Başbakan istediği kadar 'Hırsızlık, rüşvet, yolsuzluk' yok diyerek çırpınıp dursun, iktidarını 'kuzu' gibi göstersin, içindeki 'kuzu'lar susmuyor onu zor durumda bırakıyor. İçeriden birileri hırsızlıklara zemin hazırlayan tarzda açıklamalar yaptıkça kamuoyunun algısı giderek netleşiyor.
O 'Kuzu' Burhan Kuzu.
TBMM Anayasa komisyonu Başkanı. Önceki akşam CNN Türk'te Enver Aysever'le söyleşiyor, şunları söylüyor;
'Sol iktidara az geldiği için az hırsızlık yapıyor'
Devamında şöyle devam ediyor;
"Sol iktidara az geldiği için az hırsızlık yapıyor, iktidar olduklarında onları da görürsünüz, hükümet olunca bunlar ortaya çıkıyor. Çünkü bir adamın elinde para yoksa makam yoksa neyi çalacak" dedi.
Hırsızlığı meşrulaştıran bu cümlelerden yola çıktığımızda ülke adına durumun ne kadar vahim bir hal aldığını görmek mümkün. 'İktidar olununca hırsızlık normaldir, mubahtır, bizi mazur görün, durumu içselleştirin, bizden sonra gelecek olanlarda aynı işi yapacak. Çünkü iktidar olmak hırsızlığı da beraberinde getiriyor' demeye getiriyor Burhan Kuzu.
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı olan aynı zamanda üniversitelerde ders vererek gençliği geleceğe hazırlayan birinin ağzından bu açıklamaları duyunca, 'Vay gençliğin haline' demekten başka da bir şey söyleyemiyoruz.
Sormak lazım elbette 'Hangi sol'..
Anlaşılan o ki, Burhan Kuzu Cumhuriyet Halk Partisini kast ediyor. Türkiye ve Kürt sol/Sosyalist hareketlerini dikkate almadan konuşuyor. Bu kesimin zaten iktidara gelme gibi bir ihtimalinin söz konusu olamayacağı anlayışında olan bu zihniyetlerin bu duruşları elbette ki hırsızlığın meşruluğu konusunda kendisine eş değer bir yapıya hitap etmesi gerekiyor.
Burhan Kuzu'nun 60'lardan bugüne uzanan Kürt ve Türk sosyalist hareketlerinin direnişi sonucu ayakta dimdik duran, gezi'de yüzünü gösteren HDP ve BDP ile buluşmaya hazır sol/sosyalistleri gözden kaçırması gayet normal.
Bu kesime hırsız deme şansı var mı Kuzu'nun?
Bu kesimi kendileriyle eşdeğer görme şansı var mı Kuzu'nun?
Kaldı ki CHP'nin kısa iktidar dönemleriyle ilgili ortaya çıkan hırsızlıklarla bu dönem de göstere göstere yapılan hırsızlıkları terazinin kefelerine koyup, kamuoyunun dikkatine sunuyoruz. Varsa zaten onların savunma gibi bir refleksimiz olamaz.