yapımı süren evlerin hatalı olduğunu ve mimarı yapıya uygun yapılması talimatı verdi.
KİPTAŞ tarafından Sur’da yapımı devam eden eski Diyarbakır evlerine ilişkin yaptığımız haberde yapılan evlerin kentin tarihi mimarisine ve özüne uygun olmadığını yazmış konuyu gazetemizin birinci sayfasından “Özümüzü yansıtmıyor” başlığı ile okurlarımıza duyurmuştuk. Haberimizde Diyarbakır Kültür Turizm ve Musiki Derneği Başkanı Kenan Aksu ile mimar Murat Akın Sur’da yapımı süren Diyarbakır evlerinin özüne uygun yapılmadığı eleştirilerinde bulunmuştu.
Bizim evlerin hiçbiri birbirine benzemez
Konuyla ilgili gazetemize konuşan Aksu, “Sur’da yapılan Diyarbakır evlerinin tamamen beton üzerine kaplama usulüyle inşa edildiğini üzülerek gördük. Diyarbakır mimarisine benzemeyen, sadece bazalt taşlarla giydirilmiş, fabrikasyon şeklinde beton yapıların inşa edildiğini görmekteyiz. Hâlbuki bizim Diyarbakır evlerinin hiçbiri bir diğerine benzemez” diye açıklama yapmıştı.
Gülünç duruma düşersiniz
Dicle Üniversitesi Mimarlık ve Mühendislik Fakültesi İnşaat Bölümü eski öğretim üyesi Murat Akın ise, “Dışarıdan gelen yabancı bir turistin, bu proje bittiği zaman oradaki tarihi dokuyu hissetmesi, yaşaması ve özümsemesi asla mümkün değildir. Düşünün, karşınızda yapan, fabrikasyon, sunu bir yapı var. Siz, Diyarbakır’a gelen yerli ve yabancı turistlere Diyarbakır eskiden buydu dediğinizde onlara bu hissi veremezsiniz ve gülünç bir duruma düşersiniz” şeklinde uyarıda bulunmuştu.
Tarihin korunması gerekir
Konuyla ilgili geçtiğimiz günlerde Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki ve ilgili kurum temsilcileri ile bir araya gelen Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, Sur’da yapılan evlerin hatalı olduğunu ve kentin mimarisine uygun şekilde çalışmaların devam etmesi gerektiğini söyledi. Yapılan toplantıda yanlışın düzeltilmesi talimatı veren Eker, “Diyarbakır 5 bin yıllık geçmişe sahip bir kent. Diyarbakır, Anadolu ile Mezopotamya arasında bir köşe taşı görevi gören ve toprakların değerleriyle şekillenen, şehir hayatının nakış nakış, örgü örgü işlendiği bir medeniyet anlayışına sahiptir. Bu medeniyet anlayışı çoğu kez şehrin sahip olduğu mimarı yapılarla gelecek kuşaklara taşınmaktadır. Dolayısıyla bunların korunması gerekmektedir” dediği öğrenildi.
Ali VURANEL/özel