DOĞA İNSAN VE MUTLULUK

Bêjdar Ro Amed

Mutluluk, kendini bilme ile alakalı bir eylemdir. Kendini bilme ve toplumsal gelişim, mutluluk oluşturur. Doğayı anlama bu mutluluğu daha da pekiştirir.

Doğa ve İnsan Gelişimi

Dünyamız, dağları, ormanları, nehir ve mevsimleriyle oldukça gelişkindir. Yiyecek bol, toprak bereketlidir. İnsan, toplumsal yaşamı inşa ederken, onlarca yeni buluşa imza atmaktadır. Bu buluşlar toplum ve insan gelişiminde önemli temelleri oluşturmaktadır. Bu emek ve buluşlar, insan yaşamını kolaylaştırmakta ve insan, yaşama sevgiyle sarılmaktadır. Mutluluk, bu emeklerle inşa edilen yaşam heyecanıdır. Doğanın gelişim seyri nasıl bir gelişim içinde ise, kendisi olan insanın kendini konumlandırması da bu kapsamdadır. Yalanı, aldatmayı, doğaya zarar vermeyi, çalıp çırpmayı ve kandırmayı bilmez. Bunlar yaşamına girmemiştir. Zamanı doluca yaşar. Kederle işleri olmaz. Kendilerini var etmeleri, doğa ile oldukça uyumlu, yaşamları ise ayrı bir heyecan ve neşe kaynağıdır. Mutsuzluk, bunlardan kopma olduğunda başlar. Doğal toplum ve insan için bu, cehenneme düşmekh gibi bir şeydir

İnsan

İnsan, doğadaki her canlı gibi kendi gerçekliğinde var olan ve ilerleyen bir varlıktır. Doğadaki kopuşlar, varlığın kendinden kopuşuyla başlar. Varlık kendinden kopunca, kendini yitirir. Kendini yitirmek doğadan kopmaktır. İnsan bu gelişinden, doğadan kopmuştur.

Kendini Bilmek Toplumsal Zekadır

Yaşamın her anı zenginliklerle dolu bir deneyim bütünlüğüdür. Nasıl hareket edeceğini, nasıl yaşayacağını, ne zaman nerede ne yapması veya ne yapmaması gerektiğini bilir. Yaşamın her anında bunlar vardır.

İnsan ve Huzur

Kendini bilen insan huzurludur. Mutsuzluk, bir yaşam şekli olarak insan hayatına girmiş ise, bu insanın kendini kaybetmesiyle alakalıdır. Mutsuzluk, kendini kaybeden insanın yalnızlığı ve yaşamıdır. Huzursuzluk ise bununla paralel doğar. Kendi olan insanın hayatında huzursuzluğa yer yoktur. İnsan ve huzur bir bütündür. Bütün dağıldığında, insan kim olduğunu bilmez. Bunun sonucunda doğan ise huzursuzluk olur. Huzur, insanın insan olma kimliğidir. Bu kimlik, insanın insan olmaktan çıkmasıyla farklı söylem ve şekillere bürünür. İnsanın kendinden kopması, böyle başlar. Bu, görülüp anlaşılmadan insanın kendine dönebilmesi mümkün olmaz. Kendine dönen ve kendini bilen insan, hem doğaya, hem mutluluğa hem de sevgiye akar.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.