İki evli olan babası ile annesi arasında resmi nikah olmadığı için çocuğunu cezaevinde göremeyen anne Keve Işık ise "Hasta çocuğumu göremiyorum" diye isyan ediyor.
VAN - 2010 yılında yakalandığı Behçet hastalığı tedavisi için gittiği Diyarbakır'da hakkında ihbar olduğu gerekçesiyle gözaltına alınan ve ardından "Örgüt üyesi" olmakla suçlanıp 12 yıl hapis cezasına çarptırılan Meryem Abi'nin sağlığı gün geçtikçe kötüye gidiyor. Diyarbakır, Siirt ve ardından Şakran'a sevk edilen Abi'nin tedavi koşulları cezaevinde mümkün olamıyor. Abi'nin babası iki evli olduğu için annesinin resmi nihakı bulunmuyor. Meryem Abi üvey annesinin üzerine kayıtlı ve bu yüzden annesini göremiyor. Bu nedenle cezaevine görüşe gidemeyen ve 3 yıldır çocuğuna hasret kaldığını belirten Keve Işık, Şakran L Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan kızının durumunun gün geçtikçe kötüye gittiğini söyledi. Resmi bayram ve özel günlerde dahi kızını görmesine müsaade edilmediğini dile getiren anne Işık, 3 yıldır sadece telefonla konuşabildiği kızının sağlık durumunun ciddiyetine işaret etti.
'Sürgünler yıldırma politikası'
Kızının Şakran'a gönderilmesi ardından defalarca cezaevine gittiğini ancak cezaevi idaresinin bir türlü görüşmesine izin verilmediğini dile getiren anne Işık, " Kızım 3 yıl önce 'örgüt üyesi' iddiasıyla tutuklandı. Diyarbakır'da tutuklu bulunan kızım Van depremi ile birlikte önce Siirt E Tipi Cezaevi daha sonra ise İzmir Şakran Cezaevi'ne gönderildi. Şakran Cezaevi bizlere çok uzak, kızımı görmek için gittiğimde de izin verilmiyor" dedi.
'Cezaevinde kalamaz' raporuna rağmen tahliye edilmiyor
Çocuğuna Siirt ve Diyarbakır'da "cezaevinde kalamaz" raporu verildiğini ancak buna rağmen tahliye edilmediğini kaydeden Işık, bu yüzden her geçen gün ölüme biraz daha yaklaştığını söyledi. Işık, "Kızımın tedavisini yapılmadığı yetmezmiş gibi telefon açma ve mektup yollama cezası verildi. Kızım zindandadır mektupları gelmiyor, bir haber alamıyoruz. Cezaevi yönetimi kızıma hasta haliyle cezalar veriyor, baskı uyguluyor. Gardiyanlar çocuklarımıza hakaret ediyor" dedi.
Bitlis E Tipi Cezaevinde baskılar sonucu kalp krizi geçirerek yaşamını yitiren Seyithan Taşkıran'ın durumunu hatırlatan anne Işık, cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri ve ölümlerin son bulması için çağrıda bulundu.