TİGRİS HABER - Dersim'de kaldığı yurttan 5 Ocak 2020 tarihinden ayrıldıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamayan Munzur Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 2’nci sınıf öğrencisi Gülistan Doku’nun kaybolması ile ilgili Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan soruşturma sürüyor.
Başsavcılık, 81 il cumhuriyet başsavcılıklarına, emniyet müdürlüklerine ve jandarma komutanlıklarına talimat yazısı göndererek, illerinde 5 Ocak 2020 tarihinden itibaren kimliği tespit edilemeyen buluntu cansız kadın bedenlerinin araştırılmasını ve bununla birlikte bir müracaat ya da soruşturma kaydının olup olmadığı bilgisinin ivedilikle paylaşılmasını talep etti.
‘İlk aşamadan beri hep eleştirmiştik’
Doku ailesinin avukatı Ali Çimen, Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimat yazısı ile ilk defa 5 Ocak 2020 gününden sonra talimat mahallinde buluntu kadın cesedi aramaya başlanmasının önemli bir gelişme olduğunu kaydetti. Bunun önemli bir gelişme olduğunu vurgulayan Çimen, şunları söyledi:
Biliyorsunuz Gülistan, Uzunçayır Baraj Gölü'nde aranıyordu ve burada intihar ettiği varsayılıyordu. Bunu ilk aşamadan beri hep eleştirmiştik. Bunun insan öldürme şeklinde düşünülmesi gerektiğini ve Gülistan’ın karada aranması gerektiğini belirtmiştik. Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı, yazdığı talimat yazısı ile ilk defa 5 Ocak 2020 gününden sonra talimat mahallinde buluntu kadın cesedi aranmaya başlandı. Bu şu anlamı ifade ediyor; Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı da artık Gülistan’ın intihar etmediğini ve bunun bir insan öldürme şeklinde olabileceğinin değerlendirilerek cumhuriyet başsavcılıklarına, il jandarma komutanlıklarına ve emniyet müdürlüklerine yazılar yazarak sahipsiz kadın buluntu cesedi var mı, yok mu, herhangi bir şikayet var mı, bunları araştırmaya başladı. Bu çok önemlidir; çok değerlidir. Başından beri bunun böyle olması gerektiğini, insan öldürme şeklinde değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştik.
“Telefonunun sinyal bilgileri kesilmişti”
Soruşturma dosyasının, 4 Ocak 2020 gecesi bir yurttaşın Gülistan’ın bir araca zorla bindirilmeye çalışıldığı yönünde yaptığı ihbarıyla açıldığını hatırlatan Çimen, yanlış bir tutanak yüzünden Gülistan’ın 300 gün boyunca baraj gölünde arandığını ifade ederek, “Biliyorsunuz Gülistan Doku soruşturması dosyasına 4 Ocak 2020 gecesi bir vatandaşın 155’i araması sonrasında başlanmıştı. Oraya gelen polis memurları, Gülistan’ın araca zorla bindirildiğine ilişkin bir soruşturma başlatmışlardı. Bir gün sonrasında saat 12.21 sıralarında Gülistan’ın Sarı Saltuk Viyadüğü’nde telefonunun sinyal bilgileri kesilmişti" dedi.
Çimen, şöyle konuştu:
"Güvenlik kameralarını inceleyen ekipler, saat 12.25 sıralarında suya düşen bir nesne olduğunu, bu nesnenin de Gülistan olabileceğini değerlendirmişti ve 300 gün boyunca Gülistan suda aranmıştı. O aşamada da söylemiştik, nesnenin o olmadığını. Daha sonra dosyamız ulusal kriminal büroya gitti. Ulusal kriminal büronun raporunda, saat 12.25 sıralarında tutulan tutanağın doğru olmadığı, suya düşenin bir nesne değil; atafaktın olduğu belirtilmişti. O dönemde aslında intihar tezi çökmüştü. Ulusal kriminal büroya 8 dakikalık görüntü gönderilmiş ve iyileştirmişti. Bu iyileştirme olduktan sonra görüntülerin tamamının gönderilmesini ve iyileştirilmesini Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan talep ettik. Başsavcılık talebimizi kabul etti ancak görüntüleri Emniyet Genel Müdürlüğü’ne gönderdi. Emniyet Genel Müdürlüğü de bunu yapamayacağı ile bir cevap yazısını dosyamıza gönderdi.” (Kaynak: DHA)