TİGRİS HABER - FOX TV’den istifasıyla gündemden düşmeyen gazeteci Fatih Portakal, YouTube kanalında konuyla ilgili bir video yayınlayarak, istifasına ilişkin gündeme gelen iddiaları yanıtladı.
‘Tükenmişlik sendromu’ yaşadığına ilişkin iddiaları reddeden Fatih Portakal, durumunu ‘doygunluğa ulaşmak’ olarak tanımladı ve rakipsizlik nedeniyle sıkıntı yaşadığını dile getirdi.
Fatih Portakal, kendisiyle ilgili iddialara yanıt verdiği videonun ardından ikinci bir video ile neden istifa kararı aldığına ilişkin açıklamada bulunacağını söyledi.
‘Tepeden inme’ yorumlarına tepki gösteren Portakal, “Herkes senaryo üretmekte serbest fakat bazı cümleler var ki beni gerçekten yaraladı. Ben buraya, bu noktaya tepeden inme gelmedim” dedi.
‘Muhabir olarak Kanal D'de başladım’
Portakal, kariyerine nasıl ulaştığına ilişkin şunları dile getirdi: “Ardımda 25 yıllık bir geçmişten söz ediyorum. Evet, ben her yerde anlattım: Ekim 1996'da Ufuk Güldemir sayesinde bu işe başladım. İşletme mezunuydum, okullu da alaylı da değildim. Ufuk abi, 'Sen başlayacaksan İzmir'de başla' dedi. 10 yıl kadar İzmir'de kaldım. Bir ay işsiz kaldım. Ağustos 2006'da İstanbul'a geldim. Mehmet Ali Birand ve Ayşenur Aslan çağırmışlardı. Muhabir olarak Kanal D'de başladım.”
‘Demek ki o zamanlarda ışığı görmüş’
Mehmet Ali Birand'ın kendisine yönelik olarak, “Bir gün bu koltukları bırakacağız. Seni, bu koltuklara oturabilecek isimler arasında görüyorum” ifadelerini paylaşan Portakal, “Dönüp bakıyorum. Aslında bunu bana söylemesinde hiçbir gerekçe yoktu. Söylemeyebilirdi. Demek ki o zamanlarda ışığı görmüş. 2009 yılında 'Konuşan Türkiye' adında program yaptım Best FM'de. O saat diliminde en çok dinlenen radyo programıydı. 2010'da da FOX'a geçtim. Doğan Şentürk'e mesaj attım. İrfan (Değirmenci) FOX'tan Kanal D'ye gitmişti. 'Ben bunu yapabilirim' dedim. 2010-2013 Çalar Saat'i yaptım ve 2013'te Nazlı'nın evlenip yurt dışına gitmesinden sonra ben ana haber koltuğuna geçtim. Doğan'ın ana haberi sunmaları için kimlerle konuştuğunu biliyordum. Kimlere teklif götürdüğünü de biliyordum. Bana dedi ki: 'Sen, ana haber sunmak ister misin?' Ben de dedim ki: 'Sunmak istiyorum.' Başka hiçbir şey konuşmadık” ifadelerini kullandı.
‘Tamamen emekli olmayı düşündüm’
Yayınlayacağı ikinci videosuna atıfta bulunan Portakal, “2013'ten 2020'nin haziran ayına kadar da sundum. Bir kararla da bıraktım. Emekli olmuştum zaten. Tamamen emekli olmayı düşündüm. O kararın gerekçelerini de anlatacağım, gelecek bölümde” diye belirtti.
‘Doğal karşılıyorum’
İstifasına ilişkin gelişmeleri değerlendiren Portakal, “22 Ağustos'ta bu haber duyuldu. Epey de konuşuldu. 22 Ağustos'tan bugüne kadar (11 Ekim) benimle ilgili 7 bin 160 haber yapılmış. Hepsini okuyamadım tabi fakat o senaryoların bazılarını buldum. Bizim mahallede, sektörde, medya sektöründe senaryolar kurulur. Doğal karşılıyorum. Kimileri, 'Kaynağından aldım' der. O kaynakları da üç aşağı beş yukarı tahmin edebiliyorum ben” şeklinde konuştu.
‘Korkup kaçma gibi bir düşüncem hiçbir zaman olmadı’
“Korktu, gitti” eleştirilerinin gerçeği yansıtmadığına vurgu yapan Portakal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her insanda bu vardır. Bu yaradılışın doğası. Haber sunarken de korkularım, endişelerim vardı. Hatta yıllar önce darbe girişimi sonrasında, 'Beni de alıp götürecekler' diye evimin odasında spor çantamı hazırlamıştım. Sonrasında gelen giden olmadı. Tabi ki endişelerimiz vardı. 'Korkup kaçtı' çok da tutarlı bir senaryo değil. Türkiye'nin en sert dönemlerinde de haber sundum. O zaman da endişeler oldu fakat korkup kaçma gibi bir düşüncem hiçbir zaman olmadı. Ben bagajı olmayan bir insanım. Herkesle seviyeli bir ilişki içerisindeydim. Ne bir siyasetçiyle, ne iktidar ya da muhalefet güç odaklarıyla, ne iş adamlarıyla yakın ilişkim oldu. Her zaman bu ilişkilerden uzak durmuşumdur. Her zaman onlara mesafeli yaklaşmışımdır. Onlar da bunu gördükleri için hep mesafeli durmuşlardır. Kimileri davet ederdi bir yerlere, 'Gelin, kalın' diye. Hayır, ben param varsa gider kalırım, param yoksa gitmem ve kalmam. Bir siyasetçiyle hiçbir zaman başka bir diyalog içine girmedim. Hep şirkette randevu vermişimdir buluşmak isteyenlere de. Gidelim, yemek yiyelim. Aklımdan geçmemiştir. Bu benim işi işleyiş şeklimdi.”
