Tarihe, geçmiş tarihe sahip çıkmak, gelecek tarihe ışık tutmak anlamındadır diye düşünüyorum. Rahmetli Annemi, teyzemi yazdım, Melahat yengemi yazmasam olmazdı. Ertan Yurttaş abimi vefatından sonra yazmıştım. Devam ettirmek yazmak lazım ki, geleceğe anı olsun.
İki gün önce kaybettik.
Melahat yengeyi nasıl yazmam gerekiyor?
Şöyle;
Annem ile teyzem arasında tanımsız değil, abla katında çok yüksek bir yerde. Eşi Ertan Yurttaşın yanında Aziz Korkmaz desteği ile gazeteciliğe adım atmış 14/15 yaşlarında bir çırak idim. Yıl; 1974. İşe Ofis boyluk ile başlayan gazetecilik hikâyemin de bir parçası Melahat ablam, yengem.
Bu yazdıklarım, yazacaklarım aslında kitap konusu. Müthiş yaşanmışlıklar. Ertan abi, Melahat yengeye aşık. Öğretmen Melahat yengem, Cevat Korkmaz’ın anlatımıyla çok asil, Cumhuriyet kadını, aynı zamanda Cumhuriyetin öğretmeni. Zaten ilk öğretmenliği de Cumhuriyet İlkokulundaydı, ailesinin de oturduğu mahallede.
Onların arkadaşlığının, nişanlılık ve evlilik süreçlerinin tanığıyım. Melahat yengemin nişanına, evliliğine, Ertan Yurttaş ağabeyimin ona olan sevgi ve saygısına, yaşam kavgasına bire bir tanıklık ettim. Çocukları Güney ve Öykünün doğumlarına, büyümelerine tanıklık ettim, beşiklerini salladım, çünkü onlardan önce evin büyük ağabeyi idim, onların gelişini karşılayan oldum.
Aslında Diyarbakır’ın aidiyet yılları, herkesin herkese dokunduğu, sahip çıktığı emek dolu yıllarından söz ediyorum. Diyarbakırlının, Diyarbakırlıya sahip çıktığı, herkesin birbirinin işi, aşı, okulu ile ilgili sorunlarıyla ilgilendiği o kıymetli yılları bir kez daha hatırlıyorum, Cumhuriyetin öğretmeni Melahat yengemi yazarken.
Aman sende… Umursamazlığı ile değil, aksine herkesin destek olmak adına birbirini kolladığı, eğitimli bireylerin varlığı ile güzel duyguların yaygın olduğu o güzel yılların birikimlerinden ve herkesin karşılıklı birbirine sahiplendiği yılların birikimlerinden aktarıyorum. Melahat Dinçel Yurttaş öğretmenim, Ertan Yurttaş ağabeyim ile birlikte sevgili eşim Merhum Emel’i bana kazandıran büyüklerimdi.
Şimdi onları anıyorum; Annem Zehra, teyzem Zekiye, Ertan abi, eşim Emel, şimdi de ablam, yengem dediğim Melahat öğretmeni sonsuzluğa uğurladım. Giderek eksiliyoruz.
O iyi insanlar, o güzel atlara binip gittiler.
Ruhları şad olsun