TİGRİS HABER - Erdoğan'ın, zirvenin açılış oturumunda yaptığı konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Müşterek geçmişimize rağmen gerek ülkemizin gerekse kıtanın içinde bulunduğu şartlar nedeniyle ilişkilerimizde bir dönem fetret dönemi yaşadığımız gerçektir. Ancak bu dönemde bile Türkiye Afrika'ya ve halklarına asla sırtını dönmemiştir. Başta Kuzey Afrika ülkeleri olmak üzere kıtadaki özgürlük hareketlerini güçlü bir şekilde desteklemiştir. 2005 senesini ülkemizde Afrika yılı ilan ederek kıta ile ilişkilerimizde yeni bir sayfa açtık. İş birliğimizi eşit ortaklık temelinde ilerletmeye çalıştık. Afrika açılımı ile ivme kazanan iş birliğimizi 2008 yılında Afrika Birliği'nin stratejik ortağı olarak bütüncül bir yapıya kavuşturduk.
Afrika kökenli kardeşlerimizin ülkemizdeki yatırımları da giderek artıyor. Bavul ticareti ile başlayan girişimler bugün istihdam sağlayan ülkemizin ihracatına katkıda bulunan firmalara dönüşüyor.
Büyükelçilik sayısı 37'ye yükseldi
İkili ticaretimizi müşterek çabalarımızla önce 50 milyar dolara, ardından da 75 milyar dolara taşıyacağımıza inanıyorum. Sadece son 16 yılda katettiğimiz mesafeye baktığımızda aramızdaki gerçek potansiyelin bu hedeflerin de fevkinde olduğu açıktır. Ticaret ve yatırımlarla beraber diğer alanlarda da iş birliğimizi ilerlettik. 2005 yılında 12 olan kıtadaki büyükelçilik sayımız 42'ye çıktı. Ankara'da sadece 10 Afrika ülkesinin büyükelçiliği varken bu gün bu sayı 37'ye yükseldi.
Bir halkın küllerinden yeniden doğabildiğini dünyaya gösterdik
Somali'yi 2011 yılında eşimle beraber ziyaret ettim. Kendi insanımızla birlikte dünya kamuoyunun da dikkatinin insani krize çekmeye çalıştım. O ziyaret Doğu Afrika'nın da kaderini değiştirdi. Bir halkın küllerinden yeniden doğabildiğini dünyaya gösterdik.
Afrikalı öğrencilerin sayısı 14 bini aştı
TİKA, Yunus Emre Enstitüsü, Maarif Vakfı, Anadolu Ajansı, THY, Kızılay gibi kurumlarımızla kıta genelindeki varlığımızı daha da yaygınlaştırdık. Biz birlikte kazanmanın, kalkınmanın, gelişmenin, birlikte kol kola yürümenin gayreti içindeyiz. Bu süreçte özellikle kadınlara, gençlere ve çocuklara ulaşmaya özel önem atfediyoruz. Türkiye burslarımızdan yararlanan Afrikalı öğrencilerin sayısı 14 bini aştı.
Bayrak taşıyıcımız Türk Hava Yolları kıtayı dünyaya bağlayan uluslararası hava yolu şirketlerinden biri haline geldi. Korona virüsü salgınının yol açtığı sıkıntıların aşılmasıyla birlikte sefer sayılarının artacağına inanıyorum.
'15 milyon doz aşı paylaşmayı planlıyoruz'
Şimdiye kadar dünya genelinde 5,5 milyona yakın insanın hayatına mal olan korona virüsü salgını döneminde de Afrikalı dostlarımızı yalnız bırakmadık. Bu zor günlerde biz tıbbi yardımlarda dünyada ikinci sıraya yerleştik. Aralarında 44 Afrika ülkesinin de yer aldığı toplam 160 devlet ve 12 uluslararası kuruluşa katkıda bulunduk. Aşıya ulaşımda yaşanan küresel adaletsizliğin farkındayız. Afrika nüfusunun sadece yüzde 6'sına Covid-19 aşısı tatbik edilmesi insanlık adına yüz kızartıcıdır. Bu sorunun çözümüne katkı sağlamak amacıyla önümüzdeki dönemde 15 milyon doz aşıyı paylaşmayı planlıyoruz. Turkovac için acil kullanım onayına başvurduk. Süreç tamamlanınca tüm insanlığın hizmetine sunacağız.
Artık birbirimizi daha yakından tanıyoruz
Afrika'ya toplam 50 ziyaret gerçekleştirdim. Hemen her sene yurt dışı ziyaret programıma Afrika ziyareti eklemeye özen gösteriyorum. Bu ziyaretlerde her türlü zorluğa rağmen her türlü zorluğa rağmen mütevekkil insanlar gördüm.
Artık birbirimizi daha yakından tanıyor samimiyetimizi biliyor ülkelerimiz arasında çok ciddi bir potansiyelin olduğunu görüyoruz. Türkiye olarak bu kapsamda bölgesel örgütlerle ilişkilerimizi güçlendirmeyi arzu ediyoruz.
Terör örgütleri arasında hiçbir ayrım yoktur
Bundan sonraki öncelikli hedefimiz ilişkilerimizin kurumsallaştırılması, çeşitlendirilmesi olmalıdır. Afrika tarihinin kültürünün, edebiyatının, siyasetinin, ekonomisinin ülkemizde daha iyi anlaşılması için farklı projeleri devreye alacağız. Sağlıktan savunmaya, enerjiden tarım ve teknolojiye uzanan geniş bir yelpazede iş birliğimizin kökleşmesi için gayret göstereceğiz. Afrikalı kardeşlerimizin karşılaştığı güvenlik sınamalarını gayet iyi biliyoruz. Bizim nazarımızda FETÖ ve PKK ile masum Afrikalıların canına kast eden terör örgütleri arasında hiçbir ayrım yoktur."
Ortak tarihin izlerine kıtanın her köşesinde rastlanıyor
"Dönemin işgalcilerine karşı yürüttüğümüz İstiklal Harbi'mizin de özgürlük mücadelelerinde Afrika halklarına cesaret ve ilham verdiğini biliyoruz. Bu müşterek geçmişimize rağmen gerek ülkemizin gerekse kıtanın içinde bulunduğu şartlar sebebiyle ilişkilerimizde bir dönem adeta bir fetret devri yaşadığımız gerçektir. Ancak bu dönemde bile Türkiye, Afrika'ya ve Afrika halklarına asla sırtını dönmemiştir. Başta Kuzey Afrika ülkeleri olmak üzere kıtadaki özgürlük hareketlerini dönemin zorlu koşullarına rağmen güçlü bir şekilde desteklemiştir."