Okullar açıldı, çocuğunuz başladı derse. Sınıf pencerelerini şöyle bir aralayacak olsak emen hemen her sınıfta üç-beş obez üç beş yeme özürlü çocuk görebiliriz. maalesef.
Çocukların sağlıklı olarak okula başlamaları ve okul zamanı sağlıklı olmaları onlar için büyük önem taşıyor.
Hepiniz çocuklarınızın okulda başarılı bir öğrenci olmasını ve günümüzün bu zor şartlarında okuyarak hayatlarını kazanmalarını istiyorsunuz. Peki, bu sadece çocuklarınızın yoğun bir şekilde ders çalışması ile mi olur? Cevabımız kesinlikle hayır; çünkü çocuğunuz yoğun çalışması yanında beslenmesine de kesinlikle dikkat etmek gerekir.
Okul çağındaki çocuklara kesinlikle sağlıklı beslenme ve düzenli fiziksel aktivite alışkanlığı kazandırılmalıdır. Çocuğunuzun sağlığını düşünen siz aileler; çocuğunuzun hasta olmasını engellemek, obezite, kalp hastalığı, şeker hastalığı gibi hastalıklara çocuğunuzun şimdiden temel atmasını engellemek sizlerin ellerinde.
Okul çağındaki bireylerin iyi beslenememesi demek o toplumun geleceğinin sağlıksız olması anlamına gelmektedir. Bu dönemde kazanılan beslenme alışkanlığı ömür boyu devam etmekte ve çocuğunuzun gelecekteki sağlığını dahi etkilemektedir.
Yetersiz ve dengesiz beslenen çocuklar daha sık hastalanır ve fizyolojik gelişmeleri yaşıtlarına oranla geriden seyreder. Buna bağlı olarak da başarıları düşer. Okul başarısını ve zeka seviyesini artırmak gelecek nesillerin daha güçlü ve sağlıklı olmalarına temel hazırlamak için okul dönemindeki çocukların beslenmelerine annelerin daha bir önem vermesi gerekiyor.
Sağlıklı, üretken, mutlu ve başarılı bir gelecek için, okul döneminde çocuğumuzun sağlıklı beslenmesine gereken önemi vermeliyiz. Çocuklarımızı abur cuburdan uzak tutmalı, ödül olarak hazır gıdalara yönlendirmemeliyiz. Çocuklar için albenisi çok olan eğlence merkezlerinin hemen yanı başında hazır tuzak gibi bekleyen "fast- foodlardan" uzak tutalım lütfen.
6-12 yaş grubu olan okul çağındaki çocukluk dönemi, büyüme ve gelişmenin en hızlı olduğu, sosyal ve psikolojik gelişiminin en önemli evresidir. Sağlıklı beslenme alışkanlığı bu yıllarda kazandırılır. Yaşam boyu sürecek diğer alışkanlıklar gibi...
Çocuğunuz okula gidecek, siz hala uyuyor musunuz?
Kahvaltı, okul çağındaki çocukların en önemli öğünlerinden biridir. İyi ve verimli bir güne her zaman iyi bir kahvaltıyla başlanılır. Bu kural biz erişkinler için de geçerlidir. Güne enerjik başlamak istiyorsak; kahvaltı vazgeçilmezimiz olmalıdır. Yıllara dayanan mesleki deneyimlerime ve gözlemlerime dayanarak ve altını çizerek söylüyorum. Sağlıklı besinlerle iyi bir kahvaltı yaparak okula gelen çocuğun okul başarısı tartışılmazdır. İyi bir kahvaltı yaparak okula gelen çocukların, ders esnasında konsantrasyonları, algılamaları, görme keskinlikleri ( görsel zekaları ki ; çok önemli) kahvaltı yapmadan okula gelen arkadaşlarına göre çok daha iyi oluyor. Çocuklarımızın bu farklılıkları öğretmen tarafından sınıfta çok iyi gözleniyor. Sevgili anneler, lütfen canınızdan daha çok sevdiğinizi bildiğim çocuklarınız için sabah uykunuzdan feragat edip kahvaltılarını yaptırır mısınız?
Eline tutuşturduğunuz ya da çantasına bıraktığınız, sözüm ona önemseyip belli markaların abur-cuburlarının hiç bir zaman kahvaltının ya da başka bir öğünün yerini tutamayacağını göz ardı etmeyiniz. Ders boyunca çocuğun aklı ya cebindeki parada ya da beslenme çantasında kalıyor. Dikkati toparlayabilene aşk olsun. En verimli saat birinci ders saatidir. Uykusu açılmadan, karnı aç bir çocuğun dikkatini toplayıp, bu verimli ders saatinin verimini alabilmek na mümkün.
Çocuğumuz okul hayatıyla birlikte yeni bir hayata ilk adımını atar. Böylece alışkın olmadığı, genişleyen bir sosyal çevre içine girer. Bu yeni çevre okuludur. Yeni çevresiyle iletişim kurmaya çalışır. Buna bağlı olmak üzere beslenme alışkınlıkları başta olmak üzere, aileden aldığı birçok alışkanlığı yeni girdiği sosyal çevreden etkilenerek, ister istemez değişecektir. Okulda arkadaşlarının elinde gördüğü atıştırmalıktan her çocuk yemek ister. Hele bir de karnı aç ise, bu besinin sağlıklı olması ya da olmaması onun için çok da önemli değildir. Zaten bu ayrımı yapacak yaşta değildir. Çocuklarımızı çok iyi takip etmeliyiz alışkanlıklarındaki değişimleri bire bir gözleyerek, bu değişimlerin pozitif yönde olmasını veli öğretmen işbirliğiyle sağlayabiliriz. İlk günden itibaren çocuğumuzun öğretmeniyle iletişim içinde olmalıyız.
Hep birlikte sağlıklı, mutlu ve başarılı nesiller yetiştirmek için ele vermeye hazır mıyız? Hazırız diyorsanız, ziller çaldı, ders başladı haydi çocuklar okula! Doğru beslenmek şartıyla...