Hemen hemen herkesin telefonunda güncel haberleri takip ettiği en az bir tane uygulama bulunuyor. Gündemi kaçırmamak için fırsat buldukça telefona girer, dünyadan haberdar olmak isteriz. Maalesef artık her gün bir kadın cinayeti, bir çocuk istismarı, hayvan hakkı ihlali, pandemi, sel, yangın, deprem, yanı başımızda Ukrayna Rusya savaşı derken son olarak Filistin ve İsrail arasında yaşanan çatışmalardan dolayı çok sayıda sivil can kaybının yaşanması küresel vicdanı derinden etkilemektedir. Gündemde saydıklarımızın dışında da bir çok kötü haber var ve maalesef kötü haberler bizde daha fazla merak uyandırmaktadır. Merakla beraber bu tarz kötü haberlerin tıklanma oranı da oldukça artmaktadır.
Doomscrolling; insanlarda aralıksız kötü haber okuma eğilimidir. Son dönemde yaygınlığı oldukça artan Doomscrolling, ruh halimiz üzerinde tahmin edebileceğimizin de üstünde olumsuz etki yaratabilmektedir. Doomscrolling;insanların üzüntüye sebep olan ve içinde pek çok olumsuzluk barındıran haberleri ekranı kaydıra kaydıra okuması olarak tanımlanmaktadır. ”Felaket Kaydırması” olarak Türkçeye çevirebileceğimiz bu kavram, kısaca kötü haber bağımlılığı olarak açıklanabilmektedir. İnsanların bu davranışı göstermelerindeki en büyük sebep, kontrol duygusudur. Bir başka deyişle insanlar ekranlarını kaydırarak pek çok habere ulaşıyor ve bunun sonucunda daha fazla bilgi edindiğini, bu bilgiler aracılığıyla kontrolü daha fazla eline alabileceğini varsayıyorlar. Ama kötü haberler bireylere kontrol duygusu vermek yerine onları kaldırabileceklerinin üstünde olumsuz durumla buluşturuyor ve bu onların ruh hallerinde dengesizliğe yol açıyor. Kötü haber okuma eğilimi olan insanlarda çoğu zaman stres, korku, kaygı, irkilme hissi, sebepsiz ağlama, umutsuzluk gibi septomlar görülüyor. Aynı zamanda anksiyete, depresyon, baş ağrıları ve hormonal değişikliklere yol açabiliyor. Doomscrolling ile ilgili en ilginç noktalardan biri de felaket üzerinden insanların bağ kurması ve duygusal boşalım yaşaması. Felaketi kişi yaşamasa da vücut sanki kendisi yaşamış gibi değerlendirip tepkiler verebilir. Dozu ayarlanmadığında bu durumun sizi sürekli felaket haberleriyle tıka basa besleyeceği gerçeğini unutmamak gerekir.
Eğer siz de gündemdeki kötü haberleri okumaktan kendinizi alıkoyamıyorsanız, sürekli merak ediyor, bununla birlikte günlük hayatınızı ihmal ediyorsanız Doomscrolling psikolojisinde olabilirsiniz. Unutmamak gerekir ki felaketler her zaman yaşanacak, bireysel olarak bunların önüne geçmemiz oldukça güçtür. Bunları engellemek için elimizden geleni yapmak belki insanlık borcumuz ama eğer birilerine destek olmak onlara yardımcı olmak istiyorsak, bizim iyilik halimiz daha da büyük önem kazanır. Kendinizde bu alışkanlıkları görüyorsanız yavaş yavaş azaltmaya çalışın. Doomscrolling etkilerine maruz kalmamak için kötü haberlerden uzak durmanızın ve günlük rutinlerinize kademeli olarak dönmenizin büyük faydası olacaktır. Stresi kontrol altına alabileceğiniz etkinliklerle işinizi daha da kolaylaştırabilirsiniz.
Kalın sağlıcakla…