‘Tanıklık da etmedim’
FOX'ta yapılan ve “Fatih çok muhalif görünüyor, ona bir 'dur' demeliyiz” kararının alındığı bir toplantıdan söz edildiğini belirten Fatih Portakal, bu iddiaları ise şöyle yanıtladı: “Böyle bir toplantı varsa da benim kulağıma gelmedi, haberim de olmadı. Tanıklık da etmedim. Buna cevap verecek olan yönetimdir ama onarın da böyle bir şey yapmadıklarından adımın Fatih olduğu kadar eminim. Çünkü RTÜK'ün FOX'u kapatmaya götürdüğü o zamanlarda Cenk'in Doğan'ın bana söyledikleri kulağımda.”
‘Beni tanıyan tanıyor’
Portakal, “Ego patlaması yaşadı” iddiasında bulunulan bir köşe yazısına da şöyle yanıt verdi: “Ego patlamasından dolayı kanalın beni göndermek istediği ve benim bunu duyup, 'Kendim istifa edeceğim' dediğime ilişkin bir iddia. Buna diyecek bir şey yok. Beni tanıyan tanıyor.”
‘Tükenmişlik değil doygunluk vardı’
Fatih Portakal, “Tükenmişlik sendromu yaşadı” eleştirilerini ise “Tükenmişlik sendromu demeyelim. 53 yaşında enerjisi hala olan bir insanım. Ama bir doygunluk vardı. Reytingler güzel. Siz mutlusunuz, ekibiniz mutlu. Sizin müdürleriniz, kanal yönetimi, herkes mutlu. Siz devamlı yol alıyorsunuz. Ama bir doygunluk noktasına ulaşmışsınız. Size rakip olabilen bir haber bülteni yok. Tükenmişlik değil doygunluk vardı. Kendimi 2-3 senedir yenileyemiyordum. Beni zorlayabilecek bir rakibimin olmaması böyle bir sıkıntıya neden oluyordu. İki sene önce de ayrılma kararı vermiştim. Aynı ekip vardı. Arkadaşlarım beni ikna etti ve kaldım” ifadeleriyle yanıtladı.
‘Gündem daha ne kadar sertleşecek?’
Fatih Portakal, FOX'tan istifasına yönelik bir diğer iddia olan, 'sertleşen gündem' söylemlerine de “Türkiye'de gündem her zaman sertti. Çalar Saat'i sunmaya başladığımda o zaman da sert bir gündem vardı. Bu sert gündem içinde her zaman FOX Haber olarak da yapılmayan haberleri yaptık. Çok da katılmıyorum bu iddiaya. Gündem daha ne kadar sertleşecek?” ifadeleriyle yanıt verdi.
‘Haberde anamı-babamı bile tanımam’
“Politik sorumluluk baskısı nedeniyle bıraktı” iddiasını yanıtlayan Portakal, “Ben hiçbir zaman politik olmadım. Hiçbir tarafın adamı olmadım. İktidarda AK Parti olduğu için eleştiri yapmadım. Sadece iktidarda AK Parti vardı ben eleştiri getiriyordum. Diğer partileri destekliyor anlamda davranış sergilemedim. Haberde anamı-babamı bile tanımam” ifadelerini kullandı.
‘Ben artık haber sunmak istemiyorum’
Portakal, “Siyasete atılacak” söylemlerine ilişkin ise “İşi bıraktığım duyulduğunda bir iki siyasetçiden bu tarz mesajlar da geldi. İmamoğlu'nun kanala gidecekmişim. TELE 1 açık çağrı yaptı. Bir başka kanal teklif edecek gibiydi. Ama ben artık haber sunmak istemiyorum. Saldım, bıraktım. Olay TV olayında da benden hiç öyle bir şey gitmedi. Ama kanalın sahibi olan kişi muhabirin sorusuna cevap verirken herhalde, beni gündeme getirdi. 'Fatih Portakal gelemez' falan dedi. Benim zaten gitmek gibi, sizin kanalınıza gelmek gibi bir talebim de olmadı. Hatta başka şeyler oldu da ben onu söylemeyeyim” sözleriyle yanıt verdi.
Portakal, son olarak, “İktidar partisi 10 milyon dolar teklif etmiş” iddiasını ise “Gülüp geçtim” diyerek yanıtladı.