Engelli vatandaşa yeni bir engel insanlığa sığar mı?

Engelli vatandaşların ulaşım çilesine bir dert de bazı Özel Halk Otobüsü şoförleri ekliyor. Durakta engelli vatandaşları otobüse almak istemeyen kimi şoförler engelli vatandaşların hayatını daha da zorlaştırırken aynı zamanda Özel Halk Otobüsü camiasının da adına gölge düşürüyor.

Tigris Haber - Görme engelli bir genç olan Süleyman Acar, bir süredir kendisini otobüse almayan şoförler yüzünden Bağlar ilçesi Medine Bulvarı’ndan Ofise yaya gitmek zorunda kaldı. Birkaç gündür otobüse binemeyen Acar, yetkililerden söz konusu bu ulaşım sorununa bir çözüm getirmesini istiyor.

Süleyman Acar ismine Tigris Haber okuyucuları birçok kez gerek gazetemizde gerekse de internet sayfamızda rastlamıştır. Yine, de hatırlatmakta fayda var; Süleyman Acar, görme engelli bir genç ve ‘Sanat Sokağı’nda kitap satıyor. Görme engelli oluşu onu üretimden koparamadığı gibi, Süleyman Acar, kendi emeğiyle geçinme konusunda büyük bir duyarlılığa sahip bir genç.

Süleyman Acar, bu hayata tüm engellere rağmen büyük bir tutkuyla tutunmuş ve kimseye minnet etmeden onurlu bir yaşam sürüyor. Yalnız her engelli vatandaş gibi toplum tarafından birçok engelle daha karşı karşıya bırakılıyor. Süleyman ve onun gibi birçok engellinin günlük çilesi haline gelen ulaşım problemi maalesef bazı ‘özel halk otobüs’ü şoförlerinin duyarsız davranışları sonucu daha da çekilmez bir hal alıyor. Engelli, yaşlı, emekli vatandaşlarımızın ulaşımdan ücretsiz yararlanma hakları onların en doğal hakları iken bazı özel halk otobüsü şoförlerinin kendilerini durakta otobüse almadığı ya da otobüse alsalar dahi otobüste rencide edici sözler sarf etmeleri onları derinden yaralıyor.

Engelli genç Özel Halk Otobüslerinden şikayetçi!

Süleyman Acar, özel halk otobüslerinde yaşadığı sorunlara ilişkin şunları paylaştı: “İsmim Süleyman Acar. Bilenler biliyor ama yeni tanıyanlar için tekrar kendimi tanıtayım. Diyarbakır'da yaşayan gözleri doğuştan görmeyen, kulakları da işitme cihazıyla duyan biriyim. Diyarbakır'ın Yenişehir ilçesine bağlı Ofis semt'inde olan ‘Sanat Sokağı'nda belediye'den almış olduğum bir kulübede kitap satıcılığı ile hayatımı idame ettirmeye çalışıyorum. Hava'nın yağışlı olduğu günlerde işe gitmiyorum, hava güneşli olunca çalışıyorum. 08.03.2019 tarihinde de hava güneşliydi. Saat 13:00 gibi kapı komşum beyaz abla'nın oğlu mazlum'dan beni Z1’e (Özel halk otobüsü) bindirerek, işe gitmeme yardımcı olmasını rica ettim. Sağ olsun koluma girdi, indik aşağı ve otobüs beklemeye başladık. Ben hep ne olur ne olmaz düşüncesiyle gelen ve gideceğim güzergâhtan geçen arabaların plakasını (bineyim yahut binmeyeyim) mutlaka yanımda bulunan kişiye aldırıyorum. Bu defa da öyle oldu. Saat tam olarak 13: 14 yahut 13:15, yer: Medine bulvarı, Şefik efendi camisinin karşısındaki otobüs durağı. 21H…. Plakalı Z1 aracı geçiyordu, mazlum araba'yı durdurdu. Biz araba'nın önüne vardık, arabanın şoförü, önce bastonuma bakmış, sonra bana tersten bir bakış fırlattıktan sonra, gaza basıp gitmiş. Daha sonra yaklaşık 20 dakika kadar araba beklemek zorunda kaldım. Vakit cuma'yı geçmişti, ama rabbimin havale kapısı hep açıktır. O şoför'ün şikâyet dilekçesini imzalayıp, öğlen saatlerinde rabbime yolladım. Ertesi gün yine Sanat Sokağı'ndaki işime gitmek üzere evden çıktım.  Bu defa başka bir yardımcı buldum kendime. Yine Şefik Efendi camisinin karşısındaki Medine Bulvarı otobüs durağındayız ve yine Z1 otobüs'ünü bekliyorum. Arkadaş dedi ‘ağabey Z1 geliyor’, hemen arabayı durdurmaya çalıştık ama bu da beni görünce ters bakış fırlatmış ve almadan gitti. Dedim bari plakayı alaydın, dedi ‘ağabey aldım’. 21H…., bu arada ben de hemen saate baktım, saat 12:56. Meğer bir önceki gün beni almayan arabanın ta kendisiymiş. Ben artık orada sinir krizleri geçirdim. Hemen arayıp yetkililere şikâyet ettim. Vallahi Allah var, adam çok güzel ilgilendi. Bu şoför bir uyarı cezası almış. Bir sonraki gün, 10.03.2019. bu defa bina görevlimiz Sabri ağabey'den beni araba'ya bindirmesini rica ettim. Sabri ağabey ve ben yine ayni durak'ta Z1 otobüsünü bekliyoruz. Nihayet Z1 geldi ve durdu, araba boş olduğu halde şoför engelli olduğumu görünce Sabri ağabey'e; ‘arkada bir tane daha geliyor, bunu ona bindir’ dedi ve gitti. Ben Sabri ağabey'i daha önce tembihlemiş olduğum için, Sabri ağabey plakayı almış. 21H…, ben de saate baktım, 14: 05. Bu arada dediği gibi arkada gelmekte olan araba falan da yok. Hepsi hikâye… 20 dakika daha kadar otobüs beklemeye devam ettik yine. Ben bunları özel halk otobüsü sanıyordum, meğer bunlar özel ‘halt’ otobüsüymüş. Bu yalnız bana yapılmıyor! Şehrimdeki bütün engelli ve yaşlılar bu zulme maruz kalıyorlar. Sesim olur musunuz? Bunları gerekli yerlere iletir misiniz?” Haber Merkezi

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Toplum-yaşam Haberleri