Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen muhtarlar toplantısında konuşan Erdoğan, Afrin'e düzenlenen harekata verilen Zeytin Dalı adına ilişkin "Zeytin bizim inancımızda çok kutludur. Bu aynı zamanda özgürlüklerin müjdecisidir. Biz de bu zeytin dalı olarak bunu kullanırken dedik ki, toparlayalım, kucaklayalım ve böyle bir özgürlük adımını attık" açıklamasında bulundu.
Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
Yine tarihi bir hadiseyi tüm sıcaklığı yaşadığımız şu günlerde sizlerle dertleşmek üzere bir aradayız. Afrin'i teröristlerden temizlemek için başlattığımız ve Zeytin Dalı adını verdiğimiz operasyon başarıyla sürüyor. TSK'ya ait birliklerle bölgenin asli sahipleri olan Suriyeli kardeşlerimizden oluşan ÖSO unsurları adım adım Afrin'i kontrol altına alıyor. Son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar bu operasyon devam edecek. Sınır güvenliğimiz elbette önemlidir. Vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğine kasteden sınır ötesi tehditler elbette önemlidir. Biz Suriye'deki Arap, Kürt ve Türkmen kardeşlerimizin geleceğini en az kendimizinki kadar önemli görüyoruz.
Gözümüzün içine bakıla bakıla bize yalan söylenmesine tahammül etmek zorunda değiliz demiştik. Bizim sınır güvenliğimizi sağlama gayretimizi çarpıtmaya çalışanlar dört bir koldan saldırıyor. Afrin'i Kürt kardeşlerimize karşı gibi göstermeye, kimi bizi Suriye'yi işgalle suçlamaya çalışıyor. Şimdi altyapısı ile eğitimi ile ayağa kaldırdığımız Rai, Cerablus, El Bab arasındaki alana 100 bine yakın kardeşimiz geri dönüp normal hayatını sürdürmeye başladı. Afrin'de de aynı şey olacak. Önce teröristlerin kökünü kurutacağız, sonra da orayı yaşanabilir hale getireceğiz. Kimin için 3.5 milyon benim ülkemde yaşayan Suriyeli kardeşlerim için. Biz aslında kimin nerede durduğunu gayet iyi biliyoruz. DEAŞ bahanesi ile Afrin'i terör koridoruna teslim etmek isteyenler DEAŞ'la birlikte açık şekilde savaşıyorlar. Bunların birbirinden farkı yok. Al PYD'yi, YPG'yi vur DEAŞ'a. Hiç birbirinden farkı yok. O da terörist, o da terörist. Bir madalyonun iki yüzü gibi. Her iki örgütün de ipini elinde tutanlar işlerine geldiğinde birini, işlerine geldiğinde ötekini uzatıyor.
ALMANYA'YA TEPKİ: SEN NASIL DEVLETSİN?
Dost Almanya’ya bakın. PKK terör örgütü havalimanında bizim vatandaşlarımızı tekme tokat dövüyor ama Alman polisi izliyor. Nasıl oluyor mu? Nereye kadar? Bugüne kadar bunları yuttuk yuttuk. Hep söylenen şey yargı var. Tamam da bu nasıl hukuk? Oradaki yolcunun yol güvenliği yoksa sen nasıl devletsin?
Kobani'den ülkemize kaçanlar, evlerine geri dönmüyor. Çünkü orada DAEŞ gitti ama bir başka terör örgütü çöreklendi.
Bunlar barbar, bunlar katil, bunlar hırsız, bunlar ırz düşmanı. Bölgemizin maruz kaldığı post modern haçlı seferinin yeni işbirlikçisi.
Bu örgütü destekleyip, Türkiye'ye işgalci diyenlerin insanlığından şüphe ederim. Biz aynı zamanda tüm insanlığın düşmanı zihniyetle mücadele ediyoruz.
Obama döneminde bizim bir de zeytinlik harekatı var. Obama bizi aldattı. O harekat Münbiç'e teröristlerden temizleme harekatıdır. O sözünde durmadı. Defalarca kendisiyle görüşmemize rağmen.
“MÜNBİÇYÜZDE 95 İLE ARAPLARINDIR”
Biz üzerimize düşeni yaptık. Bize söz verdi. Biz buradaki teröristleri Fırat'ın doğusuna süreceğiz. Münbiç'i gerçek sahiplerine bırakacağız dediler.. Orada Kürt yoktur. Sözlerinde durmadılar, hesap başkaydı. Orada yeniden bir terör devleti oluşturmanın hesabıydı. Adını Kürt devlet koyuyorlardı. Burada Kürt yok ki. Yüzde 95 Arap var. Oraya terör örgütünün mensuplarını yığıyorsun. Aynısını Kobani'de yaptılar, oradal Ayn el Arap'dı. Aynı şekilde teröristleri yığdınız.
'ÖSO İLE BİRLİKTE 7-8 ŞEHİDİMİZ VAR'
ÖSO ve bizim şehitlerimizle beraber 7-8 şehidimiz varsa, 4 gün içerisinde, karşı taraftan da 268 kişi etkisiz hale getirildi. Bizim askerimiz, polisimiz, korucularımız, ÖSO'daki kardeşlerimiz şehadeti şereflerin en büyüğü olarak gördükleri için adeta ölümün üzerine üzerine gidiyorlar.