Anketler, analizler, vatandaşın midesi, cebi seçim sinyali veriyor. Tabi bu arada, Sedat Peker’in bir tripod bir de kamerayla yaptıklarının da etkisini hesaba katarsak, gidişin hızlanmakta olduğunu söyleyebiliriz.
İktidarın ivmesindeki çok hızlı düşüş, iktidara çok yakın kesimler tarafından da artık kabul ediliyor. Yerel seçim sonuçlarıyla birlikte kendini gösteren iktidarın yolculuk hikâyesi; yolsuzluk-hırsızlık-çifte maaş, liyakatsiz atamaların ortaya saçılmasıyla birlikte giderek netleşiyor.
Sokakta, caddede, evlerde, işyerlerinde, parklarda, toplu taşıma araçlarında yurttaşın sohbet konusu; pahalılık, işsizlik, parasızlık, birden fazla maaş, yolsuzluk, devlet erkini elinde bulunduranların mafyayla ilişkisi, siyasetçi-mafya ilişkisi gibi ve de buna yakın konular.
Gördüğümüz kadarıyla yurttaş iktidarın gidişi ile ilgili kendini ikna etmiş. Birilerinin vatandaşa bir şeyler anlatarak ikna etmesi gibi bir durum bu defa söz konusu değil. Vatandaş, durumu biliyor, olaya vakıf, kafası da hiç karışık değil.
‘Galiba erken seçim var’ dedim, tarihi konusunda çok net şeyler söyleyemesek de, 2023 yılında normal zamanında olmayacağını da biliyoruz artık. Muhalefetin Türkiye’nin her bölgesine giderek, halkla buluşmalar yapmasının asıl nedeni de, şu ya da bu şekilde bir seçimin kapıda olması. Muhalefetin, özellikle de Cumhuriyet Halk Partisinin yönetici kadrolarının ülkenin dört bir yanına dağılmış olması da seçimin gündemde olduğunun sinyallerini veriyor.
Heyetlerin vatandaşlarla yaptığı görüşmelerde, iktidarın artık gitmesi gerektiği fikri çok açık beyan ediliyor. 3-5 yıl öncesine kadar hala iktidardan yana umudu olanların da umutlarının artık yok olduğunu görüyoruz.
İşin özeti; halk iktidarın gidişi ile ilgili kararını vermiş. Seçime kadar olan süreç, artık hangi tarihte olacaksa ki, bu saatten sonra çok da önemli değil, muhalefetin, özellikle de Cumhuriyet Halk Partisinin bütün illerde kendisini hazır hale getirmesi gerekiyor. Hazır halkı örgütlemek, doğru güzergâha kanalize etmek gibi ciddi bir sürecin içine giriyoruz. CHP, kendini öncü güç olarak görmeli, çalışmalarını da bu düzeyde götürmelidir. Dostlar, ittifak gibi şeyler elbette ki iktidarın gidişi için önemli, ancak öncülüğü de özellikle sağ partilere kaptırmamak gerekiyor.