Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Kızılcahamam'da düzenlenen AKP 21. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda konuştu. Erdoğan, AKP'nin rüzgarda savrulan bir parti olmadığını savunarak, yeniden Ahmet Kaya ve Cem Karaca'ya sığındı. Erdoğan, "Yüreğinde gurbette okumak zorunda kalmış kızlarının sızısı olmayanlar, yüreğinde Ahmet Kaya'nın gurbette ölümünü hissetmeyenler, Cem Karaca'nın gurbette hüküm giymesi konusunda sızısı olmayanlar bizi anlayamazlar. Bize kimse millet, milliyet dersi vermesin. Önce bunu kendileri öğrensin. Birileri bizi anlamasa da milletimiz bizi çok iyi anladı ve anlıyor. Bu aziz millet memleketin başında nasıl bir idareci kadrosu görmek istiyorsa işte biz oyuz. Millete efendi olmaya gelmedik, biz hizmetkarız" dedi.
Erdoğan, sorumluluğun önce kendisinde olduğunu ancak kendilerinin kadro hareketi olduğunu belirterek, "Dicle'nin kenarında bir koyunu kurt kapsa bunun vebali ne kadar benim üzerindeyse, sizin de üzerinizdedir. Bacası tütmeyen hanenin derdi bizim derdimizdir. Bu kadro fedakarlık üzerine kurulmuş bir kadrodur. Şahsi çıkarlar çerçevesinde değil millet, ülke, insanlığın çıkarları doğrultusunda inşa edilmiş bir partidir. AKP içinde 11 yıldır sen-ben kavgası çıksın isteyenler var. 11 yıldır heveslerini kursaklarında bıraktık. Bundan sonra da bunları heveslerini kursaklarında bırakmaya kararlıyız" diye belirtti.
Erdoğan, geçmiş dönemlerdeki koalisyonlara atıfta bulunarak, istikrarın önemli olduğunu savundu. Erdoğan, konuşmasının devamında ise, "10. yıl marşı", Marmaray ve Meclis'e kadın milletvekillerinin türbanla girebilmesi gibi konulara değindi. Erdoğan yaptıkları çalışmaların birilerine imtiyaz için değil normalleşme için yapıldığını savundu. Erdoğan, "Yeni Türkiye'de geçmişin prangaları olmayacak. Yeni Türkiye'de kendisini yabancı gibi hisseden kesimler olmayacak" diye belirtti. Erdoğan, "çözüm süreci"ne değinerek, "Hiçbir zaman meselenin üstünü örtmeye çalışmadık. Çözümde hem içerde hem dışarıda direnç gördük. Kızılcahamam'ın merkezinde bir şehit ağacı var. Türkiye her şehit verdiğinde o ağaca bir tane künye çakılıyor. Ağacın üzerinde 8 bine yakın künye var. Bize şehitlerimizi ve bizi hatırlatıyor. Son 1 yılda o ağaca bir tek askerin bile künyesi çakılmadı. Birilerinin ağaca künye çakmak için sabırsızlandığını biliyorum. Ama biz o ağacın yeni acılara şahit olmaması için samimiyetle çaba sarf ediyoruz" diye konuştu.
'Siyasetin devreye girmesini istiyoruz'
Van ziyaretini hatırlatan Erdoğan, "Orada birçok yatırım yaptık. Ama halen tehditler var. Şırnak, Batman, Diyarbakır ve diğer vilayetlerde bahar coşkusunun devam ettiğini ve umudun yeşerdiğini görüyoruz. Muhalefetin sorumsuz tavırlarına ve sabotajlara rağmen bu baharın kalıcı olması için yüreğimizi ortaya koyacağız. Süreci bozan vebalinin altında kalır. Partilere sesleniyorum gidin bölgede tabela partisi olarak kalmayın. Orada demokrasi mücadelesi verin ve siyaset yapın" diye belirtti. Erdoğan, süreç için ellerini, bedenlerini ve canlarını taşın altına koyduklarını ileri sürerek, niyetlerinin açık olduğunu söyledi. Erdoğan, "Biz silahların devreden çıkarak siyasetin devreye girmesini istiyoruz. Siyasetin sorumluluk alması için hassasiyet içinde ilerleyeceğiz" diye konuştu.
'CHP Reyhanlı ile irtibatlı'
Yerel seçim çalışmalarına değinen Erdoğan, anket çalışmalarını tamamladıklarını, teşkilatın ve şehirlerde bulunan kanaat önderlerinin görüşlerinin alınmasının ardından adayları açıklamaya başlayacaklarını söyledi. Erdoğan, "Sokak hareketleri ile demokrasinin zaptı rap altına alınmaya çalışıldığı bir dönemdeyiz. CHP'ye bir bakıyorsunuz Reyhanlı ile irtibatlı, bir bakıyorsunuz terör örgütleri ile Esad ile irtibatlıdır" iddiasında bulundu. Erdoğan, seçim sürecinde kapı kapı dolaşacaklarını söyledi.
Erdoğan'ın konuşmasının ardından oturuma ara verilirken, toplantı ise 3 gün boyunca basına kapalı olarak devam edecek.
(DİHA)