Mesleğe ilk başladığım yıllarda uzun süre hastane muhabirliği yaptım.
O zamanlar özel hastane yoktu.
Sadece Devlet, SSK ve Dicle Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesi vardı.
Sonradan laboratuvarlar, özel klinikler ve en nihayetinde de özel hastaneler açıldı.
Devletin sağlık politikasındaki yeniliklerle birlikte ülke genelinde olduğu gibi şehrimizde de sayıları da hızla arttı.
Yanılmıyorsam Diyarbakır’da devlete ve üniversiteye ait hastaneler dışında 6 özel hastane bulunuyor.
Özel hastaneler, adlarından da anlaşılacağı gibi kar amacıyla kurulmuş özel sağlık kuruluşları.
Kimse bu kurumlardan ‘’Kar etmeyin’’ beklentisine giremez.
Kar edecekler elbette; ama piyasa koşullarında makul ölçülerde.
Ama ‘’İyi hizmet verin’’ beklentisine girmek herkesin hakkı.
Özellikle de insan sağlığı gibi bir konuda hizmet veriyorlarsa kaliteli hizmet vermelerini beklemek kaçınılmaz olacaktır.
Bu hastaneleri denetleyen devlet kurumları var elbette.
Ama asıl denetçiler, bu hastanelere giden, gitmek sorunda olan ‘müşterileridir’
‘Müşteri’ diyorum, çünkü her hazta özel haztane için bir müşteridir.
Verdiği sağlık hizmetinin bedelinin bir kısmını o kişinin bağlı olduğu sağlık kuruluşundan, diğer kısmını ise hastadan almaktadır.
Yani ortada bir ticaret var.
Al gülüm, ver gülüm..
Alan parasını son kuruşuna kadar alıyor da..
İş hizmet vermeye geldiğinde ne yazık ki bazı hastanelerde bu standartların çok altında kalıyor. O hastaneler kendileri çok iyi biliyor.
Hele de asansörler konusunda.
Sağlıklı bir çok hasta yakınını dahi sinir hastası edebilen gelen şu asansör sorunu.
Her serviste 100-150 hasta muayene edilen bir hastane düşünün ki 4 kişilik bir asansörle hizmet verdin..
2’nci asansör mü ?
O hastalara ait.
Hastane yönetimi isterse hasta ve yakınlarına hizmet veriyor.
Bu konuda şikayet gidince de hastane yöneticileri ‘’Biz Özel Hastaneler Yönetmeliği ne diyorsa o’nu uyguluyoruz’’ diyor.
Bu yönetmeliğin 31. maddesinde ‘’…’Türk Standartları Enstitüsünün standartlarına göre imâl edilmiş en az iki asansör bulunması ve asansörlerden birinin tekerlekli sandalye ve sedye ile hasta taşımaya elverişli olması şarttır.’’ deniliyor.
Bu da biri asgari 4 kişilik, diğeri ise sedye taşınabilecek türden 2 asansör demek.
Şimdi yüzlerce hasta ve yakını adına soruyorum;
‘’Günde en az 1.000 kişinin girip çıktığı bir hastanede bu yeterli midir ?’’