar üzerindeki blokeler kaldırılmalıdır.
-Çiftçilerimizin DEDAŞ’a olan mevcut borçları ya kamu borcu olarak devletçe karşılanmalı ya da büyük oranda karşılandıktan sonra kalan miktar ödenebilir makul düzeyde taksitlendirilmelidir.
-Bağımsız kurumlardan oluşan bir uzman heyet, DEDAŞ’ı denetledikten sonra süreci raporlaştırmalı ve bu raporu kamuoyuyla paylaşmalıdır.
-Çiftçiler indirimli elektrik tarifesinden faydalandırılmalıdır. Elektrik faturaları aylık değil, dönemsel tahsil edilmelidir.
-Tarımda kullanılan elektrik faturalarında uygulanmakta olan Enerji Fonu Payı, TRT payı, KDV bedeli, dağıtım bedeli ve belediye payı kaldırılmalıdır.
-Elektrik kesintilerinden veya standart dışı (Yüksek, düşük voltaj vb) elektrik sunumlarından kaynaklı çiftçilerin yaşadığı zararın tazmin edilmesi gerekmektedir.
-Bölgede yenilenmesi gereken trafo, hat ve elektrik direklerinden kaynaklı ciddi oranda kayıp kaçak miktarı söz konusudur. Bu da faturalara yansımaktadır. DEDAŞ, bunun en aza indirgenmesi için özelleştirme protokolünde sözünü verdiği bakım, onarım ve yenileme çalışmalarına daha fazla kaynak ayırmalıdır.”